Meclis'te Tarım ve Orman Bakanlığı bütçesinin görüşüldüğü sırada Bakan Pakdemirli'ye seslenen CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, "Halkçı değil, rantçı bütçeyi kabul etmiyoruz" ifadelerini kullandı.

CHP Adana Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, Tarım ve Orman Bakanlığı bütçesi görüşülürken kürsüye çıkarak, "Halkçı değil rantçı bütçeyi kabul etmiyoruz" ifadelerini kullandı. Feryat edip çözüm ve destek isteyen üreticilerin, atama bekleyen gençlerin taleplerini dile getiren Barut, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'ye 'görevden çekil' çağrısı yaparken, tarımda ithalatçı politikaların son bulmasını, üretime ve üreticilere destek verilmesini istedi.

"DESTEK DEĞİL, DARBEDİR"

Tarım ve Orman Bakanlığı ile bağlı kurum ve kuruluşların bütçe görüşmelerinde söz alan CHP Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, "Sonda söyleyeceğimi başta söylemek istiyorum. Tarım ve tarımsal destekler için ayrılan bu bütçe kabul edilebilir bir bütçe değildir. Bu bütçe AKP iktidarının tarıma nasıl baktığını gösteriyor. Bu bütçede tarımsal destekler için ayrılan 22 milyar liranın geçen yıl ile aynı oranda kalması çiftçiye vurulan en büyük darbedir" diye konuştu.

"ÇİFTÇİ İLK SEÇİMDE SANDIĞA GÖMER"

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'yi sert sözlerle eleştiren Ayhan Barut, şöyle devam etti: "Başta cumhurbaşkanlığı ve diğer bakanlıkların bütçeleri artırılırken ve son bir yılda tarımda kullanılan temel girdiler yüzde 50 ve üzeri artmışken bütçedeki tarımsal desteklerin yerinde saymasını Sayın Bakan vicdanınız kabul ediyor mu? Bu bütçe tarımdaki sorunları çözmez tam aksine tarıma öldürücü bir darbe vurur. İktidarınız döneminde çiftçiyi üvey evlat gözüyle gördünüz. Çiftçi için artık bıçak kemiğe dayanmıştır. Unutmayın beyler, çiftçiyi yok sayanı çiftçi de yok sayar ve ilk seçimde sandığa gömer. Bunu böyle bilesiniz! Son yıllarda ve de özellikle pandemi döneminde tarımın ne denli önemli olduğu bir kez daha görüldü. Bir musibet bin nasihatten daha iyidir diye bir söz var. Bu musibetten tüm dünya tarımın önemini daha iyi anladı. Ama AKP iktidarı maalesef anlamadı. Çünkü bu dönemde çiftçiye hiçbir destek verilmedi ve hiç iyileştirme yapılmadı."

"BU DURUM SİZİN UTANCINIZDIR"

AKP iktidarının ısrarla çiftçiyi yok sayıp görmezden geldiğini ifade eden Ayhan Barut, şunları söyledi: "Hatta geçtiğimiz günlerde yine bu Meclis'te vergi ve kredi borçlarının yapılandırılmasına yönelik torba kanunu görüşüldü. İçerisinde her sektör vardı ama sadece tarım yoktu. Çünkü çiftçi sizin umurunuzda değil. 18 yıllık AKP iktidarında 6 bakan eskittiniz ve bu süreçte üreten ülke değil ithalat yapan ülke durumuna getirdiniz. Bütçesi 168,7 milyar Euro olan Avrupa Birliği ülkeleri tarıma yüzde 35 oranında yani 58,6 milyar Euro, ABD ise 42 milyar Dolar destek ayırırken ülkemizde bütçemizin yüzde 1,63'ünün tarıma destek olarak ayrılması Sayın Bakan, sizin ve iktidarınızın utancıdır, ayıbıdır. Buradan da anlayacağınız üzere iktidar tarıma çiftçiye değil de bir avuç yandaş ithalat lobisine çalışmıştır. Sonuçta ülkemiz net bir şekilde ithalatçı olmuştur."

"ÇEKİLİN DE ANLAYAN GELSİN"

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'ye 'görevden çekil çağrısı yapan Ayhan Barut, şunları kaydetti: "Yaptığınız bu yanlışlara tepki koyup eleştirdiğimizde ise her bakanlığı aklından geçirmiş fakat tarım bakanlığını aklından geçirmemiş ama o koltukta tarım bakanı sıfatıyla oturan Sayın Bakan eleştirilerimize karşılık ilginç söylemlerde ve cevaplarda bulunuyor. Örneğin 'paramız var ki ithalat yapıyoruz', 'Et fiyatları yüksek değil aksine ucuz' gibi söylemlerine geçen gün bir TV programında bir yenisini daha ekledi. 'Çiftçimiz son 2 yılda rekor gelire sahip ve çiftçimizin morali şu anda son derece iyi durumda' diyerek adeta aklımızla alay etti. Öyleyse bir bakalım çiftçimiz gerçekten iyi durumda mıdır? Eğer çiftçimiz iyi durumdaysa yüksek faizden dolayı kapısındaki traktörler ve ahırındaki inekler neden satılık veya icralıktır? Eğer çiftçimiz iyi durumdaysa iktidarınız döneminde 700 bin üretici neden üretimden koptu? Bilmelisiniz ki, tarlasını terk eden, üretimden kopan üreticiyi geri döndürmek mümkün değildir. Eğer çiftçimiz iyi durumdaysa iktidara geldiğinizde çiftçi borcu 2.5 milyar lira iken, döneminizde 180 milyar liraya nasıl çıktı? Eğer çiftçimiz iyi durumdaysa iki Trakya büyüklüğündeki ekim dikim alanını neden terk etti? Çünkü çiftçiye değil ithalata destek verdiğiniz için. Sayın Bakan Çiftçi iyi durumda değil artık çiftçinin feryadını figanını duyun. Sayın Bakan bu işten anlamıyorsunuz çekilin de anlayan gelsin!"

"SÖZÜNÜZÜ TUTUN, ATAMA YAPIN"

Tarımda atama bekleyen ziraat, gıda, su ürünleri, balıkçılık teknolojisi mühendisleri, veteriner hekimler, tekniker ve teknisyenlerin sesini de duyuran Barut, şöyle dedi: "Parlamenter sistemdeki hükümetiniz döneminde Ziraat, Gıda, Veteriner Hekim, Su Bilimleri ve Mühendisleri, Tekniker ve Teknisyenlere 10551 atama sözü verdiniz. 5 yılda 2300 civarında atama yaptınız. Bu sayı çok yetersizdir. 'Özel sektörde deneyim kazanın' diyorsunuz. İktidarınızın yapmadığını neden özel sektörden bekliyorsunuz? Bu meslek grupları net bir şekilde sizden kaç kişi ve ne zaman atama yapılacağı yönünde haber bekliyor. Biz atama bekleyen gençlerimizin yanında olmayı sürdüreceğiz. Sayın Bakan siz de gençlere verdiğiniz sözü tutun. Sonuç olarak bu bütçe teklifinde işçi ve emekçi, çiftçi ve esnaf yok, halkı yok. Halkı yok sayan bu bütçe, rantçı anlayışın ürünüdür. Halkçı değil rantçı bütçeyi kabul etmiyoruz."