srnk-09-09-2015-cizre-nur-mahallesi-direnis-olaylar21 Yakınlarından 12 gündür bilgi alamayan Cizreli aileler, “Artık barış istemiyoruz, barış dedikçe tankla topla üzerimize geldiler. Çocuklarımızı yaktılar. Şimdi savaş zamanı” diye konuştu. Şırnak’ın Cizre ilçesinde devam eden sokağa çıkma yasağında gündeme gelen, içinde en az 19 yaralının ve kan kaybından yaşamını yitiren cenazelerin olduğu bodrum katı ile bir hafta önce ortaya çıkan ve içinde 52 yaralı ile 9’u yanmış, 1’i de keskin nişancılar tarafından vurulmuş 10 da cesedin bulunduğu ikinci bina hakkındaki bilinmezlikler sürüyor. İlçeden hala da sağlıklı haber alınamıyor. TRT’de önceki gece yarısı ortaya atılan 60 kişinin öldüğüne dair haber ve bu haber sonrasında dile getirilen çelişkili rakamlar, yaralı yakınları ile HDP’de kuşku yaratmaya devam ediyor. "O haber hükümetten habersiz servis edilemez" Cizre’de önceki gün söz konusu binaların bulunduğu bölgeye giden sağlık ekiplerinden 30 ceset torbası istendiğini belirten HDP Şırnak Milletvekili Faysal Sarıyıldız, TRT Haber’in “Cizre’de ‘60 terörist öldürüldü’ şeklinde geçtiği haberin hükümetten habersiz servis edildiğine asla ama asla inanmıyoruz. Bilinçli olarak 60 sayısı dile getirilerek, Kürt halkı ve duyarlı kamuoyunda önce şok hali yarattılar. Daha sonra bu sayıyı 10’a çekip ölümü sıradanlaştırmak istediler. Başbakan’a bağlı TRT Haber hangi kaynağa dayanarak ‘60 terörist öldürüldü’ haberini servis etti? Şırnak Valiliği niye o an haberi yalanlamadı? Bu durum kuşku yaratıyor. Katledilen onlarca kişiyi çatışma mizanseni ile parça parça açıklayacaklar” dedi. "Vahşet AKP-Özel Harp dairesinin ittifakı ile gerçekleşti" Cumhuriyet'ten Mahmut Oral'ın haberine göre, çatışma kurgusu ile binada bulunan onlarca cenazeyi farklı mekanlara dağıtacakları endişesi taşıdıklarını da dile getiren Sarıyıldız, “Halkımız bu gerçeği iyi bilmeli. Öyle olmasaydı askerin üs kurduğu binanın kapısına kadar giden cenaze araçları niye boş geri gönderildi? Neyin hazırlığı yapılıyor? Elimizde yaşamını yitirenlerin sayısına dair net bir bilgi yok. Ancak bildiğimiz ve hiç kuşku duymadığımız iki gerçek var. Cizre’de yüzde yüz bir katliam yaşandığı gerçeği ve Şırnak Valiliği’nin verdiği 10 sayısından daha fazla kişinin katledildiği gerçeği” diye konuştu. Cizre’deki vahşetin yerel güçlerin icraatı olarak görmenin büyük bir siyasi yanılgı olacağını belirten Sarıyıldız “Vahşet, AKP-Özel Harp Dairesinin ittifakı ile gerçekleşti” dedi. "Bu gençlerin kanını yerde bırakmayacağız" Nusaybin’de Cizre’deki yasağın kalkması için Mitani Kültür Merkezi’nde nöbet eylemi gerçekleştiren yaralıların yakınlarının bekleyişi de sürüyor. Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Parti Meclisi (PM) üyesi de olan Mehmet Yavuzel’in annesi Hanım Yavuzel, gazetemize yaptığı açıklamada, cenazeler üzerinden ortaya atılan kirli bilgileri “Kirli savaş bu” diye yorumladı. Devletin kanalının durduk yerde böyle bir haberi veremeyeceğini ifade eden Hanım Yavuzel “Hepsi kirli savaşın aleti ve günahkârlarıdır. Biz hep barış için haykırdık ama bu saatten sonra ben barış istemiyorum. Savaş istiyorum artık. O bodrumdaki insanlar ne yaptılar da tankla, topla, kimyasalla saldırıyorsun. Onların resimlerini koydular sonra da internete, bize işkence olsun diye. İnsanım diyene işkence yapıyorlar. Lanetliyorum onları. Hakkımızı alacağız, bu gençlerin kanını yerde bırakmayacağız” dedi. "Tayyip gelip bizim gözümün içine baksın" Barış dilinden uzaklaşmak tehlikeli değil mi diye sorunca da Hanım Yavuzel “Hayır tehlikeli değil çünkü hep barış talebimizi reddettiler, Bundan sonra biz de artık istemiyoruz bu kadar kanın içinde. Tayyip diyor ki ‘Gelip şehitler yakınlarının gözüne bakarak barış istesinler’ diyor. O da gelip bizim gözümüzün içine baksın. Ya da o kendisi gidip o şehitlerin yakınlarının gözüne baksın. Görsün orada kim barış istiyor, kim savaşı istiyor. Bu insanların ölümünden kim sorumlu, o gözlerde görsün. Bunca insanı başkanlık için, saltanat için, dek dil, tek devlet, tek ırk için öldüren kendisidir. Zalim ve diktatör olmak için öldürüyor gençlerimizi. “Artık barış istemiyoruz, barış dedikçe tankla, topla üzerimize geldiler, çocuklarımızı yaktılar, şimdi savaş zamanı” diye konuştu. ‘Bizim ciğerimizi yaktı onun da ciğeri yansın" Mehmet Yavuzer’in abisi Halil Yavuzel ise basına tepki gösterdi. Yavuzer “İnsan bu kadar mı teslim olur, bir gün yaşa ama şerefli yaşa. O aldıkları paralar haram olsun onlara. Allah için 21 gündür buradayız, bir dönüp bakmazlar mı ne yapıyor bu insanlar diye. Orada parti yöneticileri var. Eğer bir partiye üye olmak yasak ise o zaman AKP’ye üye olmak da yasaklansın” dedi. Ali Fırat Kalkan’ın annesi Fatma Kalkan ise çocuğunun Cizre’ye barış için gelen üniversitelilerden olduğunu belirtti. Oğlunun Muğla’dan geldiğini kaydeden Fatma Kalkan “İnşallah hiçbirine bir şey olmamıştır. Onları katlederlerse bunun hesabını dünyada da ahrette de Erdoğan’dan soracağız. Bizim ciğerimizi yaktı onun da ciğeri yansın” diye konuştu. "Eğer inkar ederseniz imansız ve vicdansız olursunuz" Cizre’de kontrgerilla gücü olduğunu belirten Yavuzer “Yaşları ilerlemiş, psikolojileri bozulmuş insanlar. Başbakanı dinlemiyorlar. İnsanlara dehşet saçıp onları korkutmak ve öldürmek, bütün dertleri bu. Kendi yaptıkları yasaları çiğniyorlar. Türk kardeşlerimize sesleniyorum. Basın çarpıtıyor, doğruları yazmıyorlar. Biz bütün insanları seviyoruz. Ben kendimi burada dağda ölen askerin de gerillanın da babasının yerine koyuyorum. Allah bizi yarattı, sizi Türk yarattı bizi de Kürt. Bir insanı yarattı ise onu öyle kabul etmek lazım. Eğer inkar ederseniz imansız ve vicdansız olursunuz. Tayyip Erdoğan’ın yaptığı da bu. Bu ülkede bir hükümet değil bir diktatörlük var” dedi. (dokuz8HABER/Cumhuriyet) .