Adana’da esnaflarla bir araya gelen CHP Lideri Kılıçdaroğlu, "Türkiye bildiğiniz gibi değil, çok daha kötü. Her şeyi sattık. Ödediğimiz vergiler nereye gidiyor?" diye sorarak seslerini yükseltmelerini istedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Adana Büyükşehir Belediyesi Tiyatro Salonu'nda kent esnafıyla bir araya geldi. Türkiye'de esnafın gerçekten devletin orta direği ise, korunmak isteniyorsa, onun sorunlarını dinlemek, beklentilerine cevap vermek zorunda olduklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, Esnaf Bakanlığı kurulması önerisinde bulundu.

"HER ŞEYİ SATTIK"

Kılıçdaroğlu, esnafların CHP'ye mesafeli olduğu eleştirisinde de bulundu. "Benim sizden isteğim, var olan sorunlarınızı çözmek istiyorsanız, kazanmak istiyorsanız, oyunuzun rengini değiştireceksiniz” diyen Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: “Siyaset köşeyi dönme yeri midir? Vatandaşa hizmet etme yeridir. Türkiye bildiğiniz gibi değil, çok daha kötü. Her şeyi sattık. Ödediğimiz vergiler nereye gidiyor? Borsa İstanbul'un yüzde 10'unu Katarlılara sattık. Kaça sattık? bilen yok. 600 milletvekili de bilmiyor, ben de bilmiyorum. Katarlılara satıyorsunuz, ihale yaptınız mı? Belki başka bir ülke şu kadar veriyorum diyecekti. Niye ihale yapmadınız? Esnaf sesini yükseltmek zorunda.”

"VERGİLER NEREYE GİDİYOR?"

Esnafın artık “40 yıldır vergi ödüyorum, 40 gün bana niye bakamadın?” diye sorması gerektiğini belirten Kılıçdaroğlu, “Vergiler nereye gidiyor? Siz Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ekonomik olarak Londra'daki bir avuç tefeciye teslim edildiğini biliyor musunuz? 178 milyar dolar faiz ödendi. Bu parayla ikinci bir Türkiye inşa edilir. Bu eski rakam. Kimin parasıyla ödendi bu? Sizden toplanan paralarla.83 milyon. Demek ki çalışacağız, Türkiye için, çocuklarımız için. Allah'ın verdiği en değerli hazine akıldır. Sorgulamak demektir. Hayatı, siyaseti sorgulamak zorundayız" ifadelerini kullandı.

"NEREYE GİTTİ BU PARALAR?"

Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: "Para var, İşsizlik Sigortası Fonu var. Dünyanın parası var, dünyanın parasına ne oldu? Nereye gitti bu paralar? Bilemezsiniz. Başkaları kullandı o parayı. Kimin garantisiydi bu? İşsiz kalan kişinin garantisiydi. Çünkü onun aylığından kesiliyordu. Kendi kumbarasından bir miktar ödediler başka ödemediler. Dükkanı kapatıyorsun, işçiyi eve gönderip sahip çıkmıyorsan orada sosyal devlet yoktur. Parayı esnafa mı, üreticiye mi, çiftçiye mi, tefeciye mi verelim? Bu bir siyasi tercihtir. Bunu iktidar seçiyor. Bütçeyi onlar belirliyorlar. Bize düşen görev yanlışsa yanlış demek. Size düşen görev, 'dükkanı kapattın bana bir şey vermedin' diye sormak. Birlikte Türkiye'yi aydınlığa çıkarmak zorundayız, bu işin partisi yok. Türkiye kan kaybediyor. Devletin bütün kurumlarını sattılar, nereye gitti bu para? Bir Katar firmasına 90 milyon dolar birden düşürdüler, iki kıyak birden geçtiler. Bir katar firmasına sağlanan 90 milyonu esnafa verseler ne olurdu? Bir kişiye sağlanan imkanı yüz binlerce kişiye sağlamıyorsunuz. Bu bir siyasi tercihtir. Sizin bu tercihi görmeniz lazım Benim sorumluluğum var doğru, ama tek tek her birinizin sorumluluğu var."