Haber: Fatoş Erdoğan

Çağlayan Adliyesi önünde yapılan basın açıklamasında konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, “Gün gelecek devran dönecek fikirlerimiz iktidara gelecek. O güne kadar daha çok haykıracağız. Sesimizi hep birlikte daha gür çıkaracağız. Anayasal düzeni, hukuku savunmaya devam edeceğiz. AKP'nin Türkiye için düşündüğü şudur; daha fazla yoksulluk, daha fazla baskı buna izin vermeyeceğiz. Verilen karar anayasal düzene karşı bir kalkışmadır. Bu kalkışma hareketini sokak sokak anlatacağız.” dedi,

özgür çelik açıklama-1

CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik'in konuşmasının tamamı şöyle:


"Yağmura, olumsuz hava koşullarına rağmen bu büyük katılım ile bizle dayanışan, anayasal düzeni savunan, hukuk devletine sahip çıkan herkese teşekkür ediyorum. 28 Kasım 2015’te Diyabakır’da katledilen barış elçisi Tahir Elçi’yi saygı ve rahmetle anıyorum. Gezi Direnişi demokratik tepkidir. Gezi direnişi kent rantı ile iktidarını palazlandıranlara hayır demektir. Gezi direnişi, özgürlükleri savunmaktır. Gezi Direnişi kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz diye haykırmaktır. 

Buradan Can Atalay'a ve Gezi tutuklularına seslenmek istiyorum. Asla yalnız değilsiniz. Biz yanınızdayız. İstanbul ve Türkiye halkı yanınızda. 

Gezi'den terör, darbe teşebbüsü çıkartmaya çalışanların amacı Gezi'nin arkasındaki özgürlük, eşitlik, adalet, karşı çıkma fikirlerini yargılamaktır. Asıl mahkum etmek istedikleri bu fikirlerdir. Yirmi bir yıllık iktidarlarına rağmen özgürlük, adalet, eşitlik, insanca yaşam fikrini susturamadıkları için, mahkum edemedikleri için halen bu kini taşıyorlar. Bizim fikirlerimiz, siyasal iktidarda olmasa da vicdanlarda, akıllarda, iktidardadır. Adalet fikrimiz haksızlığa uğrayıp, adalet diye haykıranların vicdanlarında iktidardadır. Özgürlük fikrimiz, üniversitesine kayyum atanmasına karşı çıkan üniversite öğrencilerimizin vicdanında iktidardadır. Sosyal devlet fikrimiz, çocuğunu istediğini alamayan annelerin, babaların vicdanlarında, iktidardadır. Eşitlik fikrimiz, şiddete uğrayan kadınların vicdanlarında iktidardadır. İnsanca, hakça bir düzen fikrimiz boşuna mı olduk diyen mimar, mühendis ve öğretmenlerimizin vicdanında iktidardadır. Emin olun gün gelecek, devran dönecek, fikirlerimiz, yönetimde iktidar olacaktır. İşte o güne kadar dayanışmayı büyüteceğiz. Daha çok haykıracağız. Sesimizi hep birlikte daha gür çıkartacağız. Gün gelecek direnenler kazanacak. 


11 Kasım'da Sirkeci Posthanesi önünde Anayasa Mahkemesi kararını tanımayan Yargıtay 3. Ceza Dairesi Başkanı ve üyelerine anayasa kitapçığını postayla gönderdik. 3 Kasım’da burada Çağlayan Adliyesi'nde bir basın açıklamasıyla adalet nöbeti başlattık. Bugünse Türkiye'nin 81 ilinde eş zamanlı olarak yağmura rağmen, çamura rağmen bir basın açıklaması gerçekleştiriyoruz. Anayasal düzene karşı kalkışma hareketine izin vermeyeceğimizi anayasal düzeni, hukukun üstünlüğünü savunduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz. 

AKP'nin Türkiye için düşündüğü anayasanın özeti şudur: Daha fazla yoksulluk getirmek istiyorlar. Daha fazla adaletsizlik getirmek istiyorlar. Daha fazla baskı getirmek istiyorlar. Buna izin vermeyeceğiz. Verilen karar anayasal düzene karşı bir kalkışmadır. Bu kalkışma hareketini, mahalle mahalle, sokak sokak anlatacağız. Hukuk devletiyle, yoksulluk arasındaki ilişkiyi anlatacağız. Adalet ile kişi başına düşen milli geliri arasındaki ilişkiyi anlatacağız. Hatay Milletvekili Can Atalay'ın seçilme hakkının nasıl gasp edildiğini anlatacağız. Anayasa Mahkemesi kararının tanınmamasının nelere sebep olacağını anlatacağız. Bu kararın Türkiye'ye Orta Çağ karanlığına sürükleme adımı olduğunu sokak sokak anlatacağız.