Kayıp yakınları ve İHD Diyarbakır Şubesi, "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" eyleminin 585'inci haftasında paylaştığı videoyla kayıp Orhan Yakar'ın akıbetini sordu.

İnsan Hakları Derneği (İHD) Diyarbakır Şubesi ve kayıp yakınları her hafta düzenlediği "Kayıplar bulunsun failler yargılansın" eylemi 585'inci haftasına girdi. Koronavirüs salgını nedeniyle kitlesel olarak gerçekleştirilemeyen eylem, İHD Diyarbakır Şubesi Yöneticisi avukat Derya Yıldırım’ın derneğin Twitter hesabından yayınladığı videoyla gerçekleşti.

"15'İNDE KAYBETTİRİLEN YAKAR"

Avukat Yıldırım, 1996 yılında henüz 15 yaşındayken kaybettirilen Orhan Yakar'ın hikayesini şu şekilde paylaştı: "1981 yılı Ağrı Doğubayazıt doğumlu Orhan Yakar, ekonomik sıkıntılar nedeniyle daha 15 yaşındayken 1996 yılında İstanbul’a gider. İş bulup çalışır. Ailesini sık sık telefonla arar. Son telefonun üzerinden iki ay geçer. Aile, Orhan’dan haber alamaz. Babası Mehmet Yakar İstanbul’a gider. İHD İstanbul Şubesi’ne başvurur. Savcılık ve Emniyet Müdürlüğüne yazılı başvuruda bulunur. Ayrıca gazeteye ilan verilir. Baba, yaptığı başvuruların sonuçları beklemek üzere köyüne döner. Birkaç gün sonra Doğubayazıt İlçe Jandarma Komutanlığına çağrılır. Askerler ‘Bingöl Jandarma Alay Komutanlığı haber verdi, oğlun orada git al’ der. Baba Bingöl’e gider. Alay Komutanlığı yetkilileri; ‘Oğlun dağa çıkmıştı, 16 Kasım günü teslim oldu. 17 Kasım günü operasyonda arazide bize yer gösterirken, daha önceden PKK militanları tarafından araziye döşenen mayına bastı parçalandı, öldü’ der. Babaya yakalanma tutanağı gösterilir. Ancak tutanakta Orhan’ın imzası yoktur. Baba parçalanmış olsa da çocuğunun cenazesini ister. Yetkililer; ‘Ceset paramparça oldu, o bölgede güvenlik sorunu var. Ceset orada kaldı’ diyerek geçiştirmeye çalışır. Aile olayı Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne taşır. AHİM 26 Kasım 2002 tarihli kararla Türkiye’yi mahkum eder. Ancak tüm arama ve çabalara rağmen Orhan Yakar’ın cesedine ulaşılamaz ve kendisinden bir daha haber alınamaz."