Üniversitenin Güney Kampüs'ünde toplanan öğrenciler, siyah kıyafetler giyerek yakalarına Ayşenur Halil'in fotoğrafını astı. Öğrenciler, "Sesini duyuramamış tüm kadınlar için buradayız", "Yaşamak istiyoruz" ve "Korkuya teslim olmayacağız" gibi Türkçe ve İngilizce pankartlar taşıdı. Etkinlik, Ayşenur Halil, İkbal Uzuner ve öldürülen tüm kadınlar için bir dakikalık saygı duruşuyla başladı.
Medya ve Görsel Sanatlar Bölümü 2. sınıf öğrencisi Hümeyra Ünsalan, arkadaşları adına yaptığı basın açıklamasında, Ayşenur Halil ve aynı yaştaki İkbal Uzuner'in vahşice öldürülmesi sonrası bir araya geldiklerini belirtti. Ünsalan, "Kadın cinayetlerine sebep olan bu sistemi ve ataerkil düzeni reddediyoruz. Kendinden farklı olanı yok sayan zihniyeti kabul etmiyoruz," dedi.
Ünsalan, kadınların her gün korku içinde yaşadığını ve cezasızlık sistemiyle karşı karşıya kaldığını dile getirerek, "Adaletin yerini bulmadığı her olay, yeni cinayetlere zemin hazırlıyor," şeklinde konuştu. Medipol öğrencileri olarak yetkililere seslenen Ünsalan, "Biz, artık Ayşenurları toprağa vermek değil, okulda görmek istiyoruz," ifadelerini kullandı.
"Bu, Tüm İnsanlığın Mücadelesi"
Açıklamanın devamını okuyan Medya ve Görsel Sanatlar Bölümü öğrencisi Melike Doğan, Ayşenur’un yokluğunda onun anısını yaşatmanın ve daha adil bir toplum kurmanın sorumlulukları olduğunu vurguladı. Doğan, "Bu sadece kadınların değil, tüm insanlığın mücadelesi. Herkesin eşit haklara sahip olduğu bir toplum yaratmak için sorumluluk almalıyız," dedi.
Basın açıklaması İngilizce olarak da okunduktan sonra, öğrenciler "Ayşenur ölmedi, kalbimizde yaşıyor", "Asla yalnız yürümeyeceksin" ve "Susma, sustukça sıra sana gelecek" sloganları attı.
