Diyarbakır'da bulunan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ağı, Tunceli'de 16 gündür kendisinden haber alınamayan üniversite öğrencisi Gülistan Doku'ya ilişkin yaptığı inceleme ve gözlem sonuçlarını paylaştı. Raporda etkin bir arama ve soruşturmanın yapılmadığına dikkat çekildi. Arama çalışmalarının daha detaylı yapılması gerektiği vurgulandı.

Diyarbakır'da bulunan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ağı, 16 gündür kayıp olan Munzur Üniversitesi öğrencisi Gülistan Doku ile ilgili hazırladığı raporu açıkladı. İHD, Diyarbakır Barosu ve Rosa Kadın Derneği üyelerinden oluşan heyet Tunceli’ye giderek, aile, savcılık, valilik, rektörlük ve tanıklarla yaptığı görüşmelerin ardından rapor hazırladı. Diyarbakır Barosu Tahir Elçi Konferans salonunda yapılan açıklama metnini Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ağı'ndan Ezgi Sıla Demir okudu. Demir, yürütülen soruşturmanın sadece intihar ihtimali üzerinden gittiğini belirterek, ‘öldürülme’, ‘zorla kaybedilme’, ‘hürriyetinden yoksun bırakılmış olma’ ihtimallerinin de ön planda tutularak buna göre tahkikata devam edilmesi gerektiğini söyledi.

SORUŞTURMA DOSYASI ŞÜPHELİ KİŞİNİN BABASININ GÖREVLİ OLDUĞU KARAKOLDA YAPILIYOR

Soruşturma dosyasının birincil şüphelilerinden Doku'nun son görüştüğü Zainal Abrakov'un babasının görev yaptığı asayiş şube tarafından yapılmasının şaibeleri artırdığına dikkat çeken Demir, "Bu nedenle soruşturmanın Asayiş Şube’ den alınarak tarafsız ve bağımsız bir birim veya kurum tarafından yürütülmesinin sağlanması gerekmektedir. Soruşturma dosyasında toplanması elzem olan bazı delillerin toplanmamış olması(örneğin Zainal Abakarov’un anne ve babasının çelişkili beyanlarının aydınlatılmaması, ev-araç içlerinde parmak izi, kan, saç kılı, tırnak gibi biyolojik deliller ile şüphe arz edecek eşya ve tüm materyallerin araştırma-incelemesinin yapılmaması) soruşturmanın sıhhatli biçimde ilerlemesini engellemektedir. Zainal Abarokov’un telefonu ve teknik cihazlarında arama ve el koyma işlemi yapılmamış olması, aralarında geçen konuşmalara dair sadece kişinin kendi rızası ile vermiş olduğu WhatsApp yazışmalarının dosyada bulunması bu soruşturmanın esas olarak intihar ekseninde yoğunlaşmasının başat faktörüdür. Oysa intihara yönlendirme suçu açısından bir değerlendirmenin yapılabilmesi için telefon ve teknik cihazlardan elde edilebilecek deliller hayati bir öneme sahiptir” dedi.

DAHA ÇOK İNTİHAR EKSENLİ SORUŞTURMA DEVAM EDİYOR

Dosyadaki emniyet kayıtlarının da şüpheli olduğunu belirten Demir, "Dosya içeriğinde böyle bir emniyet kaydının olup olmadığına yönelik bilgi istenildiğine dair bir müzekkere bulunmamaktadır. Oysa böyle bir ihbar söz konusu ise vakit kaybetmeden 155 kayıtlarının istenilmesi ve belki de soruşturmanın başka bir minvalde sürdürülmesi gerekmektedir. Aramaların çoğunluğunun suda yapılıyor olması, olayın daha çok intihar ekseninde soruşturulduğunu göstermektedir. Kara aramalarının su aramalarına kıyasen sınırlı oluşu, her iki arama açısından da ekip ve teçhizatın eksikliği hatta bu sebeple suda aramanın sadece günde 4 saat yapılması yeterince etkili bir arama çalışmasının yapılamadığını göstermektedir." diye konuştu. Diyarbakır Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Ağı, daha sonraki aşamalarda davaya müdahil olacaklarını açıkladı.