Gazeteci, siyasetçi, avukat ve sanatçılara yönelik yapılan gözaltı ve tutuklamalara uluslararası alandan tepkiler gelmeye devam ediyor.
Mezopotamya Ajansı'nda yer alan habere göre, Medya Haber TV’nin sorularını yanıtlayan Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (IFJ) Başkanı Dominique Pradalie da Türkiye’nin gazetecilere dönük saldırını kınadı.
Pradalie, “Türkiye’nin başındaki rejimin çok sayıda gazeteciyi, hâkimi, avukatı tutukladığı ve çoğunun sürgüne gitmek zorunda kaldığı son birkaç yılı yakından analiz ediyoruz. Türkiye, özellikle Kürt gazeteciler başta olmak üzere gazeteciler için dünyanın en büyük açık cezaevine dönüşmüş durumda” dedi.
"HÜKÜMET KÜRTLERİN SESİNİ DUYURANLARA SALDIRIYOR"
Kürt gazetecilere dönük süre gelen saldırıların iktidarın Kürt halkının taleplerini bastırma politikasının bir parçası olduğunu söyleyen IFJ Pradalié, şunları söyledi:
“Türkiye’de veya başka yerlerde dürüst ve bağımsız çalışan tüm gazeteciler otoriter rejimler tarafından hedef alınıyor. Ne yazık ki Kürt gazetecilerde, her şeyden önce mesleklerini dürüst, bağımsız inşa ettikleri için ve Kürt oldukları için hedef alınıyor. Kürt gazeteciler aynı zamanda ülkede herkesi etkileyen savaş durumunun da mağdurudurlar. Kürt gazeteciler aynı zamanda Türk hükümetinin yıllardır Kürtlerin özerklik ve bağımsızlık arzularını bastırma politikalarının da mağdurudur. Hükümet Kürtlerin sesini duyuranlara saldırıyor.”
"MESLEKTAŞLARIMIZIN YANINDAYIZ"
Gazetecilere dönük son saldırıların seçim sürecinde yapıldığını hatırlatan Pradalié, iktidarın onayı ile gerçekleştiğine işaret etti.
Pradalié sözlerini şöyle noktaladı:
“Son olarak 10 gazetecinin de arasında olduğu avukat, siyasetçi, sanatçının yasadışı ve keyfi bir şekilde hapsedilmesine yol açan son tutuklamalar kabul edilemez ve şok edici bir durumdur. Uluslararası Gazeteciler Federasyon olarak gözaltına alınan meslektaşlarımızın yanında olduğumuzu ve onları desteklediğimizi dünyaya ilan ettik. Dünyanın gözü, haber alma ve haber verme özgürlüğüne yönelik bu kabul edilemez saldırılara daha sık odaklanmalıdır. Gazetecilere dönük son saldırıların özellikle seçim sürecinde gerçekleşmesi daha kabul edilemez bir durumdur. Gazeteciler bu süreçte mesleklerini özgürce yapabilmelidir”