Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kısa zaman içerisinde açıklanması planlanan “ekonomide ve yargıda reform” içerikli çalışmayla alakalı bakanlıkların yaptıkları çalışmaların bitme aşamasına geldiği belirtiliyor.

İktidarın partisinin "Yargıda ve ekonomide reform yapacağız" sözlerine, piyasalarda ve muhalefet kanadında gerçekçi bir reform olacağına dair ise bir beklenti yok. Ancak paket taslağının içerisinde, “Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmamasının, hakimler açısından bir 'disiplin suçu' olarak açıkça tanımlanması, yatırımcıların, hukukun üstünlüğü ve kural hâkimiyeti konusundaki kaygılarının giderilmesi” düzenlemesi yer aldığı ileri sürülüyor. Hürriyet'te gazetesinde yer alan habere göre çalışmalarda, gündem oluşturulan ve değerlendirmeye alınan başlıklar ve önerilerden bazılarının şöyle olduğu aktarılıyor: - Yatırımlar için çerçeve kanunu hazırlanması. Türkiye’de yatırım yapan tüm yatırımcıların haklarını koruyan, yatırım sürecinde karşılaşılan sorunlara ilişkin çözümler üreten, yatırımcıların idari işlemlere karşı haklarını koruyan çerçeve bir mevzuat oluşturulması. - Yatırım izin süreçleri ile ilgili tüm koordinasyonu özel yatırımlar için Yatırım Ofisi’nin, diğer yatırımlar için Yatırım Destek Ofislerinin yürüteceği bir idari düzenleme yapılmasının sağlanması. - Terör veya kara paranın aklanması gibi suçlar kapsamında şirketin tüm yönetimine değil, sadece ilgili şahısların hisselerine kayyum atanması. - Sözleşmelerde tahkim şartının teşvik edilmesi, mahkemelerdeki iş yükünün azaltılması. - 300 bin TL altındaki ticari uyuşmazlıkların “Basitleştirilmiş (Seri) Tahkim” kuralları kapsamında ilk derece mahkeme yerine tahkime yönlendirilmesi. - Yatırım indiriminden yatırım döneminde faydalanılması, geçici vergi uygulamasının tedrici olarak kaldırılması. - Grup şirketlerinin tek bir KDV mükellefiyeti altında toplanmasına imkân tanınması, KOBİ ölçeğindeki işletmelerin KDV beyannamelerini çeyreklik bazda vermesi. - İdare ve vergi mahkemesi kararlarının idareler tarafından uygulanmasındaki aksaklıkların giderilmesi, vergiye uyumlu mükelleflere vergi indirimi sağlanması. - Tüm hesaplarda borçtan fazla haciz uygulama, haczi kaldırmama, hatalı haciz işlemleri, tebliğ edilmeyen haciz işlemleri gibi sayısız uygulamaların gittikçe yaygınlaşmasının engellenmesi. - Kamu alacakları için uygulanacak ihtiyati haciz işlemleri için yeni bir rejimin tesis edilmesi, bu kapsamda sadece borç kadar haciz uygulanmasının sağlanması. - TÜİK enflasyon metodolojisine güvenin arttırılması, TÜİK’in enflasyon hesapları ile ilgili bir değerlendirme çalışması başlatılması. - Covid-19 döneminde kapasitenin korunması, finansman ihtiyacına katkıda bulunacak önlemlerin devam ettirilmesi. - Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmamasının, hakimler açısından bir “disiplin suçu” olarak açıkça tanımlanması, yatırımcıların, hukukun üstünlüğü ve kural hakimiyeti konusundaki kaygılarının giderilmesi. - Ceza yargılamaları ve tutukluluk sürelerinin yeniden değerlendirilmesi, Ceza Muhakemesi Kanunu’nda ceza yargılamalarında savcıların “iddianame” hazırlaması için kesin bir süre belirlenmesi, tutukluluk sürelerinde de buna göre düzenlenme yapılması. - Hâkimlerle ilgili ‘coğrafi teminat’ ilkesinin, hâkimlerin istekleri olmaksızın bir başka yere tayin edilemeyecek şekilde revize edilmesi. - Düzenleyici kurumların yönetim yapısının gözden geçirilmesi, bu kurumların bağımsızlığı ve tarafsızlığı, hem de icranın şeffaflığı açısından piyasalara önemli bir mesaj verecek şekilde oluşturulması. - Hükûmet, icra ve iflas mevzuatında atılacak adımlarla, takip sürelerinin kısaltılmasını ve tahsilat oranlarını artırması hedefliyor. İş dünyasından gelen talepler doğrultusunda, e-Haciz uygulamasındaki bazı aksaklıkların da giderileceği belirtiliyor.