Haber: Sultan Kılıç
Emek Partisi Kayseri İl Örgütü Kayseri Milli Eğitim İl Müdürlüğü önünde önünde çocuk emeğinin devlet desteği ile sömürüldüğü mesleki eğitim merkezi (MESEM) programının iptalini istedi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
Değerli Kayseri Halkı;
Ocak ayında 18 yaşın altında 7 genç, iş cinayetlerinde hayatını kaybetti. Kimisi çırak, stajyer, kimi motokurye olan gençler uzun saatler ve yoğun çalışma koşulları altında, iş güvenliği önlemlerinden yoksun iş kollarında ölüme itiliyorlar. Türkiye kapitalizminin ucuz iş gücü ve aşırı kar arayışına, temsilcileri Erdoğan iktidarı bütün devlet kaynaklarını seferber ederek yanıt veriyor; sonucunda ölüme itilen, cinayetinin üstü kapatılan, aileleri “kan parasıyla” susturulan pek çok gencin ismi bile bilinmiyor. Yüz binlerce genç de her gün yaşadıkları iş kazalarıyla ölümün kıyısında çalışıyor. Yüzyılın projesi diye açıklanan ve 1,4 milyon çocuğun “mesleki eğitim” adı altında işçileştirildiği MESEM projesinin 1 yıllık çıktısı patronlara yüksek kâr oranları, her koşulda çalıştırılacak genç, vasıfsız eleman deposu oldu. İşçi aileleri ve çocuklarının payına da sefalet, sömürü ve iş cinayetleriyle kaybettiğimiz canlar düştü. Milli Eğitim Bakanı ise iş cinayetinde yaşamını yitiren hiçbir gencin adını ağzına almadan bu projeyi büyüteceğini,patronlar nasıl istiyorsa ona göre düzenleneceğini duyurdu. Patronlara daha çok sömürünün, ‘ölümüne’ çalıştırılabilecek çocukların, gençlerin müjdesini verdi.
Ülke gençliğine düşük ücret, kuralsız çalışma ve modern kölelik koşullarıyla cehennemi yaşatan kapitalistlerin iştahı kabarıyor. Birçok iş kolunda her yaştan gencin mahkûm edildiği işletmeler işçi sağlığı iş güvenliği önlemlerinden, denetlemelerden kaçıyor. Yasalar çocuk işçiliği büyütmek, gençliği sömürünün girdabına çekmek için seferber ediliyor, hukuk da yasa da göstermelik denetlemeler de patronların önüne diziliyor. Geleceğimizi karartan sermaye-iktidar ortaklığı, bu sömürü ve cinayet düzeniyle bugünümüzü de ipotek altına almaya çalışıyor.
MESEM’ler dışında da ülkemizde iş cinayetleri can almaya devam ediyor. Geçtiğimiz süreçte Erzincan’ın İliç ilçesinde siyanürle altın arama faaliyeti gerçekleştiren madenin çökmesi sonucu çok sayıda işçi hayatını kaybetti. Üstelik siyanür sızıntısı tespit edilmesine rağmen bu işletmenin ruhsatı iptal edilmedi. Bu felaket alınmayan önemlerle göz göre göre geldi. Şehrimiz Kayseri’nin Develi ilçesinde de sinayürle altın madenliği yapılıyor. Geçtiğimiz süreçte burada çalışan bir çok işçisin kanında civa çıktığı basında da yer almıştı. Üstelik İliç’te olduğu gibi Develi’de ki madenin ortakları Kanadalı şirketler. Tekelleşmiş maden şirketleri ülkemizin doğasına, yer altı kaynaklarına, işçilerin canına göz dikmiştir. AKP Hükümeti ise yer altı kaynaklarını sermayeye peşkeş çekmektedir.
GENÇ İŞÇİLER, ÇIRAKLAR, STAJYERLER BAŞTA OLMAK ÜZERE TÜRKİYE GENÇLİĞİNE VE KAYSERİLİ EMEKÇİLERE ÇAĞRIMIZDIR
Bu sömürü cehennemi hepimizin hayatını karartıyor.
Sömürüye, ucuz iş gücüne, kuralsız ve işşi sağlığı iş güvenliğinden yoksun çalışma koşullarına, alınmayan önlemler nedeniyle ölüme sürüklendiğimiz bu düzene karşı çıkalım!
İstiyorlar ki iş cinayetleri Türkiye gençliğinin ve emekçilerin normali haline gelsin, buna izin vermeyelim!
İş cinayetlerinin cezasız kalmaması, sorumluluğu olan resmi-özel tüm görevlilerin yargılanması için mücadele edelim! Mesleki eğitimin değil aşırı sömürü ve ucuz işçiliğinin merkezleri olan MESEM projesi iptal edilsin. Mesleki eğitim gören, ihtiyacı olan her öğrenciye burs verilsin! İlgi ve yeteneklerimize göre düzenlenecek, nitelikli, bilimsel mesleki eğitim için birleşelim!
