Times Higher Education’ın (THE) her yıl yaptığı  2022 Dünya Üniversite Sıralaması’nda ilk 500’de hiçbir devlet üniversitesinin yer alamaması dikkat çekti.

THE'de Türkiye’den ilk 500’e giren üniversite sayısı 2015’ten beri düşüşte. 2015’te Türkiye’den üç vakıf ve üç devlet üniversitesinin girdiği listede, yedi yıl sonra sadece bir vakıf üniversitesi kaldı. İktidarın “eğitim politikaları”, “üniversitelerdeki demokrasiyi yok eden liyakatsiz atamalar” ve “Yükseköğretim Kurumu’nun keyfi uygulamalarına işaret eden eğitim uzmanları, ortaya çıkan manzaranın “şaşırtıcı olmadığını” kaydediyor.

EN ÖNEMLİ NEDENİ LİYAKATSİZLİK

Eski Eğitim-Sen Yükseköğretim ve Eğitim Sekreteri Özgür Bozdoğan, iktidarın uyguladığı yükseköğretim politikasına işaret ederek “‘Her ile bir üniversite’ politikası, üniversiteyi bilim yapılan yer olmaktan çıkarıp özgürlükler ortamını yok etti. Üniversiteler, iktidarın gereksinimlerini karşılayan kurumlara dönüştü. Rektör atamaları, norm kadro yönetmeliği ve Yükseköğretim Kanunu’nda yapılan değişiklikler nitelik kaybına yol açtı. Üniversitelerin piyasaya açılması ve liyakat gözetilmeden yapılan kadrolaşma başarıyı düşürdü” diye konuştu.

İLÇELERE BİLE ÜNİVERSİTE AÇILIRSA

TÜMÖD Genel Sekreteri Suay Karaman ise listedeki gerilemeyi, “bilimsel yayınların zayıflığı” ve “liyakatsiz kadrolara” bağlayarak “Bilimsel üretim olmayınca listeye giremiyorsunuz. Bunun nedeni de liyakatsizlik. Kalitesiz akademisyenler üretim yapamıyor” dedi. 

Karaman sözlerini şöyle sürdürdü: Üniversitenin toplumun ışığı olması gerektiğini ancak Türkiye’de topluma ışık tutan bir üniversite kalmadığına da dikkat çekerek “Lise açar gibi üniversite açıyorlar. İller bitti, şimdi ilçelere açıyorlar. Türkiye’de aslında bilim yok. Hangi rektörün akademik yayını, bilim dünyasına bir katkısı var? Listeye giremememiz çok normal.