Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, Türkiye’nin dünyada nüfusa oranla cezaevinde insan sayısı bakımından birinci sırada olduğunu belirterek, "Şu an Türkiye cezaevlerinde iki Cumhurbaşkanı adayı var, seçilmiş milletvekili var. Milletvekili iken cezaevine atılmış eski milletvekilleri cezaevlerinde. Cezaevlerinde siyasi parti genel başkanları, seçilmiş belediye başkanları var, belediye meclis üyeleri var. Böyle bir ülkede bağımsız, tarafsız bir yargıdan söz etmek mümkün mü?" diye konuştu. 

TİP Genel Başkanı Erkan Baş, İstanbul İl Örgütü’nde gündeme ilişkin bir açıklama yaptı.

Olağanüstü günlerden geçildiğini belirten Baş, aralarında TKP MYK üyesi Yunus Başaran, parti meclisi üyeleri, il başkanları ve 100’ün üstünde parti üyesinin de olduğu binlerce yurttaşın, Anayasal haklarına sahip çıktıkları ve darbe girişimine karşı direndikleri için gözaltına alındıklarını belirtti. 

"Çağlayan Adliyesi’nde yine bir takım filmler döndürülüyor" diyen Baş, 73 yurttaşın bugün savcılığa sevk edildiğini, 60 kişiyle ilgili önce adli kontrolle serbest kararı verilip, bir saat sonra ise kararın değiştirilerek, tutuklamaya sevk kararı verildiğini aktardı.

Erkan Baş, "Diyorlar ki, 'Biz yeterince korkutamadık insanları, böyle alıyoruz, bırakıyoruz. İnsanlar korkmuyorlar bunlardan, o zaman bu yetmiyor daha fazla hukuksuzlukla devam edelim.' Özetle çok ağır günlerden geçiyoruz. Siyasi ve hukuki hiçbir meşruiyeti kalmamış olan bu iktidar aynı zamanda toplumsal meşruiyetini bütünüyle yitirdiğini ispatlayacak adımlar atıyor" diye konuştu.

"Yurttaşlarımız direnerek iktidarı İBB’ye kayyum atamaya cesaret edemeyecek neticeye getirdiler"

Baş, diplomanın iptaliyle bir hukuksuzluk sürecinin başladığını söyleyerek, şunları kaydetti:

"Nihayetinde Ekrem İmamoğlu ve çalışma arkadaşlarının tutuklanması ile sonuçlanıyor. Tam bu aşamada hiç lafı eğip bükmeden, dolandırmadan, her zaman yaptığımız gibi sokaktaki yurttaşımızın dümdüz ifadeleriyle söyleyeceğim. Bu bir darbe girişimidir. Bu, alçakça bir darbe girişimidir. Üstelik doğrudan iktidarı ellerinde tutanlar tarafından yapılmış olması sebebiyle başarısızlık sebebiyle de tarihe geçecek bir darbe girişimidir. Bu darbe demokrasiye ve Cumhuriyetimize yapılmıştır. Milyonlarca yurttaşımız tarafından da sokakta reddedilmiş, yenilgiye uğratılmıştır. Ama reddetmeyle de kalmayacağız, yurttaşlarımız direndiler ve bu iktidarı İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne kayyum atamaya cesaret edemeyecek neticeye getirdiler. Ama buradan söylüyorum, bu darbe girişiminin sorumluları, hepsi bilsinler tıpkı o ilham aldıkları 12 Eylül generalleri gibi huzur içinde bu dünyadan göçüp gidemeyecekler. Demokrasimizin önünde darbeciliğe tevessül eden her kim varsa bunun bedelini adil bir yargıda mutlaka ama mutlaka ödeyecek."

“Kanunsuz emir uygulanmaz”

Protestolarda polisin ağır müdahalesine de değinen Baş, "Halk düşmanlığı yapacaksın, kanunsuz emirleri uygulayacaksın sonra neymiş efendim 'ben emir kuluydum.' Yok öyle yağma, beyler bakın çok açık söylüyorum. Kanunsuz emir uygulanmaz. Halk, demokrasi ve sokaktaki yurttaşa düşmanlığın bedelini çok ağır bir biçimde ödersiniz. Öyle suçu birbirinize atabileceğiniz bir tablo ile karşı karşıya kalmayacaksınız" dedi.

"İktidar koltuğa oturduğunda cezaevinde toplam 60 bin insan vardı, 20 yılda 6 kat artmış"

Erkan Baş, Türkiye’de cezaevinde tutuklu bulunan siyasetçileri hatırlatarak, şunları kaydetti:

"Şu an Türkiye cezaevlerinde iki tane Cumhurbaşkanı adayı var, seçilmiş milletvekili var. Milletvekili iken cezaevine atılmış eski milletvekilleri cezaevlerinde. Cezaevlerinde siyasi parti genel başkanları var, seçilmiş belediye başkanları, belediye meclis üyeleri var. Gazeteciler, yazarlar, siyasetçiler var. Böyle bir ülkede bağımsız, tarafsız bir yargıdan söz etmek mümkün mü? Yani karşısına rakip olarak kim çıkıyorsa onu cezaevine atacak, sesini yükselten, biat etmeyen susmayan halkıyla mücadele eden kim varsa onu seçme ve seçilme hakkını engellemeye çalışacak. Seçilmemesi, aday olmaması için her şeyi yapacak. Seçilse kanuni haklarından faydalanmasının önüne yine zor yoluyla geçecek bir iktidarla karşı karşıyayız. Şu anda Türkiye, dünyada nüfusa oranla cezaevinde insan sayısı bakımından birinci sırada. Bu iktidar koltuğa oturduğunda cezaevinde toplam 60 bin insan vardı, 20 yılda 6 kat artmış durumda. Türkiye'de cezaevindeki insan sayısı Kuzey Kıbrıs nüfusunu geçmiş. Birleşmiş Milletlere kayıtlı 193 tane ülke var, bunlardan 20 tanesinin nüfusu Türkiye'deki cezaevlerinde bulunan insan sayısından az." 

Yurttaşları Saraçhane’ye davet etti

Tüm yurttaşları, ülkenin dört bir yanında hak mücadelesinde aktif sorumluluk almaya çağıran Baş, "Bu direnişin ayaklarından bir tanesi Saraçhane. Türkiye İşçi Partisi olarak biz de bugün saat 19.30'da yenikapı'da Marmaray durağında buluşacağız" diye konuştu.