EKONOMİ

Bakan Şimşek kredi kartlarından vergi alınacağının sebebini açıkladı

Türkiye Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, 100 bin TL üzerindeki kredi kartı limitlerinden savunma sanayine destek için yılda 750 TL vergi alınması çalışması hakkında, "Bu paket tamamen Savunma Sanayi Fonu'na gidecek. Bütçe açıklığını azaltmak için yapılmış bir paket değil. Türkiye'ye dışarıdan gelecek saldırılara karşı bir çelik kubbe kuracağız. Bunlar için gelişmiş teknolojiler gerekiyor. Pahalı sistemler bunlar” açıklamasında bulundu.

Abone Ol

Bakan Şimşek katıldığı NTV canlı yayınında ekonomi gündemini değerlendirdi.

Kredi kartlarından vergilerin neden alındığını açıklayan Şimşek şöyle konuştu:

(Kredi kartlarından vergi alınması) Amaç çok açık ve net. Zor bir coğrafyadayız, caydırıcılık gücünü artırmalıyız. Ülkemizin caydırıcılık gücünü artırma dışında hiçbir seçeneği yok. Şu an bölgemizde bir ateş var. Caydırıcılığı artırma dışında hiçbir seçeneğimiz yok. Savunma sanayiinde Türkiye çok önemli bir atılım içinde. Savunma projelerine kaynak gerekiyor.

Savunma Sanayi fonunda ciddi şekilde para veriyoruz. Bu sene 165 milyara çıkarttık. Birçok yerden öneri alındı. Ekonomi Kurmayları ile çalışıldı. Bu paket tamamen savunmaya kaynak için hazırlandı. Bu paket tamamen Savunma Sanayi Fonu'na gidecek. Bütçe açıklığını azaltmak için yapılmış bir paket değil. Türkiye'ye dışarıdan gelecek saldırılara karşı bir çelik kubbe kuracağız. Bunlar için gelişmiş teknolojiler gerekiyor. Pahalı sistemler bunlar.”

Şimşek'in açıklamalarının şatır başları şöyle:

Haftaya ABD'de önemli bankalarla bir araya geleceğiz. IMF toplantıları marjında yatırım bankaları toplantılar yapıyor. Gideceğimiz G20 uzun bir toplantı olacak. ABD Hazine Bakanı ile görüşmemiz olacak. Çok taraflı uluslararası bankalarla bir araya geleceğiz.

Cari açık Türkiye'nin yumuşak karnı. Cari açık geçen sene mayısta çok yüksekti. Cari açık neredeyse yüzde 1'in altına indi. Bölgesel çatışmalar olmasa cari açık dengede olurdu. Bizim esas cari açıkla ilgili projeksiyonlarımız yapısal dönüşümden geçiyor.

Çok önemli adımlar attık. 284 ürün belirledik. Bu ürünlere krediyle dünyadan ve Türkiye'den yatırımları çekmek istiyoruz. 8 ana başlık altında 30 ürün 2030'a kadar 30 milyar dolarlık destekle. Şu anda öncelikli olan yeşil dönüşüm. Yüksek teknolojili ürün üretimine destek sağlanacak. Bunlar kalıcı olarak cari açığı aşağıya çekecek. Cari açıkta önemli bir eşikteyiz. Bu projelerin hayata geçmesiyle birlikte cari fazlayı konuşuyor olacağız."

Temel mallarda yıllık enflasyon yüzde 28'e düştü. Enflasyon düşmeye devam edecek. Hizmet enflasyonu düşmeye başladı ama dünyada katılık var. Kira artışındaki yüzde 25'lik üst limiti kaldırınca yenilenen kira sözleşmelerinde yüzde 120'ye yakın artış oldu. Hizmetler enflasyonu zamanla gelirler politikasına güçlü tepki verecek. Enflasyon düşmeye başladıkça önümüzdeki dönem katılığı kıracağız.

Deprem ve EYT gibi maliye politikasına sınırlayıcı unsurlar var buna rağmen enflasyonda düşüş başlamış. Enflasyonda düşüş fiyat artışının yavaşlaması demek. Bu programı uygulayacağız. Bu program sonuç veriyor. Enflasyon beklentilerinde iyileşme var.

“KONUT ARZININ ARTMASI KİRA ENFLASYONUNU ETKİLEYECEK”

Yenilenen kira sözleşmelerinin etkisi oldu. Geçmiş enflasyon baz alınıyor. Bunlar bir yıl sonra denklemden ve bazdan çıkacak. Konut arzının artması kira enflasyonunu etkileyecek.

Yeşil dönüşüm en önemli öncelik. Körfez'de yeşil dönüşüme inanılmaz rağbet var. İştah çok büyük. En son Cumhurbaşkanımızın önderliğinde bir yatırım danışma toplantısı yapıldı, oraya gelenlerin yeşil dönüşüme muazzam bir ilgisi var.

“AÇIĞIN ÜÇTE İKİSİ DEPREM HARCAMA KAYNAKLI”

Zamana ihtiyaç var, sabırla politikayı uygulayacağız. Bu ülkede geçen sene muazzam bir deprem olmuş. Geçen sene bütçe açığı yüzde 5.2 idi. Açığın üçte ikisi deprem harcama kaynaklı. Deprem yaralarını sarmayı biz önceliklendirdik.

EYT etkisinin milli gelire oranı yüzde 2. Geriye bakmayalım önümüze bakalım. Daraltıcı bir maliye politikası uyguluyoruz.

Kiralık araçları yüzde 15 azalttık. Yakında Özelleştirme İdaresi araç satışına başlayacak. Kamu harcamalarında sapma yüzde 1'in altında olacak. Daha önce öyle bir şey yoktu. Hiçbir bakanlık kendisine tahsil edilen harcamanın üstüne çıkamayacak.