Emek Partisi Balıkesir İl Örgütü adına Kadriye Gümüştaş, 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü dolayısıyla yaptığı basın açıklamasında, kadınların eşitlik ve özgürlük mücadelesinin tarihsel köklerine vurgu yaparak, güncel politikaların yarattığı sorunlara dikkat çekti.

Tarihten Güç Alarak Mücadele

Gümüştaş, 8 Mart’ın 1850’lerdeki kadın işçi direnişleri, 1912’deki “Ekmek ve Gül” grevi ve 1917 Petrograd tekstil işçilerinin ayaklanması gibi mücadelelerle şekillendiğini hatırlattı. Bugün ise emekçi kadınların, hükümetin Orta Vadeli Program (OVP) ve 12. Kalkınma Planı’yla dayattığı “güvencesiz ve esnek çalışma” politikalarına karşı mücadele ettiğini belirtti.

“İstihdam Artışı” Söyleminin Perde Arkası

“Kadın istihdamını artırıyoruz” söylemini eleştiren Gümüştaş, bu istihdamın sosyal güvenceden yoksun, düşük ücretli ve emeklilik hakkı tanımayan işler olduğunu ifade etti. Hükümetin, patronlara ucuz işgücü sağlarken vergi indirimleri ve İşsizlik Fonu’nun kötüye kullanımı gibi uygulamalarla sermayeyi desteklediğini savundu.

Kemer Sıkma Politikaları ve Kadınlar

Kamuda tasarruf adı altında kreş, yemek ve servis gibi hakların kesildiğini, toplu işten çıkarmaların arttığını ve kadınların “ek gelir” mantığıyla düşük ücrete mahkum edildiğini aktaran Gümüştaş, “Artık kemerde delik kalmadı” ifadesini kullandı.

“Aile Yılı” ve Esnek Çalışma Tuzağı

Hükümetin 2025’i “Aile Yılı” ilan etmesini, kadınları esnek çalışmaya iterek hem ev içi emeğe hem de güvencesiz işlere hapsetme planı olarak değerlendirdi. “Esnek çalışma, kadınları şiddete ve sosyal güvencesizliğe mahkum ediyor” diyen Gümüştaş, bu politikaların sendikalaşma hakkını da gasp ettiğini vurguladı.

Şiddet ve Sığınmaevleri Krizi

2024’te 360 kadının erkekler tarafından öldürüldüğüne dikkat çekilen açıklamada, sığınmaevi sayısının yetersizliği ve Yargıtay’ın “Pınar Gültekin” kararı örneğinde olduğu gibi faillerin cezasız kaldığı eleştirildi. Bakanlığın 2025’te açmayı planladığı 2 yeni sığınmaevinin Cumhurbaşkanlığı planında yer almaması da tepki konusu oldu.

Örgütlenmeye Yönelik Saldırılar

Gümüştaş, hükümetin “etki ajanlığı” yasa tasarısıyla muhalif sesleri susturmayı, sendikal hakları engellemeyi ve kadın/LGBTİ+ örgütlerini hedef göstermeyi sürdürdüğünü belirtti.

Direnç ve Umut Örnekleri

Temel Conta ve Hitachi grevlerinde kadın işçilerin “Soğukta, karda direniyoruz” ve “Yaşamak istiyoruz” sloganlarına atıfta bulunulan açıklamada, 2024’te 23 fabrika ve belediyede kadınların greve çıktığı hatırlatıldı. İkbal ve Ayşenur’un katledilmesinin ardından sokaklara çıkan kadınların “Cinayetler politiktir” söylemine vurgu yapıldı.

Çağrı: “Örgütlenelim, Mücadeleyi Büyütelim”

Açıklamada, talepler şöyle sıralandı:

  • Güvenceli iş ve insanca ücret,
  • İşyerlerinde tacize karşı ILO 190’ın uygulanması,
  • 6284 Sayılı Kanun’un etkinleştirilmesi ve sığınmaevi sayısının artırılması,
  • Sendikal örgütlenme önündeki engellerin kaldırılması.

Kadriye Gümüştaş, “8 Mart’ı işyerlerinde, okullarda ve mahallelerde örgütlenerek, sömürüsüz ve şiddetsiz bir dünya için mücadeleyle karşılayalım” çağrısıyla açıklamayı tamamladı.