AKP eski Milletvekili Mehmet Ocaktan, “AK Parti iktidarıyla geçen yirmi yıllık süreyi siyasal İslamcılığın bir bakıma kendini imha ve intihar dönemi olarak tanımlamak çok da yanlış olmasa gerek.” dedi. Ocaktan, Karar gazetesindeki yazısında, “Çünkü dinin temel ilkeleri gereği kesinlikle yasaklanan kul hakkına girmemek, çalmamak, çırpmamak, milletin malına çökmemek, hukuksuzluğa tevessül etmemek gibi emirler ve ahlaki duyarlılıklar buharlaşarak dindarların hayatını terk etmiş bulunuyor.” değerlendirmesini yaptı.

‘ADALET EDEBİYATI YAPTILAR’

Yıllardır sürekli ahlak ve adalet edebiyatı yapan İslamcıların pratikte her türlü ahlaksızlığı icra edebilmelerini sağlayacak fetvalar üretildiğini söyleyen Ocaktan şu ifadeleri kullandı:

“Herhalde samimi dindarlar, bugün dindar-muhafazakar kesimlerin ülkede yaşanan hukuksuzluklar karşısındaki suskunluğunu gördükçe, şu meşhur “Kenar-ı Dicle’de bir kurt aşırsa koyunu, gelir de adli ilahi sorar Ömer’den” retoriğini hatırlayıp kahroluyorlardır.

‘FAYDA-ÇIKAR İLİŞKİSİNE DAYALI’

Kabul edelim ki özellikle AK Parti iktidarı döneminde farklı bir hüviyet kazanan yeni dindarlık anlayışı, ahlakilik üretmekten çok, Allah’a karşı menfaat beklentisine dayalı bir görünüm kazanmıştır. Bu fayda-çıkar ilişkisine dayalı dindarlık anlayışının ürettiği gayrı ahlaki yapı, en çok da kendini siyasi alanda göstermektedir.

Maalesef AK Parti iktidarının oluşturduğu siyasal iklim, her alanda kalitesizliği teşvik eden bir anlayışı egemen hale getirmiş, dini alanı ise kelimenin tam anlamıyla ‘piyasa dindarlığı’na terk etmiştir.

‘ESNAF TİPİ DİNDARLIK’

Kabul etmek gerekiyor ki bu esnaf tipi dindarlık anlayışı, esas itibariyle siyasi iktidar açısından da çok kullanışlı bir dindarlıktır. Hiçbir şekilde kalite gerektirmeyen, dinin temel mesajının özüyle çok örtüşmese de muhafazakar kesimlerin dini duygularını coşturacak söylemler ve icraatlar, AK parti iktidarının en bariz göstergesi haline gelmiştir.