Boğaziçi Üniversitesi'nde çalışan akademisyenler rektörlük seçimlerinin kaldırılmasını düzenleyen 657 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin (KHK) iptali için okulda bir eylem düzenledi.
[mks_dropcap style="letter" size="52" bg_color="#ffffff" txt_color="#000000"]3[/mks_dropcap]50'ye yakın akademisyenin katıldığı, #teslimolmayız sloganıyla gerçekleştirilen protestoda basın açıklamasını Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşe Buğra okudu. Rektörlük seçimlerini yeniden düzenleyen KHK ile üniversite yönetiminin siyasi idarenin yönetimine bırakıldığını ifade eden Buğra'nın açıklaması şu şekilde: “29 Ekim 2016 gecesi çıkarılan 676 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin (KHK) rektör seçimlerini yeniden düzenleyen 85. Maddesi, olağanüstü hal koşullarıyla ilgisiz düzenlemeler önermektedir. Daha önce 18 Ağustos 2016’da TBMM’ye sunulan ve milletvekillerinin tepkisi üzerine hızla geri çekilen bu düzenleme, üniversite yönetimini siyasi iradenin tasarrufuna bırakmaktadır. Demokratik toplumlarda rektörler siyasi irade tarafından belirlenmez. Üniversiteler özerk kurumlardır. Bu özerklik, anayasamız tarafından sınırlı da olsa güvence altına alınmıştır. Ancak son düzenleme, üniversitenin kurumsal özerkliğini hem kamu hem vakıf üniversiteleri için yok etmektedir.” "Seçilmiş rektörün hala atanmamış olması kabul edilemez" Temmuz ayında gerçekleşen rektörlük seçimlerinde mevcut rektör Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu’nun rekor bir oy oranı ile yeniden seçildiğini hatırlatan Buğra, şöyle devam etti: “Boğaziçi Üniversitesi 12 Temmuz 2016 tarihinde öğretim üyelerinin yüzde 90’ının katıldığı bir seçimde, yüzde 86 gibi rekor bir oy oranıyla rektörünü seçmiştir. Seçimlerin öneminin her gün hatırlatıldığı ülkemizde, böylesine net bir seçim sonucunun görmezden gelinerek, seçilmiş rektörün hâlâ atanmamış olması kabul edilemez” dedi. Buğra konuşmasına şu sözlerle devam etti: “OHAL’in hukuki çerçevesinin dışında kalan yeni rektör belirleme yöntemi ise, ülkenin bilimsel, demokratik ve ekonomik gelişmesine zarar verecek niteliktedir. Özerk üniversitelerin gelişmiş toplumların güvencesi olduğunu hatırlatarak, rektör seçimini düzenleyen KHK’nın iptalini kamu yararı adına talep ediyoruz”.