Depremde yerle bir olan Emrah Apartmanından 58 saat sonra sağ kurtulan İdil Şirin'in kurtarma ekibiyle göz göze geldiğinde ilk sözleri “itfaiye amca kardeşimden ses alamıyorum öldü” demek oldu.

İzmir'de meydana gelen 6,9 şiddetindeki depremden 58 saat sonra sağ çıkarılan 14 yaşındaki İdil Şirin'in enkaz altında kardeşi ile yan yana olduğu uzun bir süre kardeşinden ses aldığı ve daha sonra yanında öldüğü ortaya çıktı. İzmir'de meydana gelen 6.9 büyüklüğündeki depremde en çok hasar gören Emrah Apartmanı'ndan 58 saat sonra kurtarılan İdil'in enkaz altında yaşadıkları yürekleri sızlattı. Depremde yerle bir olan Emrah Apartmanından 58 saat sonra sağ kurtulan İdil Şirin'in kurtarma ekibiyle göz göze geldiğinde ilk sözleri “itfaiye amca kardeşimden ses alamıyorum öldü” demek oldu. İlk isteği su olan İdil 3 saatlik çalışma sonrası Ölen kardeşi İpek ile birlikte çıkarıldı.

İPEK 2 GÜN YAŞAM MÜCADELESİ VERDİ

Emrah Apartmanından ses duyan ekipler hummalı çalışmayla yaklaşık 3 saat sonunda İdil’e ulaştı. İdile ulaşan İtfaiye ekiplerinin anlattıkları ise yürekleri dağladı. İdil kardeşi İpek’ten uzun süre ses aldığını ama sonradan bir daha ses alamadığını söyledi. İpek'in hayatını kaybettiği öğrenildi. İdil’in sırt üstü durduğunu tek kişilik bir çekyata ayağının sıkıştığını gören kurtarma ekipleri kardeşini ise tam yanında oturur vaziyette buldu. İlk olarak Manisa Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesinde çalışan Hasan Alaca ile göz göze gelen İdil kardeşinden ses alamadığını Alacay’a söyledi. Adından ise İtfaiye erinden su istedi.

İDİL’İ UYUTMAMAK İÇİN 3 SAAT BAŞ AŞAĞI DURDU

Çalışmalara katılan ve İdil’e yaklaşık 3 saat boyunca yanında durarak konuşan Balıkesir İtfaiye ve Arama kurtarma ekibi gurup amiri Bahadır Kuş ise İdil’i uyutmamak için uzun çaba sarf etti. Kuş, İdil ile 3 saat boyunca tünelde kaldı. İdil’i enkazdan çıkaran Kuş daha sonra baygınlık geçirdi. Uzun süre baş aşağı durarak konuşan Kuş, ekiplerin yardımı ile enkaz alanından çıkarıldı. İdil’le göz göze gelen Manisa Büyükşehir Belediyesi İtfaiyesinde çalışan Hasan Alaca’nın anlattıkları ise yürekleri dağladı. Alaca “Enkazda çalışma yaparken canlı bir ses duyduk. İdil’le göz göze geldik. Enkazı biraz ayıkladıktan sonra çocuğun gayet sağlığı yerindeydi. Adını sordum, yaşını sordum hepsini söyledi. Bizden bir isteğiniz var mı diye sorduğumda ben susadım su istiyorum dedi. Sağlık durumu nedeniyle su vermedik. Müdahale ederek uzun bir çalışmanın ardından İdil’i bulunduğu yerden çıkardık” dedi. Alaca İdil’i sağ görünce şok olduğunu söyleyerek “İdil’i ilk gördüğümde şok oldum. 58 saat sonra bir canlının çıkması gerçekten heyecanlı bir andı. Yaklaşık 3 saat kurtarma çalışması sürdü. Sadece ayağını çekyat sıkıştırmış, Ayağı sıkışıktı, ezik yada zedelenme yoktu ilk baktığımızda” şeklinde konuştu.

“KARDEŞİM ÖLDÜ İTFAİYE AMCA”

İdil’in hemen yanı başında kardeşi İpek’ın olduğunu anlatan Alaca, “İdil, kardeşim var, öldü dedi. Kardeşi ile yan yanalardı. Kardeşi öldüğünde onu izlemiş. İdil sırt üstü yatıyordu, sol tarafında kardeşi İpek oturur vaziyetteydi. İdil, 'kardeşim yaşıyordu ama son zamanlarda ses gelmiyordu' dedi bize. İdil'in 'İtfaiye amca kardeşim öldü' demesi yüreklerimizi sızlattı. Büyük bir ihtimal bugün ölmüş kardeşi” dedi. Balıkesir İtfaiye ve Arama kurtarma ekibi grup amiri Bahadır Kuş ise “İdil’in yerini tespit etmek için o bölgeye yoğunlaştık. Manisa itfaiyesi ile birlikte ses gelen yere yoğunlaştık. Sonra ben içeri girerek sohbet şeklinde İdil'le konuşmaya çalıştım. İdil’i sağlıklı ve diri tutmak için. Bunlar ekip işi beraber ortaklaşa hareket ederek sağ salim sağlık ekiplerine teslim ettik. Mutluyuz, uzun saatler sonrası bir insanı canlı olarak çıkarmak, tam da umutların tükendiği anda İdil’i sağ salim çıkarmak hepimizi sevindirdi. Çalışan tüm ekiplere deşarj gibi oldu. İnşallah enkaz altındaki diğer vatandaşlarımızda sağ salim enkaz altından çıkar. İzmir’imize geçmiş olsun. Türkiye’mize geçmiş olsun. Allah böyle acılar bir daha yaşatmasın. 2 saat uzun bir süre bende onunla aynı tünelde olduğumu onunla beraber çıkacağımı söyleyerek İdil’i diri tutmaya çalıştım. Enerjimiz tam bitmek üzereyken hepimize arama kurtarma ekiplerine güç verdi, gayretimiz arttı. İdil’in bilinci açıktı ama artık yorgun düşmüştü. Onu uyutmamak için elimizden gelen gayreti gösterdik. Çocuk odası ve çalışma odası olarak kullandığı yerde tekli koltuk şeklinde çekyat vardı. Üzerine kapanmış çekyat ve üzerinde kat ve kat beton yığını vardı. Ona Rabbim orda bir yaşam üçgeni oluşturmuş ve 3 günün sonunda İdil’i kurtardık” dedi. Sedye yardımıyla ambulansa bindirilen İdil'in, sağlık ekipleri tarafından Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine götürüldüğü ve tedavi altına alındığı sağlık durumunun ise iyi olduğu öğrenildi.