Artvin'in Arhavi ilçesinde yürütülmesi planlanan maden arama çalışmaları ve doğa tahribine karşı yurttaşlar eylem düzenledi.

İktidarın Cengiz Holding'e verdiği maden ruhsatlarının iptalini isteyen yurttaşlar, madene karşı bir yürüyüş gerçekleştirdi.

Uzun yıllar Cerattepe'de devam eden mücadeleyi kazanan Artvin halkı, maden arama ihalesi, 27 Temmuz'da Cengiz Holding'e bağlı Eti Bakır A.Ş.'ye verilen şirkete karşı yeniden direniyor.

"Vaminon" Diyerek Yürüdüler

Arhavililer Lazca'da "İstemiyorum" anlamına gelen Vaminon Hareketi'nin çağrısıyla bir araya gelerek, maden ruhsat alanında bulunan köylerden Arhavi merkeze yürüdü.

Ruhsat alanı içinde yer alan Kordelit (Konaklı), Si Dere (Derecik), Pilarget (Balıklı, Ulukent), Çukavlat (Kestanealan), Aşağı Napşit (Aşağı Şahinler), Jin Napşit (Yukarı Şahinler) köylülerinin yürüyüşüne civarköyler ile Artvin ve Rize ilçelerinden yurttaşlar da katıldı.

"Cerattepe'nin Acısı Arhavi'den Çıkarılmak İsteniyor"

Evrensel Gazetesi'nde yer alan habere göre; Arhavililer, köylerini maden sahası için ruhsatlandıran iktidara tepki gösterdi. Pilarget Doğa ve Yaşam Derneği Başkan Yardımcısı Neriman Şeşengerdan, 63 yaşında. Köyünde "şehitler anıtı" olduğunu belirterek, "Köyümüzde şehitlerimiz Balıklı tepesinde yatıyor. Karadeniz insanının hiddetinden korksunlar. Biz köyümüzde maden istemiyoruz. Biz buranın güzelliğinin farkındayız. Asla kaptırmayız. Cerattepe bize örnek oldu. Cengiz oradan çıkmak zorunda kaldı. Biz tehlikeyi çok erken fark ettik. Sinsi ilerlemenin farkındayız. Köy halkı olarak bunun bilincindeyiz. Cengiz Cerattepe'de yaşadığı hezimetin acısını Arhavi'de çıkarmak istiyor. Başaramayacak. Şimdiden tasını tarağını toplayıp gitsin" ifadelerini kullandı.

"Ölüye Bile Saygıları Yok"

Ayşe Şeşenoğlu da Pilarget doğumlu. İzmit'te yaşıyor. Köyünde ürettiği çaydan elde ettiği gelirle geçirdiğini söyleyen Şeşenoğlu, "Bizim geçim kaynağımız burada. Bizim geçim kaynağımız çaydır. Ben 6 ay buradayım, 6 ay İzmit'te yaşıyorum. İzmit'te 12 bin 500 lira maaşla ne yapacağım? Kiradayım. Çay olmazsa ben kiramı bile ödeyemem. Burası bizim geleceğimiz, burası her şeyimiz. Madeni çıkaracaklar yüzde 97'sini kendileri alacak yüzde 3'ü devlete kalacak. Bize de ne yaparsan yap, öldiyorlar" dedi.

Kendileri için Pilarget'in manevi değeri olduğunu kaydeden Şeşenoğlu, "İki bölük asker burada yatıyor. Atalarımız burada. Ölüye bile saygıları yok. Buranın yer üstü zenginliği daha çoktur" ifadelerini kullandı.

62 yaşındaki Si Dereli (Derecik) Ali Mirasedoğlu, "Burada doğdum. Bugüzelliğimizin bozulmasını istemiyoruz. Kimsenin burayı talan etmesini istemiyoruz. Vatanımızın birkaç kişiye peşkeş çekilmesini istemiyoruz" dedi.

"Betonun Yenmediğini Anladığımızda Geç Olacak"

"Biz burayı müdafaa edeceğiz" diyen Mirasedoğlu, "Buranın kestane ağacı, ormangülü ağacı, kestane balı çok değerli. 500-600 adet endemik bitki var. Bunların zehirlenmesini istemiyoruz. Derelerimizde kırmızı benekli alabalık neredeyse bitti. Nesli tükenme aşamasına geldi. Biz bu güzellikleri torunlarımızın da görmesini istiyoruz. Uzungöl beton yığını oldu, betonun yenmediğini anladığımız zaman geç kalmış olacağız" şeklinde konuştu.

Si Dere köyünden Osman Pişmişoğlu da, "Maden istemiyoruz, yaşamak istiyoruz" dedi.

"Mücadele Devam Edecek"

Aşağı Napşit (Şahinler) köyü Muhtarı Levent Yılmaz ise, "Suyumuzu ve toprağımızı kirletecek, tarım alanlarımızı yok edecek maden sahasına dur diyoruz. Dedemin yıllarca tırnaklarıyla, gece gündüz çalışarak bu toprakları, bu tarım alanlarını bize açtı. Bu güzel yerleşim yerini biz hiç kimseye teslim etmek istemiyoruz. Burayı kimsenin madenle talan etmesini istemiyoruz" dedi.

Arhavililer madene karşı mücadele etmeye devam edeceklerini söyledi.