Kahramanmaraş merkezli 7.7 büyüklüğündeki ilk deprem saat 04.17'de meydana geldi. O gece on binlerce kişi, sevdiklerine son kez sarıldı, son kez rahat bir uyku için yataklarına girdi. Kurtulmaya çalışan on binlerce insan, daha kapıya ulaşamadan hayatlarını kaybetti. Saniyeler içinde binlerce kişi can verdi. Kurtulanlar, enkaz yığınlarının arasında donma tehlikesi yaşadı.
Yağan yağmurun altından insanlar, betonları kazdı çıplak elleri ile sevdiklerine ulaşabilmek için.
Enkazların yanı başında sevdiklerini kurtarmak isteyenler saat 13.24'te 7.6'lık depremi yaşadı. İlk depremin ardından soğuktan donmamak için az hasarlı evlerine giren on binlerce insan, bu depremle ya günlerce enkaz altında kaldı ya da daha o an hayatlarını kaybetti.Resmi verilere göre; toplam 105 saniyede 53 bin 537 kişi vefat etti.
Depremzedeler günlerce, yardım gelmemesi sebebiyle isyan etti. Yardımların ulaşmadığını söyleyen yurttaşlar, bu felakette bile sansürlenmeye çalıştı.
İktidar 'asrın felaketi' diyerek eksikliklerini gizlemeye çalıştı. Binlerce kişi kendi başlarına elde ettikleri imkanlarla yakınlarını kurtardı. Günler boyunca soğukta yurttaşlar çadır bekledi.
İhmaller adeta üçüncü bir 7'lik deprem yarattı. Felaketin üzerinden bir yıl geçti. Deprem bölgesinde yurttaşlar hala barınma, hijyen ve beslenme sorunu çekiyor.
Ölümlerin acısı ile tüm imkansızlıklara rağmen ayakta kalmayan yurttaşlara da AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Merkezi yönetimle yerel yönetim el ele vermezse, dayanışma halinde olmazsa o şehre herhangi bir şey gelmez. Hatay'a geldi mi? Şu anda Hatay garip kaldı" ifadelerini sarf etti. Yurttaşlar, felaketin yıldönüme günler sarf edilen bu cümleler ile bir kez daha yıkıldı.
ÖLÜM SAYISI GERÇEKTEN 50 BİN Mİ?
Resmi açıklamalara göre 53 bin 537 kişi hayatını kaybetti. Yaralıların birçoğu da engelli kaldı. Açıklanan resmi rakamların yıkımı yansıtmadığı ve gerçekçi olmadığı da çok kez konuşuldu.
Deprem uzmanı Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, vefat sayısı ile ilgili 50 bininin inandırıcı olmadığını söylemişti. Ercan, "Yalnızca Antakya'da 3000 den çok yapı göçtüğüne göre, göçük altında en az 48 bin kişi kalmış, bunların 40 bini sağ çıkması beklenmezken, nasıl olurda 11 ilde ölüm sayısı 50 bin kişi olur? Neden tüm göçen yapı ile ölüm sayısı verilmiyor kaygılanıyorum?" ifadelerini kullanmıştı.
ÖLÜLER KEFENSİZ DEFNEDİLDİ
Depremin ardından binlerce kişi, isimsiz olarak toprağa verilmek zorunda kaldı. Yurttaşlar, ölen insanları kar suyu ile yıkayıp defnetti. Birçok il hala isimsiz mezarlıklarla dolu.
AFAD NEREDEYDİ?
Depremzedeler günler boyunca AFAD ve Kızılay'ın olmamasına isyan etti. AFAD, yardımların tek elden dağıtılmasını istediği için yardım dağıtımını tekeline aldı. Felaket sırasında bunu beceremeyince de geri adım attı. AFAD, birçok ilçeye ve köye dahi gidemedi.
Diken’de yer alan habere göre, gönüllü olarak Hatay’a giden bir kişi AFAD tarafından A Haber için kurtarma anlarının organize edildiğini ve bunun için saatlerce hiçbir şey yapmadan bekletildiklerini öne sürdü.
KIZILAY ÇADIR SATTI
Asrın utancını duyması gerekenler ise suçu başka yerlerde buldu. İktidarın liyakatsızlarla doldurduğu Kızılay, on binlerce yurttaşın hayatını kaybettiği, enkaz altından seslenip yaralı halde yardım beklediği sırada elindeki çatır stoklarını AHBAP’a sattı. Kızılay, AHBAP’a 46 milyon TL tutarında çadır satışı gerçekleştirildi.
ORGANİZASYON EKSİKLİĞİ BİNLERCE KİŞİYİ ÖLDÜRDÜ
Ağır çalışma koşulları ve yaptıkları iş gereği doğal arama kurtarma ekibi olan madencilerin, bölgeye sevk edilmesi geç kalındı. Deprem bölgesine geç götürülen madenciler, "Belki yüzlerce insanı kurtarabilirdik" derken CHP Zonguldak Milletvekili Deniz Yavuzyılmaz, deprem bölgesine gitmek için hazır olan 415 madencinin uçak sorunu nedeniyle alana gidemediğini belirtti.
ÖNCELİK İNTERNETE SINIRLAMA, SANSÜR
Enkazda bulunan ve durumu iyi olanlar sosyal medyadan bulundukları konumları paylaşmaya başladı. Yüzlerce kişi bu sayede kurtuldu. İhmalleri ve eksiklileri de yurttaşlar, telefonlarını kullanarak anlatmaya başladı.
AKP, 'dezenformasyon' var diyerk Twitter'ı (X) sansürledi. Saatlerce X ile beraber birçok sosyal medya platformuna bant daraltması uygulandı.
AKIL ALIR GİBİ DEĞİL
Yandaş Cemil Barlas bile AFAD'a isyan etti. Barlas, AFAD’ın, üzerinde bira markası logosu var diye firmaların depolarda duran 2 bin adet polar montunu kabul etmediğini X hesabından duyurdu. Barlas, “İlk duyduğumda yalandır dedim ama doğru çıktı.. Bu bir kepazeliktir..” dedi.
HER KOŞULDA REKLAM
Erdoğan'ın Adıyaman’daki basın açıklamasında çocuklar kürsünün önüne yerleştirildi. Ulaştırma Bakanı Adil Karaismailoğlu, soğuk hava nedeniyle çift kapüşon takarken Karaismailoğlu'nun bir çocuğun kapüşonunu çıkarması dikkat çekti.
DEPREMİN AFFI YOK AMA İMARIN...
Erdoğan’ın ”Yıkılan binaların yüzde 98’i 1999 öncesinde yapıldı” iddiasına dair Bianet'e konuşan TMMOB Adıyaman İl Koordinasyon Kurulu Sözcüsü Ufuk Bayır, “Yıkılan binaların çoğunun 2000 ve öncesinde yapılan binalar olduğu tezinin doğru olmadığını söyledi.
Bayır, “Yıkılan ve ağır hasarlı binaların yüzde 80'inden fazlasının yapı denetim süreci dışında inşa edilen, yani kaçak ve imar affıyla ruhsatlandırılan yapılar” olduğunu belirtti.