Kluge ve DSÖ Sözcüsü Tarik Jasarevic, Birleşmiş Milletler (BM) Cenevre Ofisinin haftalık basın toplantısında değerlendirmelerde bulunarak, M çiçeği virüsünün, Doğu ve Orta Afrika'da devam eden salgında görülen türünün Klad 1, Avrupa'da 2022'den bu yana görülen vakalardaki türünün ise Klad 2 olduğunu, Klad 1 ile ilgili daha fazla bilgi edinmeleri gerektiğini söyledi.

"Maymun çiçeği virüsü yeni COVID-19 değil." diyen Kluge, M çiçeği virüsünün temasla bulaştığının bilindiğini, virüsü nasıl kontrol edeceklerini bildiklerini, Avrupa'da bu virüsün bulaşmasını tamamen önlemek için gerekli adımları attıklarını belirtti.

Kluge, Avrupa'da M çiçeğinin Klade 2 türüne ait her ay yaklaşık 100 vakaya rastladıklarını kaydederken, "Şu anda Klad 1 türünün neden olduğu teyakkuz hali, Avrupa'nın Klad 2'ye yeniden odaklanmasına fırsat veriyor. Maymun çiçeği virüsünün gözetiminin ve vaka teşhisini güçlendirmeliyiz. Seyahat edenler dahil herkese korkuya, damgalamaya ve ayrımcılığa sebep olmadan, bilimsel temele dayalı kamu sağlığı tavsiyeleri sunulmalı. Stratejik risk değerlendirmelerine dayanarak ihtiyaç duyanlara aşı ve antiviral ilaç temin edilmeli." dedi.

Virüsle mücadelede dayanışma içerisinde olunması gerektiğine vurgu yapan Kluge, bunun üstesinden gelmenin, Avrupa ve dünya için kritik bir sınav olacağının altını çizdi.

Kluge, 2022'den bu yana virüsün Klad 2 türüyle mücadele ettiklerini ve şu anda sadece İsveç'te Klad 1b türüne ait bir vakaya rastlandığı bilgisini paylaştı.

Bir soru üzerine, DSÖ'nün M çiçeği virüsüne karşı maske takmayı önermediğini kaydeden DSÖ Sözcüsü Jasarevic ise bu virüsün yakın temasla bulaştığını bildirdi.

Jasarevic, M çiçeği virüsünün "daha bulaşıcı olduğu" ve "bulaşma yolunun değişebileceği" iddialarını hatırlatırken, hem bunlar hem de virüsün mutasyona uğrayıp uğramayacağını takip konusunda hazırlıklı olmanın önemine değindi.

COVID-19 salgını sürecinden büyük dersler çıkarıldığını anımsatan Jasarevic, M çiçeği virüsüyle mücadele için de küresel iş birliğine ihtiyaç duyulduğuna işaret etti.