TTB İkinci Başkanı Dr. Ökten, “Şehir hastanelerinin sözleşmeleri, tazminatsız fes edilerek kamunun zarar etmesinin önüne geçilmelidir” dedi.

Sayıştay raportörlerinin şehir hastanelerinde tespit ettiği tıbbi cihaz alımı, usulsüzlük, mevzuata aykırı aksaklık ve eksikliklere dikkati çeken Türk Tabipleri Birliği (TTB) ikinci Başkanı Dr. Ali İhsan Ökten, “Şirketlere kamu kaynaklarının peşkeş çekilmesine yol açan şehir hastanelerinin sözleşmeleri, tazminatsız fes edilerek kamunun zarar etmesinin önüne geçilmelidir” dedi. TTB Merkez Konseyi Sayıştay'ın 2020 Sağlık Bakanlığı Denetim Raporuna göre Şehir Hastanelerini değerlendirdi. TTB Merkez Konseyinin görüş ve değerlendirmelerini Türk Tabipler Birliği (TTB) 2. Başkanı Dr. Ali İhsan Ökten kamuoyu ile paylaştı. Ökten, sıklıkla dile getirdikleri konuların, Sayıştay raporlarıyla doğruladığını belirterek “Pandemide olduğu gibi bazı rakamlarla oynama alışkanlık haline getirilmiş. Şehir hastanelerindeki yetersiz ön hazırlık, usulsüzlük, mevzuata uygun olmama hali, sözleşmelere uymama gibi bir çok tespiti yıllardır söyleyen TTB'nin haklılığını, devletin bir başka kurumu Sayıştay onayladı” dedi.

“ÇALIŞANLAR KAMUYA ALINMALI”

TTB olarak şehir hastanelerinin Sağlık Bakanlığı’na devredilmesini istediklerini belirten Ökten, “Eksik imalata ve inşaata rağmen şirketler hakkında işlem yapmayanlar, kabul komisyonlarında yer alanlar, kira ve hizmet ödemelerindeki usulsüzlükler nedeniyle kamu zararına neden olanlar, ön fizibilite raporlarını hazırlayanlar dahil, oluşan kamu zararına neden olanlar için zararın tahsiline yönelik idari ve adli soruşturma başlatılmasını istiyoruz. Şirketler tarafından yürütülen hizmetlere dahil sözleşmeler fes edilerek tıbbi cihazlar kamuya devredilmeli, çalışanlar kamuya alınmalı. Şirketlere kamu kaynaklarının peşkeş çekilmesine yol açan şehir hastanelerinin sözleşmeleri, tazminatsız fes edilerek kamunun zarar etmesinin önüne geçilmeli” şeklinde konuştu. Raporlara göre Ankara Bilkent Şehir Hastanesi başta olmak üzere, devlet kaynaklarının şehir hastanelerine seferber edildiğini kamuoyu ile paylaşan Dr. Ökten'in Sayıştay raporlarına dayanarak kamu kaynaklarının çarçur edildiğine örnek olarak şu açıklamayı yaptı:

“TEKERLEKLİ SANDALYE VE SEDYELER GETİRİLMEDİ”

"Ankara Bilkent Hastanesi’nde maddi değeri yüksek olan da Vinci ropot ve eximer cihazları teslim edilmedi, eksiklik ve gecikme için hiçbir şey yapılmadı. Hasta taşıma hizmetleri için şirketlerin sağlaması gereken tekerlekli sandalye ve sedyeler getirilmedi. Ankara Bilkent'te görevli şirketin deposunda 294 adet idareye sağlık hizmetinde kullanılması için verilmeyen tıbbi ekipman bulunuyor. Ankara Bilkent ve Mersin şehir hastaneleri Sağlık Bakanlığı’na teslim etmesi gereken cihazları deposunda tutuldu. Bursa ve Ankara Bilkent şehir hastanelerinde 14 kalem tıbbi ekipman teknik şartnameye aykırı olmasına rağmen kabul edildi. Hastanelerde sözleşmelerde belirlenen cins ve sayıda tıbbi cihaz ve ekipman bulunmuyor.

"SU, ELEKTRİK, DOĞALGAZ DÖNER SERMAYEDEN”

Adana, Elazığ, Eskişehir, Isparta, Kayseri, Manisa, Ankara Bilkent, Bursa Şehir hastaneleri faaliyete geçtiği tarihte teslim edilmeyen tesisleri ile ilgili yaptırım uygulanmadı. Geç teslim nedeniyle oluşan zarar tazmin edilmedi. Şehir hastanelerinde elektrik, doğalgaz, su gibi harcamalar genel bütçeden ödenmesi gerekirken, döner sermayeden ödendi. Şirketler kendilerinin inşa etmesi gerekenler alanları yapmayıp, idarenin alanında ticari faaliyet yaptı, havalandırma klima giderlerini idare ödedi.

“YAPILMAYAN BAKIMIN HİZMET BEDELİ ÖDENDİ”

Bursa, Adana, Manisa ve Elazığ şehir hastanelerinde bahçe bakım, peyzaj ağaçlandırma işleri yapılmadığı halde hizmet bedeli tam ödendi. Hastane inşaatlarında kat yükseklikleri değiştirildi, deprem izolatörleri ve yangın merdivenleri eksik, malzemeler niteliksiz olmasına rağmen kabul edildi."