Açıklamaya İHD Eş Genel Başkanı Hüseyin Küçükbalaban ve İHD yöneticileri katıldı.
Sonuç bildirgesini İHD Diyarbakır Şube Başkanı Ercan Yılmaz okudu.
Yılmaz, Kürt meselesinin çözümü yerine antidemokratik uygulamalarla derinleştirildiğine dikkati çekti.
“İHD Kürt meselesini temelde bir insan hakları ve demokrasi meselesi olarak tespit etmekte ve çözümü bu çerçevede aramaktadır” diyen Yılmaz, “Bilinmektedir ki barış; uzun ve zorlu bir süreç olduğu gibi aynı zamanda mümkün ve herkes için gereklidir. ‘Kürt Meselesinin Çözümü ve Barış Konferansı’ İHD’nin barışa dair yürüttüğü en güncel çalışmadır. Barış Konferansı; gelinen aşamada Kürt Meselesinin çözümsüzlüğündeki ısrarın topluma verdiği zararı tespit etmek, siyasetin bu konudaki farkındalığını sağlamak ve çözüme dair fikir üretmek adına gerçekleştirilmiştir” diye konuştu.
İHD Diyarbakır Şube Başkanı Ercan Yılmaz Kürt sorununa yönelik çözüm önerilerini şöyle sıraladı:
• “Kürt meselesine dair özgür bir tartışma ortamı yaratmak adına başta ifade özgürlüğü olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin önündeki engeller kaldırılmalıdır.
• Çatışmanın tarafları arasında müzakereyi mümkün kılacak bir diyalog mekanizması kurulmalı; kalıcı bir barış ortamını sağlamak için çatışmasızlık hali sağlanmalıdır.
• Siyasi partiler Kürt meselesinin çözümüne dair niyet ve program ortaya koymalıdır.
• Abdullah Öcalan’ın sürece dâhil olabilmesi için uygulanan tecrit politikalarına son verilmelidir.
• İnsan haklarına dayalı, çoğulcu, kapsayıcı ve sivil bir anayasa ivedi olarak gündeme alınmalı; anayasanın toplumsal uzlaşı sağlamadaki rolü pekiştirilmelidir.
• Kürtlerin seçme ve seçilme ile temsil hakkını ortadan kaldıran uygulamalara son verilmelidir.
• Sivil toplum örgütleri ve baroların çözüme dair etkin rol almasının önündeki engeller kaldırılmalı; gerçekleştirilen Barış Konferansı gibi barışa dair yeni ve kapsamlı çalışmalar gerçekleştirmelidir.
• Kürt meselesinin demokratik yöntemlerle çözümü için Kürt ve muhalif siyasetçilerin siyaset yapmalarının önündeki engeller kaldırılmalı; sivil siyasetin önü açılmalıdır.
• Kürtçenin hayatın her alanında kullanımının önündeki tüm engeller kaldırılmalı, Kürtçenin Kürt meselesi bağlamındaki önemi göz önünde bulundurulmalıdır.
• Kürt meselesinin çözümünde dünyadaki çatışma çözümü deneyimlerinden yararlanılmalı, Türkiye’nin çözüme dair girişimleri ve deneyimleri yeniden gözden geçirilerek özgün koşullara uygun mekanizmalar ve yasal çerçeve oluşturulmalıdır.
• Barışa dair yapılacak her türlü çalışmada kadınların eşit temsili sağlanmalı, sürece katılımları önündeki engeller kaldırılmalıdır.
• Savaş mağduru toplumlar arasında uluslararası dayanışma güçlendirilmelidir.