MA'da yer alan habere göre, Hukuk ve insan hakları örgütleri, birçok kentte 24 Ocak Tehlikedeki Avukatlar Günü'ne dair açıklama yaptı. Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Adalet İçin Hukukçular ile İnsan Hakları Derneği (İHD) İzmir şubeleri, adliye önünde açıklama yaptı. İranlı avukatlara atfen yapılan açıklamada, “Avukatlardan elinizi çekin” pankartı açıldı. Yine katledilen avukatların fotoğrafları taşınırken, sık sık “Savunma susmadı susmayacak” sloganı atıldı.
ÇHD'li avukat Aytekin Aktaş, İran’da avukatların yaşadıkları zorluklara değindi. Aktaş, İran'da avukatlara dönük baskıların Jîna Emînî'nin katledilmesi sonrası yoğunlaştığına işaret etti. Aktaş, Jîna Emînî ailesinin avukatlığını üstlenmek, dosya ile ilgili röportaj vermek ve adli tıp kurumunun düzenlediği rapora itiraz etmekle suçlanan avukat Saleh Nikbakht hakkında "Rejim aleyhine propaganda yapmaktan" verilen mahkumiyet kararını anımsattı.
Aktaş, "Protestolarla ilgili olarak yüzlerce insan hakları savunucusu tutuklanmış, ifadeye çağrılmış veya mahkemeye çıkarılmıştır. Yetkililer kamu görevlilerinin hesap verebilirliğine odaklanan ve adalet arayışında olanları taciz etmeye, tutuklamaya ve yargılamaya devam ederken, meslektaşlarımızın birçoğu gözaltında tutulmaya devam ediyor. Eylül 2022'den bu yana en az 66 avukat tutuklanmış ve gözaltına alınmıştır. Bu avukatlardan 11'i hüküm giymiş, 47'si ise fahiş tutarlarda kefaletlerle serbest bırakılmıştır” diye belirtti.
"İran hükümeti, avukatların korkutma, engelleme, taciz veya uygunsuz müdahale olmaksızın tüm mesleki işlevlerini yerine getirebilmelerini sağlamalıdır" çağrısı yapan Aktaş, şunları söyledi: "Avukatlar, avukatlık görevleri çerçevesinde gerçekleştirdikleri herhangi bir eylemden dolayı kovuşturma veya idari, ekonomik veya diğer yaptırımlarla tehdit edilmemelidir. Mesleki faaliyetleriyle bağlantılı olarak avukatlara yönelik tüm yargılamalar sona erdirilmelidir. Mesleki faaliyetleriyle bağlantılı mahkumiyetleri nedeniyle cezaevinde bulunan tüm avukatlar serbest bırakılmalıdır."
ADANA
ÇHD, İHD ve Adana Barosu, adliye binasındaki avukatlara ait salonda açıklama yaptı. ÇHD Şube Başkanı Baran Taygun Metin, İran'da avukatların yaşadıkları sorunları ve baskıları anlattı. Metin, şu öneri ve talepleri sıraladı:
"* İran hükümeti, avukatların korkutma, engelleme, taciz veya uygunsuz müdahale olmaksızın tüm mesleki işlevlerini yerine getirebilmelerini sağlamalıdır. Avukatlar, avukatlık görevleri çerçevesinde gerçekleştirdikleri herhangi bir eylemden dolayı kovuşturma veya idari, ekonomik veya diğer yaptırımlarla tehdit edilmemelidir. Mesleki faaliyetleriyle bağlantılı olarak avukatlara yönelik tüm yargılamalar sona erdirilmelidir. Mesleki faaliyetleriyle bağlantılı mahkumiyetleri nedeniyle cezaevinde bulunan tüm avukatlar serbest bırakılmalıdır.
* Avukatlar, mesleki fonksiyonlarını yerine getirirken müvekkilleriyle veya müvekkillerinin davalarıyla özdeşleştirilmemelidir. Avukatlar, müvekkillerinin neyle suçlandığına bakılmaksızın, onları temsil ettikleri için herhangi bir suçlamayla karşılaşmamalıdır.
* Avukatlar, kendi çıkarlarını korumak, sürekli eğitim ve öğretimlerini teşvik etmek ve mesleki bütünlüklerini korumak amacıyla özerk meslek birlikleri kurma ve bunlara katılma hakkına sahip olmalıdır. Meslek birliklerinin yürütme organı birliğin üyeleri tarafından seçilmeli ve görevlerini dış müdahale olmaksızın yerine getirebilmelidir. İran hükümeti bu kuruluşların bağımsızlığına yönelik her türlü müdahaleye son vermelidir.
* Bu avukat meslek birlikleri, herkesin hukuki hizmetlere etkili ve eşit bir şekilde erişebilmesini ve avukatların uygunsuz müdahaleler olmaksızın müvekkillerine yasalara ve kabul edilmiş mesleki standartlara ve etiğe uygun olarak hukuki danışmanlık ve yardımda bulunabilmesini sağlamak için gerekli tüm araçlara sahip olmalıdır.
* Avukatlara karşı disiplin soruşturmaları, mesleki birlikleri tarafından oluşturulan tarafsız bir disiplin komitesi, bağımsız bir yasal makam veya bir mahkeme önünde yürütülmeli ve bağımsız yargı denetimine tabi olmalıdır. Disiplin işlemlerine İran hükümetinin doğrudan ya da dolaylı müdahalesi olmamalıdır. Avukatlar için mesleki davranış kuralları, mesleki birliklerinin kendisi tarafından uygun organları aracılığıyla veya mevzuatla belirlenmelidir.
* Irk, renk, cinsiyet, etnik köken, din, siyasi ya da diğer görüşler, ulusal ya da sosyal köken, mülkiyet, doğum, ekonomik ya da diğer statüler nedeniyle avukatlık mesleğine girişte ya da mesleğin sürdürülmesinde hiç kimseye karşı ayrımcılık yapılmamalıdır.
* İran hükümeti, görevlerini yerine getirmeleri nedeniyle tehdit edildiklerinde avukatların güvenliğini sağlamalıdır.
* Avukatlar, yazılı ve sözlü savunmaları, yahut bir mahkeme, heyet yahut diğer bir idari makam önündeki mesleki beyanlarından ötürü yargısal tacize maruz bırakılmamalıdır.
* İran hükümeti avukatların ifade, inanç, örgütlenme ve toplanma özgürlüğünü güvence altına almalıdır. Avukatlar, mesleki kısıtlamalara maruz kalmadan, özellikle hukuk, siyaset, hükümet ve idare ile ilgili tüm konularda kamuya açık tartışmalara katılma ve yerel, ulusal veya uluslararası örgütlere katılma veya bu örgütleri kurma ve toplantılarına katılma hakkına sahip olmalıdır.
* Tüm insanlar haklarını korumak, tesis etmek ve savunmak için kendi seçtikleri avukatlara ve hukuki hizmetlere erişebilmelidir. Bu hak, ırk, renk, etnik köken, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer görüşler, ulusal veya sosyal köken, mülkiyet, doğum, ekonomik veya diğer statülere dayalı ayrımcılık gibi herhangi bir ayrım yapılmaksızın tüm insanlar için geçerli olmalıdır. Bu hak, hukuki hizmetler için yeterli finansman ve diğer kaynaklar sağlanarak güvence altına alınmalıdır.
* Cezai bir suçla itham edildiklerinde, kişiler suçlamalar hakkında derhal bilgilendirilmeli ve kendi seçtikleri bir avukat tarafından desteklenme hakkına sahip olmalıdır. Hükümetler, suç isnadı olsun ya da olmasın, tutuklanan ya da gözaltına alınan herkesin kendi seçtikleri bir avukata derhal erişebilmelerini sağlamalıdır.
* Avukatların, müvekkillerine etkili hukuki yardım sağlamayabilmeleri için gerekli tüm bilgi, dosya ve belgelere erişimine izin verilmelidir. Bu erişim hakkı, tüm mahkemeler ve isnat edilen tüm suç tipleri için uygulanmalıdır. Bu erişim mümkün olan en erken zamanda sağlanmalıdır. İran hükümeti, avukatlar ve müvekkilleri arasında mesleki ilişki çerçevesinde gerçekleşen tüm iletişim ve istişarelerin gizli olduğunu kabul etmelidir.
* Avukatlar uygun eğitim ve öğretime sahip olmalı ve avukatın etik görevleri ile ulusal ve uluslararası hukuk tarafından tanınan insan hakları ve temel özgürlükler konusunda bilinçlendirilmelidir.
* Mahkemeler veya idari makamların, bir avukatın müvekkili adına mahkeme yahut ilgili makam huzuruna çıkarak temsil hakkını tanımayı reddetmesi yasaklanmalıdır.
* Son olarak, bugün İran'daki avukatların içinde bulunduğu durum göz önüne alındığında, yetkililer bu durumun gerçekçi tespiti ve değerlendirilmesi için BM Yargıçlar ve Avukatların Bağımsızlığı Özel Raportörü'nün resmi bir ziyaretini kabul etmelidir."