CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, Sağlık Bakanlığı'nın bütçesinin görüşüldüğü TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda; 'yenidoğan çetesi'ne ilişkin, "Özür dilemek, istifa etmek ancak erdemli ve vicdanlı insanların hareket tarzıdır. Siz bugün buraya hiçbir şey olmamış gibi bütçe sunumu yapmaya geldiniz, bütçenizi sundunuz. Siz halkın vicdanında kurulan mahkemede bugün mahkum edilmiş birisiniz” dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Sağlık Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçesi üzerindeki görüşmeler sürüyor. CHP Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, "yenidoğan çetesi" üzerinden Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu'nun istifa etmesi için çağrıda bulundu. Bakırlıoğlu, şöyle konuştu:
"Genellikle bütçe görüşmelerinde buraya gelen bütün bakanlara konuşmama başlarken 'sayın bakan' diye hitap etmiştim. Ancak size 'sayın bakan' diye hitap etmeyeceğim. Çünkü sizin bugün burada olmamanız ve bu bütçeyi sunmamanız gerekiyordu. Sunumunuza 'önce insan' diye başladınız ve "'insanı yaşat ki devlet yaşasın' düsturu ecdadımızın bizlere mirasıdır" dediniz. Siz ecdadımızın o mirasına sahip çıkamadınız. Siz ecdadımızın mirasına ihanet ettiniz.
Siz bebeklerimizi eli kanlı bir çete tarafından öldürülmesine engel olamadınız veya daha vahimi engel olmadınız. Bizi şov yapmakla suçluyorlar oysa biz demokratik hakkımız olan protesto hakkımızı kullanıyoruz. Peki ne yapmamızı bekliyorsunuz? Yani bu ülkede bebekler öldürülürken hiçbir şey olmamış gibi, bu ülkenin hastanelerinde sizin sorumluluğunuz olan hastanelerde bebekler öldürülürken bizim hiçbir şey olmamış gibi sadece yatak sayısından, doktor sayısından bahsetmemizi mi bekliyorsunuz. Kayıhan Pala sabah yaptığı sunumda sağlık sisteminizi mahkum etti.
Derdimiz burada mahkeme kurmak değil. Derdimiz de sizi mahkum etmek değil. Özür dilemek, istifa etmek ancak erdemli ve vicdanlı insanların hareket tarzıdır. Siz bugün buraya hiçbir şey olmamış gibi bütçe sunumu yapmaya geldiniz, bütçenizi sundunuz. Siz halkın vicdanında kurulan mahkemede bugün mahkum edilmiş birisiniz. Çürük elma diyorsunuz o elmalar çürürken siz o sepeti elinizde taşıyordunuz. Çürük elmadan bahsediyorsunuz ama mesele birkaç çürük elma değil keşke öyle olsaydı. Mesele büyük, çürüme her yerde. Çürüyen bu kurduğunuz sistemdir. Artık her yerden kötü kokular geliyor.
Dün yenidoğan çetesinin mahkemesi başladı. 47 tane sanık var. 19 hastanenin 11'nde ruhsatı iptal edildi. Sağlık şirketi ve hastaneler malen sorumlu gözüküyor. Peki 47 sanık içerisinde kaç tane hastane yetkilisi var, kaç tane hastane sahibi var? SGK bu ödemeyi kime yapıyor? Peki 47 sanık hakkında neden bir tane hastane sahibi yok. Bu 47 sanık arasında caniler var, tetikçiler var. Peki azmettiriciler nerede? Bu azmettiricileri kim koruyor, kim kolluyor? Şimdi bu süreç nasıl işleyecek, nasıl sonlanacak? Ben mahkemede yaşananları gördükten sonra, dün tavrınızı gördükten sonra, buradaki iktidar milletvekillerinin tavrını gördükten sonra şunu rahatlıkla söyleyebilirim. Soma'da, Amasra'da, İliç'te ne olduysa, hangi süreçler işletiliyorsa bu davada aynı süreçler işleyecek."