Sedat Peker, yeni bir tweet serisi ile hem Esenyurt Belediyesi’ndeki yolsuzluklardan söz etti, hem de yasa dışı biçimde dağıtılan “kalaşnikof silahlar olduğunu” açıkladı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’na seslenen Peker, silah trafiği hakkında detaylı bilgiler verdi.

https://twitter.com/sedat_peker/status/1413167233589776385?s=20

Sedat Peker, bir süre önce gündeme getirdiği Esenyurt Belediyesi’nde yolsuzluk iddialarını açıkladı ve “sivillerin silahlandırılması” ile ilgili önemli iddialarda bulundu. Esenyurt Belediyesi ile ilgili paylaşımları, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve onu Cumhurbaşkanı yapma hedefinde olanların “merkez üs olarak kullanması” nedeniyle yaptığını aktaran Sedat Peker, bu bölgeden iki yolsuzluk iddiasında daha bulundu.

“Esenyurt’taki Bahaş Holding diye bir firma var. Esenyurt belediyesi ile anlaşıp Esenyurta 40 milyon TL değerinde hastane yaptılar. Karşılığında ise bugünkü piyasa değeri 1 milyar TL olan devasa boyutlardaki Sembol Residence’ların yapıldığı arsayı hibe olarak aldılar.” diyen Peker, en az 500 milyon liralık bir değerin çalındığını iddia etti. Bahaş Holding’in yanı sıra iki ayrı Özyurtlar inşaat grubundan söz eden Sedat Peker, Süleyman Soylu’nun ekibinden olduğunu söylediği eski Esenyurt Belediye Başkanı Ali Murat Alatepe hakkında da iddialarda bulundu.

“SİVİL DİRENİŞ” İÇİN KALAŞNİKOFLAR

Sedat Peker, “sivil direniş oluşturma görevinin Özel Harp Dairesi’ne ait olduğunu”, bu kurumun eski adının “Seferberlik Tetkik Kurulu” olduğunu hatırlatarak, şu iddialarda bulundu: “Bu tip yapıların var olması gerektiğine inanan, Teşkilat-ı Mahsusa ruhunu savunan bir kişiyim. Şu ana kadar anlattıklarımın içinde en önemli bölüme geldik. 12-15 Temmuzun hemen akabinde ülke genelinde demokrasi nöbetleri tutulurken ağustosun ilk haftasında Ekrem Gökçeker’den alınan, Özyurtlar’ın bünyesinde olan Renault beyaz Fluence marka arabayla, Esenyurt Cumhuriyet Meydanı’nın arkasında karanlık bir sokakta, (DAP hotelin arka tarafında) arabaya koyulan bir kasa kalaşnikof silah İstanbul Balat’a gitti.” Bu silahların AKP İstanbul Gençlik Kolları Başkanı olan Taha Ayhan’ın yardımcısı olan Osman Tomakin’e teslim edildiğini ve Tomakin’in siyah Passat marka arabasıyla silahları almaya geldiğini yazan Sedat Peker, silahların olduğu kasanın Esenyurt’tan gece 23:30 gibi yola çıktığını söyledi.

DEVLETTE KAYDI OLMAYAN SİLAHLAR

Sedat Peker’in, Twitter’de paylaştığı bilgiler arasında “silahları getiren araçta Esenyurt AKP Gençlik Kolları Başkanı Abdülsebur Soğanlı ve 15 Temmuz gazisi İçişleri Bakanlığı personeli Ahmet Onay’ın da olduğu” da yer aldı. Sedat Peker, bu kişiye gazi olması dolayısıyla arabayı kendisinin alıp hediye ettiğini de söyledi. Peker, bu kişi hakkında “Kendisi sayın Cumhurbaşkanımızın da sevdiği bir isimdir” cümlesini kullandı. Silahların Balat’ta Demir Kilise olarak bilinen Sveti Stefan Kilisesi’nin hizasındaki boş bir ara sokakta, gece 01:00 civarında siyah Passat’a yüklendiğini, dönemin gençlik kolları başkanı Taha Ayhan’ın da şu anda İslam İşbirliği Teşkilatları Gençlik Kolları başkanlığını yaptığını yazan Sedat Peker, söz konusu silahların Özel Harp envanterine ya da devletin herhangi resmi bir birimine de kayıtlı olmadığını söyledi.

İÇ SAVAŞ ÇIKARMA AMACI

Sedat Peker, tweet’lerini şöyle sürdürdü: “Sen o tarihlerde Sosyal Çalışma ve Güvenlik Bakanlığı’ndaydın.15 Temmuz’da kahramanlık rolleri oynarken TRT binası baskınına gittiğinde… elinde kalaşnikof marka silahlar olan birçok sivil şahıs vardı. Bu silahlar da devlet envanterine kayıtlı değil. Biraz önce anlattığım, dağılımı senin tarafından koordine edilen hiçbir silah da devlet envanterine kayıtlı değil. Senin cumhurbaşkanı olmanı planlayan arkandaki şaibeli organizasyonla 15 Temmuz sonrasında da bu silahları dağıtmaya neden devam ettiniz? Öyle ya, bu silahları gerektiğinde dağıtma görevi Özel Harp Dairesi’ne ait.”

Sedat Peker, “Sana bir fırsat veriyorum” diyerek, yalan söylediği ispatlanırsa bugüne kadar anlattığı tüm iddialardan vazgeçeceğini söyledi. “İsimlerini verdiğim bu kişilerin hts kayıtlarını ve o güne ait Mobese kayıtlarını kamuoyuna açıklayın” diyen Sedat Peker, Ahmet Onay’a “Sen şerefli bir adamsın, bildiğin doğruları çık anlat” diye seslendi. Sedat Peker, “insanların milli ve dini duygularını tahrik edip iç savaş çıkarma amacının en büyük parçasının 15 Temmuz sonrasında da el altından bir çok yapıya dağıttırılan bu silahlar olduğunu” yazdı.