HABER: SİBEL HÜRTAŞ

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın en önemli seçim vaadi, deprem bölgesinde bir yıl içinde yeniden yapılandırma sürecinin gerçekleştirmesi. Erdoğan’ın seçim vaadinin altından ise yeni rant projeleri çıktı. Çevre Bakanlığı, depremin hemen ardından GYODER’e yeniden yapılanma planı hazırlattı. 85 bin bina için harekete geçen GYODER bünyesindeki yandaş şirketler, şimdiden deprem bölgesini aralarında paylaştı.

Bakanlık tarafından hazırlanan Afet Bölgesi Tasarım Alanları Planına göre, Adana, Hatay, Kahramanmaraş, Malatya ve Osmaniye’de toplam 23 milyon 426 bin m² yeni proje alanı ve 85 bin 250 yeni daire üretimi planlandı. Projelerin yürütücülüğünün bir bölümü GYODER YK ve Yüksek İstişare Kurulu’nda yer alan firmalara verildi.

Peki o firmalar hangileri?

Planda yer alan firmalar, Türkiye’de daha önce çok sayıda ballı ihale alan yandaş firmalar. Beşli çeteden Kalyon Holding ve Galataport ile öne çıkan Ant Yapı, firmaların içinde yer alıyor. Listede, AKP milletvekili adaylarının sahibi olduğu firmalardan daha önce yaptığı binalar depremde yıkılan mimli holdinglere kadar çok sayıda isim var.

Sol Parti, AKP’nin Rant Ağı raporunda, GYODER bünyesindeki firmaları listeledi. 85 bin yeni bina işte bu firmalara emanet:

KUZU GRUP: Malatya Yeşilyurt İkizce Proje alanında yürütücü olan firmanın 2000 yılında Bitlis Ahlat’ta yaptığı Yunus Ensari İlköğretim Okulu, 2011 Van depreminde ağır hasar aldı. Okula ilişkin alınan raporlarda binanın çürük olduğu ortaya çıktı, suç duyurusuna MEB soruşturma izni vermedi (2012). İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile yakın ilişkileri bulunan Kuzu Grup’un Siirt’te yaptırdığı iki okula, Emine Erdoğan’ın annesi ve babasının isimleri verildi (2013). Kuzu Grup aynı zamanda İstanbul Fetihtepe Kentsel Dönüşüm Projesi’ni yürütüyor. Emlak Konut, Fetihtepe Kentsel Dönüşüm Projesi için Kuzu Grup ile 740 milyon TL’lik sözleşme imzalamıştı. AKP’li Beyoğlu Belediyesi ise Fetihtepe’deki dönüşüm için evlerin doğalgaz, elektrik ve su altyapılarını keserek halkı zorla evlerinden çıkarmıştı.

OPTİMAL: Hatay Antakya ve Adana’da yürütücü olan firmanın kurucusu Burhan Özdemir 2011 ve 2015 seçimlerinde AKP Düzce milletvekili aday adayı oldu. Firmanın ortağı olan Reha Yeltekin 2011 seçimleri için AKP’ye, İstanbul 3. Bölge milletvekili adayı olmak için başvurdu. Firmanın diğer ortağı Levent Coşkun Erkekoğlu da, 2018 seçimlerinde İstanbul 1. Bölge’de 34. sıradan milletvekili adayı olarak gösterildi. Firmanın İstanbul’da yer alan Trump Towers projesi 1999 depreminden sonra “Afet Toplanma Alanı” olarak belirlenen alanın imara açılması ile inşa edildi.

KALYON HOLDİNG: Dünya Bankası raporuna göre tüm dünyada devletten en çok ihale alan şirketler sıralamasında Limak, Cengiz, Kolin ve MNG Holding ile ilk 10’da yer alan Kalyon Holding, Kuzey Ormanları ve İstanbul’un sulak alanları yok edilerek inşa edilen İstanbul 3. Havalimanı ve Kuzey Marmara Otoyolu projelerinin de sahibi. Hazine, 3.7 milyon ağaç kesilerek inşa edilen Kuzey Marmara Otoyolu’nun 2.7 milyar dolarlık dış borcu için ödeme taahhüdü vermişti (2018). Otoyolu işleten ortaklığa ise 2020 yılı için 2 milyar 150 milyon lira geçiş garantisi ödemesi yapılmıştı. Kalyon Holding Kahramanmaraş Afşin, Türkoğlu ve Hatay Antakya, Samandağ projelerinin yürütücüsü olarak belirlendi.

NKY: Kahramanmaraş Onikişubat ve Elbistan’da proje yürütücüsü olan NKY, tüm uyarılara rağmen dolgu alan üzerine inşa edilen Rize-Artvin Havalimanı projesinin de sahibi. Uzmanlar dolgu alan üzerinde inşa edilen ve 3 milyon yolcu garantisi verilen Rize- Artvin havalimanının 100 m olması gereken sondaj derinliğinin, 45 m yapıldığını, havalimanının sağlıklı bir oturumu olmadığı için risk taşıdığını açıklamıştı.

ANT YAPI: Depremin merkez üssü olan Kahramanmaraş Pazarcık’ta proje yürütücüsü olan ANT Yapı’nın bir kent suçu olan İstanbul Galataport projesinde de imzası bulunuyor. İstanbul Karaköy Rıhtımı’ndan Mimar Sinan Üniversitesi Fındıklı Kampüsü’ne kadar uzanan 1.2 kilometrelik sahil şeridinde 400 bin m2 alanı kapsayan Galataport Projesi, anayasaya ve ilgili mevzuatlara aykırı şekilde bir kent suçu olarak hayata geçirilmişti. Proje ile İstanbul’un tarihi kıyı silüeti kapatıldı, kıyı kullanımı özelleştirildi ve tescilli kültür varlıkları olumsuz etkilendi.