Erzincan’ın İliç ilçesinde 13 Şubat’ta 9 işçinin katledildiği Anagold Madenciliğe ait siyanürlü altın madeni için verilen olumlu Çevresel Etki Değerlendirmesi Raporu (ÇED) iptal edildi.

Artı Gerçek’in haberine göre, bilirkişi raporlarını dikkate alan Erzincan İdari Mahkemesi, Anagold şirketinin, maden sahası genişletme projesiyle ilgili ÇED olumlu raporunu iptal etti. Kararda, davaya konu ÇED raporunda altın madeninin depremsellik, erozyon, heyelan ve sel açısından yeterince değerlendirilmediği ve şubat ayında yaşanan toprak kaymasının öngörülemediği vurgulandı.

Tesisin deprem performans raporunun olmadığı, ocakta gerçekleştirilecek patlatmaların neden olabileceği olası çevresel etkilerin dik, dike yakın ve yüksek şevlerde ve yığın liçleri açısından değerlendirilmediği belirtilen mahkeme kararında, “Atık depolama tesisinde biriktirilen atıklardaki çok küçük tane boyundaki taneciklerin rüzgar erozyonuyla taşınmasıyla ortaya çıkabilecek hava kirliliği riski bakımından nihai ÇED raporunda bilimsel ve teknik herhangi bir çevresel etki değerlendirmesi yapılmadığı” ifade edildi.

Mahkeme kararında ayrıca, “Projenin yer aldığı bölgede deprem üretme potansiyeline sahip aktif fay hatlarının bulunduğu, İliç’in hemen batısında yer alan Divriği fayının nihai ÇED raporunda dikkate alınmadığı, proje sahasının yeraltı jeolojik yapısındaki düşük hız zonunun dikkate alınmadığı, olası bir deprem, heyelan vb. afet esnasında, projeye ait mühendislik yapılarının zarar görebileceği” belirtildi.

Mahkeme, toprak kayması sonrası yapılan toprak analizlerine göre, toplam siyanür değerinin dikkat çekici olduğu ve çevresel açıdan risk teşkil edeceğinin öngörüldüğünü de kaydetti.

Kararda, ÇED raporunda “Yığın liç sahasında dinamik yük altında sahada yerel kaymalar olması muhtemel olsa da yapının bütünlüğünü bozacak bir duraysızlık söz konusu olmayacaktır” denildiği ancak bu tespitin aksine 13.02.2024 tarihinde yığın liç sahasında 428.68498 metrekarelik bir alanın kaydığı ve 9 işçinin toprak kayması nedeniyle hayatlarını kaybettiği, bu olayın ÇED raporunda böyle bir riskin öngörülemediği ve gerekli tedbirlerin alınamadığını gösterdiğine işaret edildi.

Kararın devamında da, “Proje sahasını doğrudan etkileyen faylar ve proje sahasına çok yakın mesafede yer alan Türkiye’nin en önemli kırık hattı olan Kuzey Anadolu Fay Zonunun bölgeyi deprem açısından önemli kıldığı, lokal faylar ve Kuzey Anadolu fay zonunda meydana gelecek büyük depremlerin proje sahasını etkileyeceği ve çeşitli problemlerin yaşanmasına neden olacağı, proje sahasında eğimi yüksek yamaçların bulunmasının bölgenin dış etkilere karşı hassasiyetini artırdığı, eğimin yüksek olması nedeni ile yağışlı dönemlerde meydana gelecek bir deprem durumunda ve sahada yürütülecek inşaat faaliyetleri esnasında heyelanların meydana gelmesinin beklendiği, projenin yer aldığı bölgede, deprem, heyelan, su baskını ve çığ gibi doğal afetlerin meydana gelme potansiyelinin yüksek olduğu” belirtildi.