Haber: FATOŞ ERDOĞAN
27 Mayıs 1995'ten beri her Cumartesi günü Galatasaray Meydanı'nda oturma eylemleri düzenleyerek gözaltında kaybolan yakınlarını ve faili meçhul siyasi cinayetlerde katledilen yakınlarının faillerini arayan Cumartesi Anneleri, bugün eylemlerinin 900. haftasında.
900'üncü haftada polis ablukasındaki Galatasaray Meydanı’na yürüyen Cumartesi Anneleri'ne CHP Milletvekili Ali Şeker, HDP Milletvekilleri Oya Ersoy, Züleyha Gülüm, Zeynel Özen ile TİP Milletvekili Ahmet Şık da destek verdi.
Galatasaray Meydanı’na karanfil bırakılmasına izin vermeyen polis, Cumartesi Anneleri’ni gözaltına aldı. Milletvekillerinin müdahalesine rağmen gözaltına alınan Cumartesi Anneleri'ne kelepçe takıldı.
GÖZALTINA ALINANLARDAN TESPİT ETTİKLERİMİZ
Gözaltına alınanlardan tespit ettiklerimiz şöyle:
İHD Eş Genel Başkanları Öztürk Türkdoğan ve Eren Keskin, İHD İstanbul Şubesi Başkanı
Gülseren Yoleri, gözaltında kaybedilen Hasan Ocak'ın kardeşi Maside Ocak, gözaltında kaybedilen Fehmi Tosun'un kızı Besna Tosun, Jiyan Tosun, gözaltında kaybedilen Rıdvan Karakoç’un kardeşi Hasan Karakoç, gözaltında kaybedilen Hayrettin Eren'in ablası İkbal Eren, gözaltında kaybedilen Murat Yıldız'ın annesi Hanife Yıldız, gözaltında kaybedilen Cemil Kırbayır'ın kardeşi Mikail Kırbayır, gözaltında kaybedilen Hasan Ocak'ın abisi Ali Ocak ve Hrant Dink'in oğlu Arat Dink.
‘GALATASARAY CUMARTESİ ANNELERİ'NİNDİR’
Cumartesi Anneleri’nin gözaltına alınmasının ardından 900. hafta açıklamasını HDP Milletvekili Züleyha Gülüm okudu.
“Galatasaray Cumartesi Anneleri'nindir. Evlatları, yakınları güvenlik güçleri tarafından gözaltında kaybedilen aileler ve hak savunucuları olarak yürüttüğümüz hakikat ve adalet mücadelemizin 900. haftasında Galatasaray'dayız” diyen Gülüm, şöyle devam etti:
“Devletin gözaltında kaybettiği sevdiklerimizi arıyoruz; Galatasaray bizim arayışımızın mekanıdır. Gözaltında kaybedilen sevdiklerimizin başına gelenleri herkes bilsin ve bir daha asla yaşanmasın istiyoruz; Galatasaray bizim hakikat mekanımızdır. Kaybedilen sevdiklerimiz ve onlara yaşatılanlar unutulmasın, tarihe not düşülsün istiyoruz; Galatasaray bizim hafıza mekanımızdır. İşte bu yüzden Galatasaray bizimdir!
Sevdiklerimizi bizden alan zihniyetin devamcısı mevcut rejim, kendi yasalarını bile yok sayarak Galatasaray'ı da bizden almak istiyor. "Sevdiklerimiz nerede?" çığlığımıza hukukla, adaletle cevap vermek yerine dört yıldır karşımıza copla, kalkanla, gazla, dikiliyor. İstanbul'un kalbinde herkesin kullanımına açık bir meydanı biz orada olmayalım diye tüm İstanbullulara yasaklıyor. Bizi baskıyla, polisle, copla, mahkemelerle korkutmak istiyor.
Ama yanılıyorlar, evladını arayan bir anneyi, sevdiğini arayan bir eşi, anne-babasını arayan bir evladı, ablasını-ağabeyini arayan bir kardeşi, dedesini-ninesini arayan bir torunu kimse korkutamaz. Çünkü onların maruz kaldıklarından daha korkunç bir uygulama henüz icat edilmedi.
Ne yaparsanız yapın, ‘Evlatlarımız nerede’ diye haykırmaktan asla ama asla vazgeçmeyeceğiz. Ne yaparsanız yapın, ‘Evlatlarımızı kaybedenler cezasızlık zırhıyla korunmasın, bağımsız bir yargı önünde hesap versin!’ talebimizden vazgeçmeyeceğiz. Ne yaparsanız yapın, Anayasa'nın güvencesinde olan toplanma özgürlüğümüzden ve bu özgürlüğümüzü kullanmak için seçtiğimiz Galatasaray'dan vazgeçmeyeceğiz. Ne yaparsanız yapın, insanlığın vicdanında Galatasaray bizimdir.”
Milletvekilleri basın açıklaması sonrasında Cumartesi Anneleri’nin yerine karanfiller bıraktı.