dokuz8HABER/Yağız Barut  (@yagizbarut35)

DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin (İSİG) Ocak ayı raporunu değerlendirdi.

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'nin 2019 Ocak Ayı İş Cinayeti Raporu'nu açıklaması üzerine konuyla ilgili DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı konuyla ilgili açıklamada bulundu. Rapora göre Ocak ayında 155 işçi yaşamını yitirdi. Yaşamını yitiren işçilerden 10’u çocuk, 11’i kadın ve 19’unun göçmen olduğu belirlendi. Ölen işçilerden 3’ü sendikalıyken, 152’sinin sendikasız olması dikkat çekti. Konuyla ilgili açıklama yapan DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı, ekonomik sorunlar büyüdükçe işçi cinayetlerinin de katlanarak artacağını söyledi.

DENETİMSİZ SEKTÖRLERDE ÖLÜM ORANI YÜKSEK

İş cinayetlerinin çok uzun zaman sonra, fıtrat denilerek üstü örtülmeye çalışılan Soma Katliamı’yla tekrar gündeme geldiğini belirten Sarı, “6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’yla aslında iş cinayetlerinin önünü açmış bulunmaktalar. İlk olarak kanunun adından da anlaşıldığı gibi ‘işçinin’ sağlığı veya güvenliği değil ‘işin’ sağlığı ve güvenliği kanunudur. Doğal olarak bunun iş cinayetlerinin artarak devam etmesinde önemli rol oynadığını ifade ediyoruz'' dedi.  İnşaat, tarım, tersane, maden gibi kontrolsüz ve devlet denetiminin dışında büyüyen sektörlerde, sendikasız - örgütsüz bir toplumun yaratıldığını ve buralarda iş cinayetlerinin katlanarak arttığını belirten Sarı ''Maliyet konusu kapitalistlerin kendi kar hırsının önüne geçtiğinden dolayı, işçi sağlığı ve güvenliği önlemleri alınmamaktadır. Önümüzdeki süreçte özellikle mülteci ve göçmenlerin kayıt dışı çalışmasından kaynaklı olarak bu ölümler artacak. Hatta çocuk işçilik bile bunun içine girmiş durumda. Çocuk işçi cinayetlerinde de dünyada birinci sıradayız'' diye konuştu.

ÖRGÜTSÜZ OLMAK İŞÇİYİ TEHLİKELİ İŞLERE ZORLUYOR

Daha sonra sendikalı ve örgütlü iş yerlerinde iş cinayetlerinin yüzde bir olduğunu vurgulayan Sarı, “Denetimsiz büyüyen, sendikasız ve örgütsüz olan sektörlere baktığınızda iş cinayetleri artarak devam ediyor. Eğer bir iş yerinde sendikalı işçi veya bir toplu sözleşme yoksa işveren keyfi uygulamalarla, keyfi çalışma biçimleri getirmektedir. Sendikalı ve toplu sözleşmeli yerlerde, bir işveren tehlikeli bir işi dayatıp yap dediğinde, hakkını bilen işçi o tehlikeli işi yapmaz. Fakat sendikasız ve örgütsüz bir yerde sadece alın teriyle geçinen insanları, işini kaybetmemek adına bu tür işlere zorlayabilirler” dedi.

SUÇ VE SORUMLULUK İKTİDARINDIR

Önümüzdeki süreçte iş cinayetlerinin artacağı öngörüsünü paylaşan Sarı, “Ekonomik sıkıntılar baş gösterdikçe, işverenler kar hırsı hesabı yaptığından dolayı iş güvenliği önlemlerini askıya alacaktır bundan dolayı da iş cinayetleri katlanarak devam edecektir. Bütün suç ve sorumluluk merkezi iktidarın işverenler üzerinde baskı kuramamasından kaynaklıdır. Hiçbir zaman sağ kökenli iktidarlar işçiden, emekten yana tavır almazlar aksine kapitalistlerin kar hırslarına daha çok kar katabilmek için, olumsuzlukları görmezden gelerek yani denetimsizliği arttırarak iş cinayetlerine fıtrat ve kader diyerek devam ederler” şeklinde konuştu.

ÇÖZÜM ÖRGÜTLÜ MÜCADELEDE

İş cinayetlerinin önüne geçilmesi konusunda önerisini sunan Sarı, “Öncelikle devlet mekanizmalarının bütün çalışma iş koşullarını denetim altına almaları gerekir. Kayıt dışı istihdamdan kayıt içi istihdama ve sendikalı örgütlü bir topluma geçilmelidir. Sendikal örgütlenmenin önündeki engelleri kaldıracak güçlü bir mücadele temel hedef olarak belirlenirse, denetim koşullarının sağlanıp, 6331 sayılı kanunun kısmi maddeleri işverenlere uygulatılırsa en azından işçi cinayetlerinin yüzde 50 azalacağını düşünüyoruz” ifadelerini kullandı.

İŞTEN ATMAK DA İŞ CİNAYETİDİR

Ayrıca DİSK/ Gıda-İş Sendikasına üye oldukları için işten atılan TARİŞ işçilerinin direnişi için de çağrıda bulunan Sarı, “İşten atmak da bir iş cinayetidir. Çünkü insanları ekmekleriyle terbiye etmek aslında bir iş cinayetinin başlangıcıdır. Biz de bu sosyal iş cinayetinin yaşanmaması için DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, İzmir Emek ve Demokrasi bileşenleriyle birlikte DİSK Ege Bölge Temsilciliği olarak TARİŞ işçileriyle '39 Yıl Sonra Yeniden TARİŞ Direnişi' diyerek kitlesel basın açıklaması gerçekleştireceğiz. Direnişin olduğu her alanda mutlaka var olduğumuzu, direnişi dayanışmayla güçlendireceğimizi buradan bir kez daha ifade ediyorum” diye konuştu.