AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Malazgirt Zaferi'nin 953'üncü yıl dönümü etkinlikleri kapsamında gittiği Bitlis’te toplu açılış töreninde konuştu.
Erdoğan , Ahmet Şık ile Alpay Özalan olayı üzerinden, “Gazi Meclis’in adabına yakışmayacak şekilde provokatörlük yapan bir marjinale kimlerin kol kanat gerdiğini hep birlikte takip ettik. Milletin Meclisi’nde, milletin kürsüsünde millete hakaret eden, milli iradeye hakaret eden, dilinden kin ve nefret akan bu provokatörü ellerinden gelse demokrasi havarisi ilan edeceklerdi” diye konuştu.
Erdoğan, açıklamasında şunları söyledi:
“Bitlis’in özel sektör yatırımlarında da adeta şaha kalktığını görüyoruz. Geçen sene binlerce kardeşimize ekmek kapısı olma yanında şehrimizin ekonomisini güçlendirecek pek çok fabrikanın açılışını yapmıştık. Bugün de açılış zincirimize yeni halkalar ekliyoruz. Kiler Holding tarafından 200 dönüm araziye inşa edilen üç etaptan oluşan pamuk ipliği ve tekstil fabrikasının ilk etabının açılışını yapıyoruz. Halihazırda 217 kardeşimizin çalıştığı fabrikamızın kalan etapları da bittiğinde günlük 65 ton pamuk girdisiyle 50 ton iplik üretebilecek. Proje maliyeti 2 milyar 640 milyon lira olan fabrikamızın şimdiden hayırlı uğurlu olmasını diliyorum.
Dün Aksaz Tersane Komutanlığımızda TCG PİRİREİS denizaltımızı donanmamızın saflarına kattık. Bugün de Bitlis’te toplam 1 milyar 525 milyon lira yatırım bedeliyle hayata geçirilecek patlayıcı madde üretim tesisinin temelini atıyoruz. 220 bin metrekarelik alanda inşasına başlanan patlayıcı maddeler fabrikamız tamamlandığında yaklaşık bin kişilik istihdam oluşturacak, güvenlik kuvvetlerimizin ihtiyaç duyduğu mermilerin bir kısmı inşallah burada üretilecektir.
“Yasakların ve Yoksullukların Olduğu Eski Günler Geride Kaldı”
Eski Türkiye artık tamamen geride kalmıştır. İnsanımızın kökeninden, inancından, dilinden dolayı ötekileştirildiği günler artık geride kalmıştır. Terör sopasıyla siyasetin dizayn edildiği, toplumun hizaya sokulduğu, ülkemize istikamet çizildiği günler geride kalmıştır. Yasakların, baskıların, yokluk ve yoksullukların olduğu o eski günler artık bir daha gelmemek üzere tamamen geride kalmıştır. Zorlu mücadeleler neticesinde çok ağır bedeller ödeyerek elde ettiğimiz kazanımlarımızı kimsenin elimizden almasına müsaade etmeyiz. Belini kırdığımız, nefesini kestiğimiz, sınırlarımız içinde artık fıkırdayamaz hale getirdiğimiz terör tehdidinin tekrar hortlatılmasına izin vermeyiz. Hukuk ve demokrasi içinde, anayasal zeminde şehirlerimize hizmet için çalışanlarla herhangi bir sorunumuz yoktur ve olamaz. Ama eski günleri özleyenlere, çatışmayı, terörü, gerilimi, şiddeti, baskıyı özleyenlere bizi eski karanlık günlere tekrar çekmek isteyenlere ise asla eyvallah etmeyiz.
"Gösteriş Müptelası Elitistler"
Biz millete ve ülkeye eser kazandırmanın derdindeyiz. Muhalefetin neyin peşinde koştuğunu sizler de görüyorsunuz. Yıllarca çevre üzerinden bize ders vermeye kalktılar, şimdi İstanbul’un en nadide çevre hazinesini para babalarına peşkeş çekiyorlar. Sabah akşam güya liyakat üzerinden ahlak tüccarlığı yapıyorlardı. Göreve geldikleri belediyeleri 3 ayda hısım-akraba çiftliğine çevirdiler. Meydanlara söz verdikleri halde binlerce belediye işçisini gelir gelmez kapı dışarı ettiler. Halkçılık maskesinin arkasından Avrupa başkentlerinde halkın paralarıyla keyif çatan gösteriş müptelası bir elitizm çıktı.
“Bir Avuç Marjinal Muhalefeti Parmağında Oynatıyor”
Yetkiyi milletten aldıkları halde hizmeti hapisteki teröristlere veriyorlar. Bakınız buna geçen hafta yüce Meclis’in çatısı altında bir kez daha şahit olduk. Gazi Meclis’in adabına yakışmayacak şekilde provokatörlük yapan bir marjinale kimlerin kol kanat gerdiğini hep birlikte takip ettik. Milletin Meclisi’nde, milletin kürsüsünde millete hakaret eden, milli iradeye hakaret eden, dilinden kin ve nefret akan bu provokatörü ellerinden gelse demokrasi havarisi ilan edeceklerdi. Muhalefetin koro halinde böyle bir şahsın arkasına ip gibi dizilmesi açık söylüyorum, teslimiyet işaretidir. Milletle ve milletin değerleriyle kavgalı bir avuç marjinal ana muhalefeti ve diğer muhalefet partilerini esir almış, parmağında oynatmaktadır. Halktan, sokaktan, milletin gündeminden tamamen kopmuş durumdalar. Milletimiz de bunların ne olduğunu, hangi niyetle siyaset yaptıklarını, neyin peşinde koştuklarını çok iyi görmektedir. Ana muhalefetten ve yol arkadaşlarından ülkeye ve millete hayır gelmesi, fayda gelmesi mümkün değildir. Türkiye’yi sıkıntılarından kurtaracak olan da yeni hedeflere koşturacak olan da yine biziz, AK Parti ve Cumhur İttifakı’dır. Bitlis halkından ve tüm milletimizden bize güvenmeye devam etmelerini bekliyoruz.”