CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal, Emekli Sandığı kapsamında emekli olup vefat etmiş sigortalının, Emekli Sandığı’ndan emekli olmuş kız çocuğunun, aynı zamanda yetim aylığına hak kazanması maksadıyla TBMM Başkanlığı’na kanun teklifi sundu.

“EMEKLİ SANDIĞI’NDAN EMEKLİ OLANLARA YETİM AYLIĞI ALMA HAKKI TANINMIYOR”

Tanal’ın hazırladığı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nde, SSK ve Bağ-Kur emeklisi olan kız çocuklarının yetim aylığına hak kazandıkları, ancak Emekli Sandığı’ndan emekli olanlara yetim aylığı alma hakkı tanınmadığına dikkat çekildi. Kanun teklifinin gerekçesinde, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile tüm sigorta kollarında bulunan çalışanların tek bir kurum aracılığıyla sigorta primlerinin takip edebilir hale geldiği hatırlatıldı. SGK kapsamında sigortalının ölümü halinde hak sahiplerine, bir diğer deyişle sigortalının geride kalan yakınlarına belirli şartlar altında SGK tarafından yapılan ödemenin ‘ölüm aylığı’ olarak ifade edildiğinin aktarıldığı gerekçede, Sigortalının hak sahiplerinin ise 5510 sayılı Kanun’da belirtildiği üzere eş, çocuk, anne ve baba olduğu belirtildi.

“ARADAKİ EŞİTSİZLİK GİDERİLMELİ”

Kanun teklifinin gerekçesinde, SSK ve Bağ-Kur emeklisi olan kız çocukları, yetim aylığına hak kazanırken, Emekli Sandığı’ndan emekli olan kız çocuklarına yetim aylığı alma hakkı tanınmıyor. Ancak işbu husus hukuka ve hakkaniyete aykırılık teşkil etmektedir.

“YAŞANAN HAK KAYIPLARININ ÖNÜNE GEÇİLMESİ HEDEFLENİYOR”

SSK ve Bağ-Kur emeklisi kız çocukları, yetim aylığına hak kazanırken, Emekli Sandığı’ndan emekli olmuş kız çocuklarının yetim aylığına hak kazanamamaları Anayasamıza açıkça aykırılık teşkil etmektedir. Emekli Sandığı’ndan emekli olan kız çocuklarının da SSK ve Bağ-Kur emeklisi olan kız çocuklarına sağlanan hakkın tanınması gerekmektedir. Emekli Sandığı’ndan emekli olmuş kız çocuklarının yetim aylığına hak kazanmasının sağlanarak, SSK ve Bağ-Kur emeklisi kız çocukları ile aralarındaki adaletsizliğin, eşitsizliğin giderilerek yaşanan hak kayıplarının önüne geçilmelidir.”