Türkiye, İran ve Makedonya vatandaşı Reza Zarrab, Halkbank eski Genel Müdür Yrd. Mehmet Hakan Atilla’nın yargılandığı davada tanık sıfatıyla ifade veriyor.
Çeviri:  Gürkan Özturan 8 ARALIK CUMA New York’ta görülen Halkbank eski Genel Müdür Yrd. Mehmet Hakan Atilla’nın yargılandığı ve Reza Zarrab'ın tanık olarak ifade verdiği altın ticareti davasının 7. duruşmasından gelişmeler: 22:33:  Cohen: "Büyük bir altın tüccarı olduğuna dair şüphelerimiz vardı" dedi Reza Zarrab'la ilgili. O zamanlar, "tam olarak" neler bildiğini söyleyemeyeceğini ekledi. 22:21:  Cohen, Aralık 2013'te tutuklamaların olduğu gün Türkiye'de olduğunu söyledi. Reza Zarrab'la o günlerden bu yana sürüyor tanışıklığı. 22:12: Rocco, Cohen'e Mayıs 2013 tarihli Meclis Dış İlişkiler Komisyonu ifadesini gösterdi, delil dosyasına kanıt olarak girdi. O ifadede Başkan Ed Royce, Cohen'e İran'la olan altın ticaretini sormuş. 22:05: Rocco: Atilla'yla görüşmenizde, bankanın tedbir seviyesini artırmak için neler yapabileceğine dair özel bir tavsiyeniz olmuş muydu? Cohen söylemiş olduğu özel bir şeyi hatırlamadığını belirtti, fakat bu konunun dile geldiğini belirtti. 21:54:  Cohen "tam olarak" ne söylediğini hatırlamadığını kaydediyor, fakat Türkiye'den İran'a artan altın ihracatı gördüğünü belirtiyor. ABD yaptırımlarına bağlı kalmak adına paylaşmaya henüz hazır olmadığı başka çekinceleri olduğunu söylüyor. 21:45: Rocco, başka bir kanıtı sunuyor ve Cohen'e gösterdi. Avukat Rocco'nun gösterdiği kanıt Cohen için tanıdık gelmedi, bu nedenle henüz kayıtlara alınmadı. Rocco: [Halkbank'a] olan bitene dair şüpheleriniz olduğundan hiç bahsettiniz mi? Cohen, "şüpheli" olduğuna dair bir kelime kullandığını bilmediğini söyledi. 21:36: Rocco: Türkiye, ABD'nin İran yaptırımlarına hiç onay vermiş miydi? Cohen: Bu çok karmaşık bir soru, Sayın Rocco. Cohen, Türk yetkililer arasında görüş farklılıkları olduğunu söyledi. 20:45 - 21:00 [Duruşmaya öğle yemeği arası verildi] 20:32: Avukat Rocco, birincil tür ve ikincil tür yaptırımlar arasındaki farkları vurguladı. 20:30:  Rocco, bunun birincil mi yoksa ikincil tür bir yaptırım olduğunu sordu. Cohen bunun birincil tür yaptırım olduğunu söyledi. 20:28: Rocco, yaptırım uygulanabilecek herhangi bir faaliyet ya da kovuşturma olup olmadığını sordu. Cohen, evet yanıtınız verdi. Rocco buna bir örnek sordu. Cohen, BNP Paribas [bankası] davasından bahsetti. 20:21: David Cohen, Aralık 2013'te Halkbank'la görüşmeye gittiğinde "felaket" Istanbul trafiğinde 4 saat kaldığına dair komik bir anısını anlatıyor. Reza Zarrab böyle bir sorun yaşamamıştı diyor Cohen ve ayrıca, toplantının verimli geçmediğini çünkü Türk yetkililerin Süleyman Aslan'ı tutukladığını ekliyor. 20:19:  Avukat Rocco, bu toplantıların nihai amacının ne olduğunu soruyor. Rocco: Bu toplantıların amacı soruşturma yürütmek miydi? Toplantıların hem bankalar için eğitim hem de bilgi toplama amacıyla yapıldığını söyledi. 20:07: Sorgu, Dış Kaynaklar Kontrolü Bürosu'nun gizli işleyişine dönüyor; SWIFT sisteminin kullanılması. 20:05: Cohen, ABD'nin bazen iki yabancı ülke arasındaki işlemlerle, örneğin bu işlemler bir terör örgütünü kapsadığı zamanlarda, ilgi duyabileceğini söylüyor. 20:02: Obama döneminde Hazine Bakanlığı ile çalışan bir avukat olarak David Cohen, Hakan Atilla ve Halkbank'ın 6 yüz yüze görüşmede İran işlerinden bahsetmediğini söylüyor. Bugün Reza Zarrab gidip Cohen tanık olarak çağırıldıktan sonra daha az dramatik seyrediyor dava. 19:54: Avukat Rocco: Elbette Hazine Bakanlığı'nın Amerikan bankaları üzerinde yetkisi bulunuyor, doğru mudur? Cohen: Evet Rocco, Cohen'in ABD yaptırımlarının sınırötesinde geçerli olmadığını söylediğini aktarıyor. Savunma, Cohen'e kendi ifadelerini içeren belgeler gösteriyor. 19:45: Rocco ABD'nin İran yaptırımlarının yabancı bankaların işleyişini de düzenleyip düzenlemediğini soruyor. Cohen: Bu karmaşık bir soru Sayın Rocco. 19:42: Soru: Amerikan kurumları, yabancı kurumlardan daha fazla avukatlaştırıyor. Cohen: Genellikle, bunu söylemek doğru olabilir. 19:41: Rocco: Halkbank'ın bir hukuk işleri dairesi olup olmadığına dair bir fikriniz var mı? Cohen: Vardır sanıyorum. Fakat Cohen, Halkbank'ın hukuk işleri dairesinden kimseyle konuştuğunu hatırlamıyor. Bankanın boyutu nedeniyle vardır diye tahmin etmiş. 19:37: Cohen, ayrıca "bazen" ABD Dışişleri Bakanlığı'ndan da bir yetkilinin katıldığını söylüyor. 19:36: Rocco: Onunla görüştüğünüzde Hazine'den başka kişilerde mi vardı? Ve Atilla'nın yanında da Halkbank'tan diğer personel. Cohen: Bu doğru. 19:34: Atilla'nın avukatı Rocco: Hakan Atilla ile birebir görüştünüz mü? Cohen: Sanmıyorum. 19:22: Cohen, tereddütünü açıklamak için verilen yanıtların güven telkin ettiğini söylüyor. Hazine'nin endişelerinden haberdar olduklarını ve bunun altında yatan bilgilerin farkında olduklarını söylemişler. Fakat Cohen, tatmin olmadığını çünkü halen kontrol altında olmadığına dair bilgiler geldiğini söylemiş. 19:20: Soru: Endişelerinize tatmin edici yanıtlar aldınız mı? Cohen: (uzun bir sessizlik) Tam olarak değil diyebilirim bu soruya yanıt olarak. 19:17: Cohen, o dönemde Reza Zarrab'la ilgili öğrenebildiği kadar çok şey öğrenmek istediğini söylüyor. 19:16: Cohen daha sonra Halkbank'ın yeni genel müdürüyle görüşmüş, fakat yeni genel müdürün adını söylemeye çalışmayacak. [Ali Fuat Taşkesenoğlu] Cohen: "Toplantıda Reza Zarrab'la ilgili konuştuk." 19:12: Cohen Aralık 2013'te Türkiye'ye bir ziyaret daha gerçekleştirmiş. Bu defa, Halkbank'tan kimseyle görüşmemiş, çünkü aynı süreçte Türkiye'de gerçekleşen "büyük bir hukuki eylem" seyahati sekteye uğratmış. 18:57: Cohen, Halkbank'la Woori-Bank ve Kore Sanayi Bankası ile ilgili konuştuğunu söyledi. 18:56: Cohen: İnsani ticareti engelleyecek bir şey yapmaya çalışmıyorduk. 18:54: Cohen: Benim endişe düzeyim oldukça yüksekti ve fazlasıyla sert bir uyarıda bulunduğumu düşünüyorum. 18:52: Cohen: "Başbakan yardımcısı [Ali Babacan] Türkiye'nin alenen bizim yaptırımlarımızı ihlal edecek şekilde ihlaller yürüttüğünü açıkça ifade etti." 18:50: Cohen, Babacan'ın İran'a karşı ABD yaptırımlarını delme konusunda aleni konuştuğunu iddia ediyor. 18:49: Bazı işlemlerle ilgili düzenleyicilerin "huzursuz" olduğu bazı kanıtlarda Ali Babacan'ın adı geçti. 18:32: Yeni kanıt: Cohen'in Aslan'a Aralık 2012'de yazdığı mektup. 18:25: Klasfeld'den bir not: Kaçırmış olanlar için: Aşağıdaki zincir Zarrab'ın Perşembe günü "başbakan" ile ilgili iddialarını açığa çıkarıyor.Okurlar bu mesajlaşmalarda geçen "Damat" kelimesinin özel bir anlamı var diyor. 18:15: Cohen, Halkbank'ın kendisine ABD yaptırımlarına uygun davranma niyeti ve yeterliliği konusunda güvence verdiğini söylüyor. 18:13: Gözlem: Savcılık, daha sonra Atilla'nın yaptırım sisteminin nasıl çalıştığını bildiğini ve bunu aşmak için nasıl etrafından dolanacak bir sistem geliştirdiğini gösterecek şekilde bir temel oluşturuyor. Savunma tabii ki buna karşı duruyor - ve çapraz sorguda neler olacak göreceğiz. 18:06:Savcı, altınla ilgili konuşuldu mu diye soruyor. Cohen yeni ABD yaptırımları ve İran'ın bu sistemi delmek için neler yapabileceğini konuştuklarını söylüyor. 18:03: Savcı, Atilla ve Aslan'ın altın ticaretinden bahsedip bahsetmediklerini soruyor. Cohen "sıklıkla" bu konunun gündeme geldiğini söylüyor 18:02: Cohen, insani ticaret yapılmasının olanaklarını anlattıklarını söylüyor. 18:00: Cohen: Bazen Atilla ve Aslan, bölgesel, kültürel ve tarihi bağlarına atıfta bulunarak Türkiye ve İran arasında "sağlam" bir ticaret olduğunu belirtirlerdi. Yaptırımlara uymanın zorluklarını açıklarlardı 17:58: Savcı, Cohen'in "hafızasını tazelemek" için bir şey gösteriyor. 17:56: Cohen: "Diğer meselelere de değindiğimize eminim, ama tam olarak ne olduklarını hatırlayamıyorum." 17:56: 11 Aralık 2011 tarihinde ABD Kongresi, İran'dan petrol ithalatını azaltmayı öngören düzenlemede değişiklik yapan NDAA (Ulusal Savunma Yetki Yasası) askeri tasarruf kanununu geçirdi. Cohen, bu toplantıda Atilla ve Aslan'la bahsi geçen yasayı konuştuğunu söyledi. 17:52: 14 Mart 2012 - Hazine Bakanlığı'nda Cohen'in ofisindeki bir toplantı. Cohen, Hatırladığım kadarıyla, Sayın Atilla ve Sayın Aslan vardı. (Hazine Bakanlığı'ndan diğer katılımcıları hatırlayamıyor) 17:41: Cohen ifadesinde IEEPA (Uluslararası Acil Ekonomik Kuvvetler Yasası) ve bunun getirdiği ferdi ve adli cezalardı anlatıyor. İfade çok teknik bir hale gelebilir, diyor Klasfeld. 17:39: Cohen, Halkbank'ın iş yaptıkları tek banka olmadığını belirtiyor - yalnızca Türkiye'de değil aynı zamanda dünya çapında. Klasfeld'den Not: ABD'de bilinen bir deyiş "İlk defa rodeo yapmıyordu" 17:38: Cohen: Temel olarak yaptırımların delinmesini engellemenin yolu kimle iş yaptığını bilmektir. 17:33: Cohen dün Hazine Bakanlığı'nın Halkbank'la olan toplantılarında, ABD yaptırımlarının uygulandığından emin olmak için, daha sık Atilla'yla muhattap olduğunu ifade etmişti. Bu toplantılar, "bir noktaya kadar" şahsen gerçekleştirilmişti, hem Türkiye'de hem Washington'da. 17:27: Jüri yerini alıyor. 17:19: Mahkeme bugün, daha önce Hazine Bakanlığı'nda Terör ve Mali İstihbarat Müsteşarlığı da yapmış olan, eski CIA yardımcı direktörü David Cohen'in ifadesiyle devam edecek. 17.00: Video davanın başında kanıt olarak delil dosyasına eklenmiş fakat henüz jüriye izletilmemişti. Yakında daha fazla bilgi alabileceğiz diyor Klasfeld. 16.58: Hatırlatma: Bunlar dün hakimle yapılan özel bir görüşmenin tutanaklarından. 16.58: Hakan Atilla'nın avukatı Victor Rocco, Atilla'nın tutumunu anlayabilmeleri için jürinin olan herşeyi kesilmeden olduğu gibi izlemesi önemli diyor. Rocco: Tamamını oynatın Denton (Yardımcı Avukat): Sayın hakim, boş yere geçen zaman çok fazla Rocco: Olabilir Hakim: Buna bugün karar vermemize gerek yok. 16.54: Savcı hakime söylüyor: "Tutuklama sonrası görüntüler 8 dakika, ama sonrasında kayıt devam ediyor evrak işi ve parmak izi alma işlemleri yapılıyor. Jürinin 40 dakikasını boşa harcamışlar." 16.52: Klasfeld: Yakın zamanda bu video daha fazla haber malzemesi olacak yani. 16.48: Klasfeld: Bu kaydın önceden yayınlanmış daha uzun bir hali daha sonra jüriye gösterilecek. Davayla ilgili olabilecek şeylere dair bakacağım. Savcılığın göstermeyi düşündüğü video 8 dakika civarı olduğunu söyledi savcı. 16.46: Adam Klasfeld, "Dünkü duruşma tutanaklarına bakıyorum; Savcılar hakim-kürsüsü yanında video kaydıyla ilgili konuşmuşlardı." [Avukatlar ve savcılar, hakimle özel olarak konuşup jüriye bildirmedikleri konuşmaları hakim kürsüsü yanında yaparlar ve bunlar tutanaklara eklenir]