Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'nin 28. Taraflar Konferansı (COP28), 30 Kasım'da başladı. COP28, 12 Aralık'ta sonlanacka. Konferans, küresel ısınmanın 1,5 derece ile sınırlandırılması için kritik öneme sahip. Konferansta, fosil yakıtların kademeli olarak azalması için mutabakata da varıldı.
CO028'te 2030'a kadar küresel sera gazı emisyonlarını yarı yarıya azaltma hedefinin kabul edildi. Bu hedef, Paris Anlaşması'nın temel amacı olan küresel ısınmayı 1,5 derece ile sınırlandırmak için gerekli bir adım olarak görülüyor.
Konferansta ayrıca, finansman, uyum ve kayıp ve hasar gibi konularda da ilerleme sağlandı. Birçok ülke, iklim değişikliğiyle mücadele için finansman sağlama konusundaki taahhütlerini yeniledi. Ayrıca, iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkelere yönelik uyum ve kayıp ve hasar mekanizmalarının geliştirilmesi için çalışmalar başlatıldı.
TÜRKİYE YENİLENEBİLİR ENERJİ KARARINA İMZA ATMADI
Küresel Karbonsuzlaşmayı Hızlandırma Girişimi adında büyük bir mutabakat paketi açıklaNdı. Fosil yakıtların yoğunluğuna rağmen Türkiye henüz, "küresel yenilenebilir enerji kapasitesini 3 katına, enerji verimliliği 2 katına çıkarmayı" hedefleyen karara imza atmadı.
COP 28'in ev sahibi BAE, petrol üretimini önemli ölçüde artırmayı planlıyor
EV SAHİBİ BAE PETROL ÜRETİMİNİ ARTIRACAK
COP28'in ev sahibi Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) Adnoc şirketi, 2030'a kadar petrol arama çalışmalarını yüzde 42 artıracak. Rystad Enerji tarafından elde edilen bilgilere göre, BAE'nin petrol üretimi Suudi Arabistan'ı geçti. Şirket, gelecek on yılda enerji ihtiyacının devam edeceğini savunarak, faaliyetlerini 'iklim dostu' hale getireceğini iddia ediyor.
İKLİM ZİRVESİ'NE ÖZEL JETLE GELDİLER
Dünya liderleri zirveye katılmak için Dubai'ye özel jetle geldi. Sosyal medyada, kullanıcılar iklim krizi için yapılan zirve için liderlerin özel jetler ile gelmesine tepki gösterdi.
Özel jetler, küresel havacılıkta yüzde %4'lük bir paya sahip. Jetlerin çevresel etkileri yüksek olan enerji yoğun araçlar olarak biliniyor. University College London araştırmacılarına göre, tek bir kişinin özel jetle seyahatinin çevresel maliyeti, 11 yolcunun ticari uçuşundan daha fazla olabiliyor.
AKTİVİSTLER VERİLEN SÖZLER İÇİN KAYGILI! "YAPTIRIM YOK"
Türkiye'nin içerisinde bulunmadığı 100 ülke 2030'a kadar yenilenebilir enerji kullanımını üç katına çıkarma taahhüdünde bulundu. Aralarında Suudi devi Aramco'nun da bulunduğu 50 petrol ve doğalgaz şirketi ise 2050 itibarıyla karbon salımını durdurma sözü verdi, ancak bu sadece üretim aşamasını kapsıyor.
İklim aktivistleri, bu taahhütlerin yeterli olmadığını ve küresel ısınma ile etkili bir mücadele için fosil yakıt tüketimini azaltmaya odaklanılması gerektiğini savunuyor. Taahhütlere tutulmaması halinde bir yaptırım olmaması da eleştirilerin ana odaklarından biriydi.
İSRAL'İN FİLİSTEN'E YÖNELİK KATLİAMI PROTESTO EDİLDİ
İsrail'in Gazze'de yaptığı katliamlar Dubai'de protesto edildi. Çevreciler, adaletin sağlanmadığı dünyada iklim için de adaletinm sağlanamayacağını vurguladı. Öte yandan Türkiye'nin ve İslam ülkelerinin katıldığı Zirve'de İsrail'de yer aldı. AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da İsrail Cumhurbaşkanı Yitzak Herzog ile aynı karede yer aldı.
???COP28'e Filistin'e destek eylemi damga vurdu
— dokuz8haber (@dokuz8haber) December 4, 2023
Birleşik Arap Emirlikleri'nde düzenlenen Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi 28. Taraflar Konferansı'nda (COP28), iklim aktivistleri, İsrail'in katliamı altındaki Filistin'e destek gösterisi düzenledi.… pic.twitter.com/UvqzDgLiGR
GELİŞMİŞ ÜLKELERİN SEBEP OLDUĞU HASARLARIN TESPİTİ İSTENDİ
İklim krizinde gelişmiş ülkelerin sebep olduğu hasarlar için de tespit ve fon talep edldi. dokuz8HABER için zirveyi takip eden Elif Cansu İlhan, çevrecilerin eylemini görüntüledi.
COP28'TE ŞU ANA KADAR ALINAN KARARLAR
COP28, 2023 yılında düzenlenen Küresel İklim Konferansı, dünya liderlerinin iklim değişikliğiyle mücadelede attığı önemli adımlarla dikkat çekiyor. İşte konferanstan çıkan bazı önemli kararlar:
Karbon Emisyon Azaltım Hedefleri Güncellendi: Katılımcı ülkeler, 2030 ve 2050 yılına yönelik daha iddialı karbon emisyon azaltım hedeflerini belirledi. Bu adım, küresel sıcaklık artışını 1.5°C'nin altında tutma hedefine ulaşmak adına atılan önemli bir adım olarak nitelendiriliyor.
Ormanların Korunması ve Yeniden Ağaçlandırma: Orman yangınları ve ağaç kesimiyle mücadelede uluslararası işbirliği artırılacak. Ayrıca, her ülkenin belirlediği orman koruma ve ağaçlandırma hedeflerine ulaşması için destek sağlanacak.
Yenilenebilir Enerji Yatırımları Artacak: Katılımcı ülkeler, fosil yakıtlardan uzaklaşıp yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelik yatırımları artırmayı taahhüt etti. Bu çerçevede, güneş ve rüzgar enerjisi gibi temiz enerji projelerine destek verilecek.
İklim Adaleti ve Dayanıklılık: Zorlu iklim koşullarına maruz kalan ülkelerin dayanıklılıklarını artırmak ve iklim adaletini sağlamak amacıyla küresel fonlar oluşturulacak. Bu fonlar, iklim değişikliğinin etkilerine karşı en savunmasız toplulukları desteklemeyi hedefliyor.
Sürdürülebilir Ulaşım Stratejileri: Ulaşım sektöründe karbon emisyonlarını azaltmak için yenilikçi ve sürdürülebilir ulaşım stratejileri benimsemeye yönelik çabalar artacak. Elektrikli araçların teşvik edilmesi ve toplu taşıma sistemlerinin geliştirilmesi bu çerçevede öne çıkan önlemler arasında.
COP'UN TARİHİ VE TARTIŞMALARI
1995'ten bu yana her yıl düzenlenen COP, iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik küresel çabaların en önemli platformu olarak kabul ediliyor.
İlk COP zirvesi 1995'te Almanya'nın o dönem Çevre Bakanı olan Angele Merkel'in başkanlığında Berlin'de düzenlendi. Zirvede, iklim değişikliğine karşı mücadeleyi yükseltmek için küresel bir müzakerenin başlatılması kararı alındı..
COP zirveleri, iklim değişikliğiyle mücadeleye yönelik küresel çabaların yanı sıra, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki gerilimleri de gözler önüne seriyor.
Gelişmekte olan ülkeler, geçmişten gelen yoğun sanayi faaliyetleri nedeniyle iklim krizinden gelişmiş ülkeleri sorumlu tutarken başta ABD olmak üzere Japonya, Rusya Avustralya ve Kanada gibi ülkeler, emisyon azaltımıyla ilgili gelişmiş ülkelere daha fazla yük bindirilmesi noktasında hoşnutsuzluklarını dile getiriyor.
Bu gerilimin azaltılması için sunulan çözüm ise gelişmiş ülkelerin kendi emisyonlarında ciddi bir değişim yapmak yerine gelişmekte olan ülkelerin sürdürülebilir büyümelerine yardımcı olmalarını sağlayacak çeşitli yardımların yapılması önerisi oldu.
COP zirvelerinin tarihi boyunca yaşanan önemli tartışmalardan ve krizlerden bazıları şunlardır:
-1997'de Kyoto Protokolü'nün kabul edilmesi, gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasında önemli bir anlaşmazlık yarattı. Protokolü kabul etmeyen ABD, bu anlaşmazlığın en önemli tarafı oldu.
-2009'da Kopenhag Anlaşması'nın içeriği çok zayıflatıldı. Bu durum, anlaşmayı imzalayan pek çok ülkeyi hayal kırıklığına uğrattı.
-2015'te Paris İklim Anlaşması'nın kabul edilmesi, iklim değişikliğiyle mücadelede önemli bir ilerleme olarak kabul edildi. Ancak anlaşmanın hedeflerine ulaşmak için hala çok yol kat edilmesi gerekiyor.
-2021'de Glasgow'da düzenlenen COP26 zirvesi, metan gazı emisyonlarının düşürülmesi ve kömür kullanımının azaltılması gibi önemli kararlar aldı. Ancak Rusya-Ukrayna savaşı sonrasında yaşanan enerji ve gıda krizi, zirvenin ana gündeminden daha çok konuşuldu.