Seçimlere günler kala değerlendirmelerde bulunan HDP İstanbul Milletvekili Adayı Ali Kenanoğlu, halkın iradesinin sandığa girdiği gibi çıkartma çabasında olduklarını belirterek, Alevilerin ise seçimlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın karşısında kim yer alırsa onu destekleyeceklerini söyledi.
#dokuz8/Zale Karademir (@Gunes_abla) [mks_dropcap style="letter" size="52" bg_color="#ffffff" txt_color="#000000"]M[/mks_dropcap]illetvekilliği ve cumhurbaşkanlığı seçimlerine 9 gün kala HDP İstanbul Milletvekili Adayı Ali Kenanoğlu ile sandık güvenliği, AKP’nin Alevilere olan vaatleri, Alevilerin 24 Haziran seçimlerindeki tavrı ve AKP tarafından medyanın susturulması ile alternatif medyanın önemine ilişkin konuştuk. ‘HALK PARTİLERDEN DAHA ÇOK SEÇİME HAZIR’ Kenanoğlu, iktidarın ülkeyi yönetemediğini belirterek, ekonomik verilerin ise dibe vurmuş olduğunu söyledi. İktidarın “Muhalefeti hazırlıksız yakalayacağım” düşüncesi ile seçime gidilen bir dönemin yaşandığını dile getiren Kenanoğlu, “3 yıldır bu ülkede neredeyse kan kusturur bir siyaset yürütülmesi, içeride dışarıda savaş politikaları yürütülmesi, ötekileştirmeler, baskı, gözaltılar, tutuklamalar, KHK’lar ile işten atılmalar, bunların topluma yansıması, gerilim siyaseti halkı bu sandığı bekler hale getirdi. Halkın partilerden daha fazla seçime hazır olduğunu görüyoruz sahada” dedi. ‘HALKIN İRADESİNİ SANDIĞA GİRDİĞİ GİBİ ÇIKARTMA ÇALIŞMASI’ Sandık güvenliğine ilişkin konuşan Kenanoğlu, “Sandık koruması açısından halk kararlı. İradesine sahip çıkmak konusunda kararlı. Bu konuda sivil inisiyatifler de oluşmuş durumda. Siyasi partiler ortak komisyonlar kurdular. Biliyorsunuz şu anda 5 parti (HDP, CHP, İyi Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti) bunların yanı sıra STK’lar, demokratik kitle örgütleri, dernekler sivil inisiyatiflerin içerisinde yer aldı. Bir çalışma koordinasyonu da kuruldu. Bu tamamen sandıkları korumaya yönelik. Halkın iradesini sandığa girdiği şekilde çıkartmaya yönelik bir çalışma” diye konuştu. ‘SANDIK GÜVENLİĞİ EN HASSAS KONU’ Kenanoğlu, kendisinin aday olduğu 2015 Kasım seçimlerinde 2 bin 500 oy ile seçimi kaybetmesine ilişkin şunları dile getirdi: “Biliyorsunuz bu ülkeden en büyük kaygı AKP döneminde sandığa giren oyun girdiği gibi çıkmaması. 2015’in Kasım seçimlerinde ilk açıldığında 2 bin 500 oyla kaybetmiştim seçimi. Daha sonra gördük ki bizim oylar başka başka partilere yazılmış. Sonra 200 oyumu geri almıştım. En son 500 oy kaldığında bize orada dur dediler. Seçtirmek istemediler çünkü karşımızda MHP’li bir aday vardı. Parlamentoya o gitti. Biz 500 oyla dışarıda kaldık. Bunu yaşadık. Bu yüzden seçim güvenliği, sandık güvenliği şu an toplumun en çok hassas olduğu konu.” ‘ALEVİLER BUNA GÜLÜP GEÇİYOR’ AKP’nin en komik vaadi Alevilere yaptığını dile getiren Kenanoğlu, “Alevi toplumunun güldüğü bir vaat olmuştu “Cemevlerine ibadethane statüsü vereceğiz” vaadi. İlginçtir ki 16 yıldır cemevlerini yok sayan, kendince Alevilik tanımı yapmaya çalışan bir iktidar ile karşı karşıyayız. Bunun ötesinde mahkeme kararlarını tanımayan yani “Cemevleri ibadethanedir” diye iç hukukta alınmış ve AİHM’de alınmış kararlar var. Yani bu hükümetin ayriyeten bir vaadine ya da bir işlem yapmasına gerek yok. Mahkeme kararına tamam dese, kabul etse, uygulamaya soksa zaten cemevleri ibadethane statüsüne kavuşmuş olacaktı. Ancak AKP iktidarı mahkeme kararını tanımadı, yürürlüğe sokmadı, uygulamaya sokmadı. Şimdi tanımadığı mahkeme kararını vaat olarak topluma sunuyor. Bu komedi bir durum. Aleviler de buna gülüp geçiyor. Hiç inandırıcılığı da kalmamış bu vaatlerin” ifadelerini kullandı. ‘BİZ SİZİN YERİNİZE SÖZ SÖYLEMEYECEĞİZ’ Kenanoğlu, Alevi seçmenin özellikle 7 Haziran 2015’te gerçekleştirilen seçimler ile birlikte HDP’ye çok yoğun bir yönelim gösterdiklerini belirterek, “Kabul edelim ki ondan öncesinde HDP ya da Kürt siyasi hareketinin de içerisinde yer aldığı emek ve demokrasi güçleri parti olarak seçime girmiyordu. Bunun getirdiği bir sürü sıkıntılar vardı. Alevi toplumunun yöneliminde daha az bir seyir gözlenebiliyordu” dedi. HDP’nin parti olarak seçime girme kararı vermesinin ardından toplumun tüm kesimleriyle ittifak yaptığını söyleyen Kenanoğlu, “Alevi toplumu ile de ittifak yaptı. Ben de o dönemde HDP ile Alevi kurumları arasında yapılan ittifakın içerisinde milletvekili adayı oldum. Bu tabi şunu beraberinde getirdi. HDP dışında hiçbir parti bize Alevi kimliğimizle, inancımızla, parlamentoda yer almamızı, siyasette yer almamızı kabul etmiyordu. İnancınızla, kimliğinizle, savunduğumuz değerle bu partide siyaset yapacaksınız, milletvekili olacaksınız ve parlamentoda kendi talebinizi, kendi sesinizi, kendiniz söyleyeceksiniz. Biz sizin yerinize söz söylemeyeceğiz” şeklinde konuştu. ‘HDP, ALEVİLERİN TALEPLERİNİ KABUL ETMİŞ BİR PARTİDİR’ Diğer partilerin Alevi toplumunu Alevi kimliği ile temsil etmediğinin altını çizen Kenanoğlu, “Bunu Alevi toplumu görüyor. Yıllarca mücadelelerle oluşturduğu talepleri de HDP seçim bildirisine koymuş, kabul etmiş. Bir mücadele hattı olarak görmüş. Yani demokratikleşme mücadelesinde Alevilerinin taleplerini de mücadelenin parçası olarak görmüş ve kabul etmiş bir siyasi partidir” dedi. ‘ALEVİLERDE ERDOĞAN KARŞITLIĞI HAD SAFHADA’ Kenanoğlu, 24 Haziran’da gerçekleştirilecek olan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde adayları olan Selahattin Demirtaş’ın ikinci tura kalmasını ve cumhurbaşkanı seçilmesini umut ettiklerini dile getirerek, şunları söyledi: “Bunun içinde seçim çalışması yapıyoruz. Alevi toplumunun tamamında gördüğümüz refleks şu tabi. Tayyip Erdoğan karşıtlığı had safhaya ulaşmış durumda. Bunun tabi çok haklı gerekçeleri var.” ‘ALEVİLER ERDOĞAN’IN KARŞISINDA KİM YER ALIRSA DESTEK SUNACAK’ Alevilerin artık sadece cemevi, din dersi, diyanet ve asimilasyon gibi sorunlarının olmadığına değinen Kenanoğlu, Alevilerin yaşadığı diğer sorunları şöyle aktardı: “Aynı zamanda işlerinden oluyorlar. Çocuklarına ekmek götüremez vaziyete geldiler. Alevi kimliğinden dolayı kamu kurumlarında artık neredeyse Alevi kalmadı diyebileceğimiz bir noktadayız. Onun dışında bu özel sektöre de sirayet ediyor. Özel sektörde de aynı şekilde Alevi inancına, kimliğine mensup insanların iş sorunu, aş sorunu yaşadığını çok net görebiliyoruz. Bundan kaynaklı olarak artık Aleviler, Tayyip Erdoğan’ın gitmesi noktasında bunun karşısında kim yer alırsa çok büyük destek sunacaklar.” ‘KARAMOLLAOĞLU’NUN SİVAS KATLİAMI’NDAKİ ROLÜNÜ KİMSE UNUTMADI’ Kenanoğlu, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nu Aleviler açısından değerlendirerek, “Saadet Partisi’ndeki Temel Karamollaoğlu’nun Sivas Katliamı’ndaki rolünü kimsenin kenara koyduğu ya da unuttuğu yok. Ancak bu şu an birincil derecede bir mesele haline getirilmiyor. Öncelikle Tayyip Erdoğan’ın gitmesi gerekiyor. Bu konuda kararlı Alevi toplumu. Bunu gönderdikten sonra Temel Karamollaoğlu ile tekrar oturup bu konu sorumluluk noktasında gereken ne ise o yapılacaktır. Sonuçta şu an CHP ile aynı kulvarda yer alıyorlar. Bunun getirdiği sonuç böyle tabi” diye konuştu. ‘TOPLUMU MUHABİR HALİNE DÖNÜŞTÜRDÜLER’ Medyanın susturulması, iletişim olanaklarının daraltılması ile alternatif medyanın oluştuğunu belirten Kenanoğlu, sözlerini şöyle sonlandırdı: “Toplumu muhabir haline dönüştürdüler diyebiliriz bu anlamıyla. Tabi dokuz8 haber bunu çok iyi değerlendiren iletişim organlarından birisi. O anlamıyla kutluyorum. Seçimlerde de dokuz8 haberin ağı üzerinden seçim sonuçları çok daha yakından takip edilecek. Eksiklikler, noksanlıklar görülecektir. Kimi konulara anında müdahale etme şansı bulunacaktır. İyi bir çalışma olur. Biz de hem kişi olarak hem parti olarak hem de toplum olarak gereken desteği veririz buna emin olun. Çok iyi bir çalışma olmuş.  Buna da ihtiyaç var zaten. Gelinen nokta böyle. Kendi medya alanımızı kendimiz oluşturmamız gerekiyor.”