İsveç, küresel HIV ve AIDS hedeflerine (95-95-95) ulaşmakla kalmayıp onu aşarak bu alandaki ilk örnek oldu. EuroSurveillance’da yayınlanan çalışma, İsveç’te HIV ile yaşayanların %96'sının tanı aldığını, bunların %99'unun HIV ilaç tedavisi gördüğünü ve tedavi görenlerin %98'inin ise cinsel yolla HIV olgularını engelleyen belirlenemeyen viral yük seviyesine ulaştığını gösteriyor. Başarı, İsveç'in kapsamlı sağlık sistemi ve etkili halk sağlığı stratejileri ile ilişkilendiriliyor. İsveç için sıradaki hedef, İsveç'te HIV ile yaşayan insanların yüzde 95'inin iyi bir yaşam kalitesine sahip olmasını sağlayarak dünyaya örnek olmak ve HIV kesin tedavisi (şifa/cure) çalışmalarına yüksek katkı sağlamak.
Dünya genelinde HIV ve AIDS ile mücadele, HIV’e karşı önleyici halk sağlığı politikaları uygulamamanın, ilaç ve tanı sonrası için bütçe ayırmaktan çok daha pahalıya mâl olacağını idrâk etmiş birkaç ülke dışında hiçbir yerde birincil sağlık önceliklerinden biri değil. Ancak HIV cevabında yalnızca ilaç tedavisi sağlamak değil, yeni HIV olgularını önlemek ve HIV kaynaklı ayrımcılık ve damgalamayı azaltmak ve HIV pozitiflerin yaşam kalitesini ve entegrasyonlarını artırmak da, yani konuya bütüncül yaklaşım büyük önem taşıyor.
Bu noktada 95-95-95 hedefleri, küresel HIV ve AIDS çalışmalarında bir ufuk çizgisi olarak öne çıkıyor. İsveç ise bu hedefleri aşarak dünya çapında dikkat çekici bir başarı elde etti.
Peki, bu hedefler tam olarak ne anlama geliyor ve bu başarıyı elde etmek neden bu kadar önemli?
95-95-95 hedefleri nedir ve neden önemlidir?
2014 yılında UNAIDS tarafından uluslararası toplumla birlikte belirlenen 95-95-95 hedefleri, HIV ile yaşayan kişilerin tedaviye erişimini artırarak virüsün yayılım zincirini kırmayı hedefleyerek 2030 yılına kadar HIV ve AIDS pandemisini büyük oranda durdurmak için somut bir yol haritası sunuyor ve üç ana adımdan oluşuyor:
-
Dünya genelinde HIV ile yaşayan kişilerin %95’inin HIV statülerini bilmeleri
-
HIV statülerini bilenlerin %95'inin HIV tedavisi ilaçları (ART) kullanıyor olması
-
Tedavi görenlerin %95’inde viral yükün baskılanarak "*belirlenemeyen" (Bkz: B eşittir B) seviyeye inmesi.
Bu hedefler, HIV pozitiflerin yaşam kalitesini artırırken, virüsün yayılım zincirini kırmayı hedefliyor. Belirlenemeyen viral yük, virüsün cinsel yolla geçişini tamamen durdurabilmek anlamına geldiği için halk sağlığı açısından bu hedeflere ulaşmak kritik öneme sahip. Bu hedefler ayrıca HIV sebepli damgalanma ve ayrımcılıkla mücadeleye de azımsanmayacak katkı verme potansiyeline sahip.
İsveç nasıl başardı?
İsveç, güçlü sağlık altyapısı, insanların test ve tedaviye erişimini kolaylaştıran ve tüm adımlardaki olası damgalamaları henüz oluşmadan önleyen kapsamlı sağlık hizmetleri sayesinde 95-95-95 hedeflerini aşmayı başardı. İsveç’te HIV testi, tedavisi ve izlem süreçleri sağlık sistemi tarafından tamamen ücretsiz ve ihtiyaca göre anonim olarak (yani kimlik bilgisi zorunluluğu olmaksızın) sunuluyor. Bu erişim kolaylığı erken teşhise olanak tanıyor ve tedavi uyumunu artırıyor. İsveç ayrıca HIV kaynaklı damgalama ve ayrımcılığı engellemek için kamu-STK işbirlikleri ile sürekli farkındalık kampanyaları yürütüyor ve bu türden çalışmaları destekliyor.
Çalışmanın arkasındaki araştırmacılardan biri olan Karolinska Enstitüsü’nden Profesör Anders Sönnerborg; “Bu, bu iddialı hedeflere ulaşmanın mümkün olduğunun kanıtı ve İsveç'in HIV tarama ve tedaviye erişim altyapısının çok etkili olduğunu gösteriyor,” diyor. Yine Sönnerborg’a göre çalışma, 2003 yılında kurulan ulusal HIV kohortundan elde edilen verilere dayanıyor ve İsveç'te HIV teşhisi konan tüm kişilerin yüzde 99'undan fazlası bu kohortta yer alıyor ki bu oldukça etkileyici bir istatistik.
Başka hangi ülkeler 95-95-95 hedeflerine ulaştı?
İsveç dışında, Avustralya gibi gelişmiş sağlık altyapısına sahip ülkeler de 95-95-95 hedeflerine ulaşmaya yakın durumda. Danimarka, İsviçre ve Birleşik Krallık gibi ülkeler de bu hedeflere ulaşmada önemli mesafe kat ettiler. Buna ek olarak Eswatini (97-94-93), Botswana (96-93-92), ve Rwanda (95-92-90) gibi ülkeler de hedefe oldukça yakın. Bu ülkelerin başarılı olmasının ardında, kamu sağlığına yapılan yatırımlar ve HIV AIDS konusunu insan hakları bağlamında ele alarak HIV ile ilişkili damgalamayı ve ayrımcılığı önlemeye yönelik rasyonel ve kapsayıcı çalışmalar yer alıyor. Ancak HIV AIDS ile mücadelede küresel ve ortak bir başarıdan söz edebilmek için çok daha fazla ülkenin bu başarıya ulaşması gerekiyor. UNAIDS’in 2022 raporuna göre 95-95-95 hedeflerinde Dünya genelindeki durum ise 86 -89-93 seviyesinde.
Türkiye'nin 95-95-95 hedeflerindeki güncel durumu
Maalesef Türkiye’de bu yazıya konu olan İsveç ya da yazıda adı geçen diğer ülkeler kadar kapsamlı bir *kohort çalışması olmadığı için kapsamlı bir güncel veri seti yok. Ancak çeşitli hekimlerle zaman zaman yaptığım sohbetlerde, farklı çalışma grupları refere edilerek paylaşılan verilerden hareketle, ortalama olarak 60-85-90 (-+) seviyelerinde olduğumuzu söyleyebilirim. Bu hedeflere ulaşmadaki başarısızlığın sebepleri ise muhtelif ancak tahmin edilmesi pek de zor değil. Politik ilgisizlik, (ayırılan) kaynak yetersizliği, damgalama ve ayrımcılığı cezalandırmayan tam aksine teşvik eden yaklaşımlar, anonim testlerin yaygın olmaması, PrEP gibi önemi bir önleme aracının sisteme dahil edilmemiş olması, sistemli bir eylem planının uygulanmıyor olması, alandaki sayısız sorunun sadece birkaç aktivist ve STK’nin ilgisine terk edilmiş olması vs vs.
*Ortak bir tanımlayıcı özelliğe sahip bir grup (Örn: HIV pozitif) ile ilgili istatistiksel çalışma. 95-95-95 hedeflerine ulaşmasına katkı sunmak için siz ne yapabilirsiniz?
95-95-95 hedeflerine ulaşmada hepimize düşen sorumluluklar var:
Bilgilenin ve bilgilendirin: HIV hakkında doğru bilgi edinmek çevrenizde damgalanmayı azaltmanın ilk adımı. Vücutlarındaki HIV belirlenemeyen seviyeye baskılanmış olan HIV poziiflerden -kondomsuz cinsel ilişkilerde bile- virüs bulaşı/geçişi olamayacağını öğrenip bu bilgiyi (Bkz: B eşittir B) yaygınlaştırarak, HIV pozitifleri destekleyebilirsiniz.
Düzenli HIV testi yaptırın ve test yaptırmayı teşvik edin: Düzenli HIV testi, doğru zamanda teşhis ve tedavi için büyük önem taşıyor. Siz de yılda en az bir kez HIV testi yaptırarak kendi sağlığınızı güvence altına alabilir ve çevrenizdekileri de buna teşvik edebilirsiniz.
Farkındalık kampanyalarına destek olun: HIV farkındalığı konusunda çalışan Kırmızı Kurdele İstanbul gibi sivil toplum kuruluşlarına destek vermek, mümkünse bu kampanyalara katılmak, bu konudaki sosyal medya paylaşımlarının yaygınlaşmasına katkı sunmak, damgalanmayı azaltmak ve bir parçası olduğunuz toplumu bilgilendirmek için önemli bir adımdır.
İsveç'in 95-95-95 hedeflerini aşan ilk ülke olması küresel HIV AIDS cevabında umut verici bir adım. Ancak bu başarı, her ülke için kolay değil. Sağlıklı, ötekileştirmeyen ve hiç kimseyi hele de herkesi etkileyebilecek bir virüs/hastalık yüzünden damgalamayan olgun bir toplumun parçası olabilmek için İsveç’in başarısından ilham alarak, HIV ve AIDS ile mücadelede daha güçlü ve dünyaya örnek bir toplum bizim yaratmak elimizde.
HIV alanındaki tüm gelişmeleri yakından takip eden ve zaman zaman yazıya döken bir aktivist olarak, dünya HIV gündemini yakından takip etmeye ve gelişmeleri ilgililerle paylaşmaya devam edeceğim.
Takipte kalın.