Türkiye demokrasi tarihine kara leke olarak geçen 12 Eylül 1980 darbesinin üzerinden 44 yıl geçmesine rağmen geride bıraktığı acılar ilk günkü tazeliğini koruyor.
1. Yargısız İnfazlar ve İdam Cezaları
12 Eylül darbesi sonrasında binlerce kişi yargılanmış, idam cezalarına çarptırılmış ve birçok kişi haksız yere infaz edilmiştir. Darbe mahkemeleri tarafından verilen idam cezaları şu şekilde gerçekleşti:
50 kişi idam edildi.
517 kişi idam cezasına çarptırıldı.
650 bin kişi gözaltına alındı.
Bu yargılamaların çoğu, hukuk normlarına aykırı ve adil yargılamadan yoksundu.
2. Tutuklamalar ve Gözaltı Süreleri
Darbe sonrasında yüz binlerce insan gözaltına alınarak tutuklandı. Gözaltı süresi uzatılmış, insanlar uzun süreler boyunca hiçbir suçlama yapılmadan cezaevlerinde tutuldu. Gözaltına alınan ve tutuklananlar arasında siyasi parti üyeleri, sendikacılar, aydınlar, öğrenciler ve işçiler de bulunmaktaydı.
1 milyon 683 bin kişi fişlendi.
230 bin kişi askeri mahkemelerde yargılandı.
14 bin kişi vatandaşlıktan çıkarıldı.
Bu süreçte keyfi gözaltılar ve baskılar Türkiye genelinde yaygın hale geldi.
3. İşkenceler ve Cezaevi Koşulları
Cezaevlerinde tutulan insanlar işkence ve kötü muameleye maruz kaldı. Fiziksel ve psikolojik işkenceler yaygın olarak kullanıldı. Cezaevlerindeki kötü koşullar, işkencelerin boyutlarını daha da artırdı. Siyasi mahkumlar, insanlık dışı muamele gördü ve temel hakları ellerinden alındı.
171 kişinin işkenceden öldüğü belgelendi.
300’den fazla kişi kuşkulu bir şekilde cezaevlerinde hayatını kaybetti.
Cezaevlerinde yaşananlar, insan hakları ihlallerinin en korkunç boyutlarını gözler önüne serdi.
4. Basın ve İfade Özgürlüğüne Yönelik Baskılar
Darbe döneminde basın, ağır sansür ve baskı altında tutuldu. Gazeteciler tutuklandı, gazeteler kapatıldı ve basın özgürlüğü ciddi şekilde kısıtlandı. Eleştirel yayın yapan gazeteler ve dergiler yasaklandı, birçok gazeteci sürgüne gönderildi veya cezaevine konuldu.
39 ton gazete ve dergi imha edildi.
31 gazeteci cezaevine girdi, 3 gazeteci öldürüldü.
Darbeden sonra ülkede fikir ve ifade özgürlüğü neredeyse tamamen ortadan kaldırıldı.
5. Siyasi Partiler ve Örgütlenme Özgürlüğüne Müdahale
Darbe yönetimi, mevcut siyasi partileri kapattı ve tüm siyasi faaliyetleri yasakladı. Partilerin liderleri tutuklandı veya sürgüne zorlandı. Sendikalar kapatıldı, işçi hakları kısıtlandı ve sivil toplum kuruluşları üzerindeki baskılar arttı.
23 bin 667 dernek kapatıldı.
3 bin 854 öğretmen ve 120 öğretim üyesi görevden alındı.
Toplumun her kesiminde örgütlenme ve sivil inisiyatifler bastırılarak, demokrasinin temel yapı taşları yok edildi.
6. Toplumsal Travma ve Kalıcı Etkiler
12 Eylül darbesinin etkileri, sadece insan hakları ihlalleriyle sınırlı kalmadı; toplumsal hafızada derin bir iz bıraktı. Aileler, kayıplarını geri alamadı, travmalar nesiller boyunca sürdü. Ayrıca, darbe ile şekillenen yeni anayasa ve hukuk sistemi, Türkiye’nin siyasi ve sosyal yapısını yıllarca olumsuz etkiledi.