BM raportörleri, İsrail'in havadan ve karadan saldırılar düzenlediği Lübnan'daki tutumuna ilişkin yazılı açıklama yaptı.
Açıklamada, "İsrail, Lübnan'daki saldırılarını önemli ölçüde artırmasıyla birlikte benzeri görülmemiş yerinden edilmeler ve acılara neden oldu. Uluslararası hukuku ihlal ettikleri gerekçesiyle İsrail'in bu faaliyetlerini sert şekilde kınıyoruz." ifadeleri kullanıldı.
İsrail'in yoğun nüfuslu bölgelere acımasız saldırılar düzenlediği ve buralara yönelik ayrımcılık ile orantılılık ilkesine aykırı tahliye taleplerinde bulunduğu hatırlatılan açıklamada, Lübnan'daki iç göçe zorlanan kişilerin sayısının bir aydan kısa sürede üç kattan fazla arttığı vurgulandı.
Açıklamada, İsrail'in düzenlediği kara saldırılarıyla Lübnan'ın egemenliğini, toprak bütünlüğünü ve BM Güvenlik Konseyi'nin 1701 sayılı karar ve uluslararası hukuku ihlal ettiği vurgulanarak saldırıların sadece ölüm ve yerinden edilme sayılarına katkısı olacağı kaydedildi.
İsrail'in altyapıyı ve sağlık tesislerini de hedef aldığı vurgulanan açıklamada, bu saldırıların insani yardım çalışmalarını engellediği vurgulandı.
İsrail'in Lübnan'da şiddetlenen saldırılarında 1411 kişi öldü
Hizbullah'la 8 Ekim 2023'ten beri kontrollü çatışmalara devam eden İsrail ordusu, 23 Eylül’de Lübnan'ın güney kentlerinin yanı sıra Bekaa ve Baalbek bölgelerine yüzlerce hava saldırısı düzenledi.
Lübnan makamlarına göre, Hizbullah’ın kullandığı iletişim cihazlarının patlatıldığı 17 Eylül'den beri 104'ü çocuk ve 194'ü kadın olmak üzere toplam 1411 kişi öldü.
Hizbullah lideri Hasan Nasrallah, İsrail ordusunun 27 Eylül'de Beyrut'a düzenlediği hava saldırılarında öldürüldü.
Hizbullah ise İsrail’e roket ve füzelerle karşılık veriyor. İsrail tarafında çoğunlukla ordu üslerini hedef alan bu saldırılarda büyük bir hasar bildirilmedi.
İsrail bombardımanı nedeniyle ülke içerisinde yüz binlerce kişi yerinden oldu.
Ülkenin güney kesimlerinden başkent Beyrut ve kuzeye göç dalgası devam ederken Suriye'ye on binlerce kişinin göç ettiği belirtiliyor.
BM özel raportörleri
BM özel raportörleri, "İnsan Hakları Konseyinin özel mekanizmaları" diye tanınan sürecin parçası olarak biliniyor.
BM İnsan Hakları sistemindeki bağımsız özel mekanizmalar, Konseyin belirli bir ülkenin durumunu veya dünyanın herhangi bir yerindeki tematik sorunları ele alan bağımsız bilgi toplama ve izleme mekanizmaları olarak öne çıkıyor.
Kurumun bünyesinde bulunmayan özel mekanizmaların uzmanları, gönüllülük esasına göre ve bağımsız şekilde çalışmalarını yürütüyor.