Tiyatro... Tiyatro Dergisi’nin 6 Ekim tarihinde opera sanatçısı Güvenç Dağüstün ile yaptığı söyleşiyi yayınlanmasından bugüne “tuhaf şeyler“ yaşanıyor. Türkiye’nin köklü tiyatro yayınlarından olan Tiyatro... Tiyatro Dergisi’nin web sitesi Facebook tarafından “ban”landı ve sayfası bloke edildi. Tiyatro... Tiyatro Dergisi’nin Facebook sayfası kullanılamıyor, dergiye ait linklerin olduğu paylaşımlar Facebook ve Instagram’dan siliniyor. Tüm girişimlere rağmen sorun bugüne kadar çözülemediği gibi, “sansürün nedeni ile ilgili” herhangi bir açıklama da yapılmadı.
GEREKÇE PAVLOV’UN KÖPEKLERİ Mİ?
Tiyatro... Tiyatro Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Yavuz Pak’ın opera sanatçısı Güvenç Dağüstün ile yaptığı söyleşi 6 Ekim tarihinde yayınlandı. Söyleşide Hürriyet gazetesinin Kelebek eki tarafından verilen ödüller konu ediliyor, Güvenç Dağüstün adaylıktan çekildiği Altın Kelebek Ödülleri’ni “Bu ödüller Pavlov’un köpeklerine verdiklerinden” sözüyle eleştiriyordu. Güvenç Dağüstün, Yavuz Pak’ın ödüllerle ilgili sorusu üzerine, “Bazı ödüller kuşkusuz Pavlov’un köpeğine verdiklerinden. Sonra da köpeğin salyaları akar. Bırak sana ödülü sevenlerin versin, salyan da ağzının içinde kalsın” diyordu.
YILLAR ÖNCEKİ PAYLAŞIMLAR SİLİNDİ
Söyleşi yayınlandıktan sonra Facebook ve aynı şirkete ait Instagram tarafından Tiyatro... Tiyatro Dergisi’ne açık bir sansür uygulanmaya başlandı. Dergi temsilcilerinin Facebook ile yaptığı görüşmelerde Tiyatro... Tiyatro Dergisi içeriklerinin “topluluk standartlarına aykırı olduğu" ve “çok fazla spamın söz konusu olduğu” ifade edildi. Engelleme ve yasaklama kararı sadece Güvenç Dağüstün söyleşisi ile sınırlı kalmadığı gibi, yıllar önce yapılmış Facebook paylaşımları dahi silinmeye başlandı. Kullanıcılara Tiyatro... Tiyatro Dergisi linki içeren paylaşımlarının “spam içerdiği”ni, “topluluk standartlarına aykırı olduğu”nu belirten uyarılar gitti ve bu içerikler anında kaldırıldı.
FACEBOOK’A GÖRE BİZ SİLMİŞİZ!
Uygulanan Sansür ve engellemeden Tiyatro Dergisi için kaleme aldığı yazıların kaldırılması ile haberdar oldum. Önce Tiyatroevi’nin “Marx İstanbul’da” oyunu ile ilgili yazdığım “Marx’ın Çıbanları, Hepimizin Virüsleri” başlıklı yazıyla ilgili paylaşımların silindi. Facebook’un son dönemlerdeki politikasına bağlı olarak, “İçinde virüs geçtiği için herhalde” diyerek üzerinde durmadım, ama itiraz ettim. Ne hikmetse, hâlâ Google’da yazı başlığını arattığınızda Facebook iletisi ikinci sırada çıkıyor, ancak tıkladığınızda “Bu İçeriğe Şu Anda Ulaşılamıyor” notuyla birlikte “sahibinin iletiyi silmiş ya da gizlemiş olabileceği” belirtiliyor. Facebook, sildiği paylaşımın sorumluluğunu dahi almıyor!
BÜTÜN PAYLAŞIMLAR TEK TEK SİLİNİYOR
Bu arada Tiyatro... Tiyatro Dergisi ve Güvenç Dağüstün, Facebook ve Instagram’ın söyleşiyi, siteyi sansürlediğine dair sosyal medya paylaşımları yaptılar. Peşi sıra Facebook’tan benim diğer tiyatro eleştirilerimle ilgili paylaşımların silindiği uyarıları aldım. Moda Sahnesi’nin “Babamı Kim Öldürdü” oyunuyla ilgi yazdığım “Estetik Bir Mesele Olarak, Ölmek ya da Ölmemek!” başlıklı yazımın ve Dostlar Tiyatrosu’nun “Şahdamarım” oyunu ile ilgili “Seni anlatabilmek, iyi çocuklara” başlıklı yazımın linklerinin olduğu paylaşımlar Facebook’tan silindi. Bana gelen uyarılarda hep aynı mesaj vardı; “Spam” ve “topluluk standartlarımıza aykırı”.
YENİ PAYLAŞIMLARA DA İZİN YOK
Emrah Elçiboğa’nın 22 Ekim Cuma günü Almanya’da prömiyer yapan Sophie Scholl oyunu ile ilgili paylaşıma da Facebook izin vermedi. Tiyatro... Tiyatro Dergisi’nin sitesindeki yazının linkini koyduğumda şu uyarı ile karşılaştım: “Bu URL'yi kullanamazsınız. Bu URL, spam içeriklere ilişkin Topluluk Standartlarımıza aykırıdır: tiyatrodergisi.com.tr. Facebook'taki kişileri spam içeriklerden korumak için bu gibi URL'lerin yer aldığı içeriklere izin vermeyiz.”
“Kullanamazsınız”, “İzin Vermeyiz”, “Aykırı”... Bu cümlelere konu olan yazının başlığı “Emrah Elçiboğa Almanya’daki yeni oyunu Sophie Scholl’ü anlattı”ydı ve bütünüyle oyunla ve faşizm karşıtlığı ile ilgili cümleler içeriyordu.
FACEBOOK’A “SANSÜR” SORULARI
Tüm bu gelişmeler ışığında, Tiyatro... Tiyatro Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Yavuz Pak ile de görüşerek, Facebook’un kurumsal iletişim temsilcisine bir e-posta attım ve konuyu sordum. Yavuz Pak ve Tiyatro... Tiyatro Dergisi ekibi zaten kendi itirazlarını çoktan yapmıştı. İlettiğim sorular şöyle:
- tiyatrodergisi.com.tr adresi neden URL engellemesine maruz kalıyor?
- Engellemenin iktidara ve Demirören grubuna yönelik eleştiriler içeren Güvenç Dağüstün röportajı ile ilgisi var mı?
- Bu olaydan çok önce yayınlanmış ve konuyla hiçbir ilgisi olmayan tiyatro eleştirilerinin linkleri Facebook tarafından neden siliniyor? Ben dahil pek çok kullanıcıya neden "spam" paylaştığı için uyarı veriliyor?
- Facebook'un yazıların içeriğine müdahil olma, "politik olarak engelleme, sansür uygulama" gibi bir politikası var mı?
FACEBOOK: “İNCELEME SÜREÇLERİ DEVAM EDİYOR”
Bu soruları iletirken bu konuda haber yapacağımı da ilettim. Sorularım için teşekkür ettiler ve araştıracaklarını söylediler. Sorularına yanıt verip, belirli bir süre bekledikten sonra “haber yapacağımı” söyleyerek, yanıt beklediğimi hatırlattım. “Maalesef inceleme süreçlerimiz bulunduğu için sonuç geldiğinde mutlaka iletişime geçeceğiz.”
Yanıt geldiğinde elbette seve seve paylaşacağım. Ama şimdilik 6 Ekim’den bugüne (24 Ekim) Tiyatro... Tiyatro Dergisi ekibinin ve benim ulaşabildiğimiz sonuç bu kadar: “İnceleme süreçleri devam ediyor.” Derginin Facebook sayfası bloke durumda, geçmiş yıllarda yapılmış link içeren paylaşımlar siliniyor ve yeni paylaşımlara asla izin verilmiyor. “İnceleme süreçleri” boyunca sansür ve engelleme devam ediyor.
YAVUZ PAK: SANSÜR VE KEYFİYET NORM HALİNE GETİRİLİYOR
Tiyatro... Tiyatro Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Yavuz Pak, bu sürecini basit bir “URL engellemesi” olmadığının farkında. Yavuz Pak, “fikirleri dahi sorulmadan hesaplarının engellenmesini” eleştiriyor, “sansürün ve keyfiyetin norm haline getirildiğini” vurguluyor. Yavuz Pak şöyle diyor: “Tiyatro… Tiyatro… Dergisi olarak, tamamen keyfi ve tek yanlı bir biçimde dergimize uygulanan sansürü protesto ediyor, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da basın ve ifade özgürlüğünü hiçbir taviz vermeden savunacağımızın bilinmesini istiyoruz.” Yavuz Pak uygulanan yaptırımdan sadece 30 yıllık önemli bir birikimi temsil eden Tiyatro... Tiyatro dergisinin sosyal medya hesaplarının değil, tüm yazarlarının ve okurlarının da etkilendiğini sözlerine ekliyor.
#TİYATRO SANSÜRLENEMEZ
Yavuz Pak’ın saydıklarının yanı sıra sansürden etkilenen, hatta çok daha fazla “mağdur edilen” önemli bir kesim var: Tiyatro dünyası. Facebook ve Instagram’ın bu “sansür ve keyfi engelleme kararı”, sanatçılarını da doğrudan etkiliyor. Haberlerini, duyurularını, haklarındaki yazıları, söyleşilerini Facebook ve Instagram kullanıcılarına ulaştırmaları fiilen engelleniyor. Gazeteci söyleşisini paylaşamıyor, eleştirmen yazısını paylaşamıyor, oyuncu kendi oyunu hakkındaki yazıyı takipçilerine iletemiyor.
Üstelik, bu engellemeler bırakın mahkeme kararını, herhangi bir soruşturmaya dahi uğramamış bir söyleşi üzerinden yapılabiliyor. Yavuz Pak’ın söylediği “Sansür ve keyfiyet norm haline getiriliyor” cümlesi bu “suskunluk suikasti”nin herkesin başına gelebileceği gerçeğini hatırlatıyor. Bugün Tiyatro... Tiyatro Dergisi, yarın kim?
Şimdi bunu tartışma zamanı. Tiyatro dünyasından başlayabiliriz; tiyatrocular haklarındaki bir haberi ya da yazıyı paylaşmayı deneyip “sansür” ile yüzleşebilir, bunun ekran görüntüsünü paylaşarak hepimizin yüzleşmesini sağlayabilir.
Çünkü; #TiyatroSansürlenemez