HDP eski Eş Başkanları başta olmak üzere 108 ismin yargılandığı Kobanê Davası, yarın görülmeye devam edecek.

IŞİD’ın Kobanê’ye saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014 tarihinde gerçekleştirilen protestolar gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş başta olmak üzere HDP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) üyelerinin de aralarında bulunduğu 17 tutuklu 108 ismin yargılandığı Kobanê Davası’nın 24’ncü duruşması’nın 1’nci oturumu, Sincan Cezaevi Kampüsü Duruşma Salonu’nda görüldü. Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti tarafından görülen davanın duruşmasına, Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Parti) milletvekili adayları, MYK ve Parti Meclisi (PM) üyeleri, HDP 28’nci dönem milletvekilleri Garo Paylan, Dilan Dirayet Taşdemir, HDP Kadın Meclisi Sözcüsü Ayşe Acar Başaran, HDP Ankara İl Örgütü,  İnsan Hakları Derneği (İHD) Ankara Şube, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Genel Merkezi ve Ankara, Amed, Rıha, Wan, Colamerg şubelerine üye avukatlar ve çok sayıda izleyici katıldı.

Sincan Kadın Kapalı Cezaevinde bulunun siyasetçilerin bir kısmı duruşmaya gelirken, farklı cezaevinde bulunan siyasetçiler, duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.

‘DOSYANIN SEÇİM MALZEMESİ HALİNE GETİRİLMESİNİ ELEŞTİRİYORUZ’

Duruşma verilen aranın ardından avukatların savunmaları ile sürdü. İlk olarak HDP Hukuk ve İnsan Hakları Komisyonu Eş Sözcüsü Nuray Özdoğan söz aldı. Özdoğan, Kovuşturmaya yer olmadığına dair karar (KYOK) kararlarının mahkeme dosyasına eklenmesine rağmen okunmadığına dikkat çekerek, mahkeme başkanının “Delil değeri yoktur” demesine rağmen delil niteliği taşıdığını dikkat çekti. Mahkemenin tavrını yargılama biçimi olarak kabul etmediklerini söyleyen Özdoğan, “Mayıs seçimleri itibariyle siyasetlerinden dolayı yargılanan müvekkillerin hak ihlalleri artmıştır. Müvekkillerin seçim için çalışma hakları ihlal ediliyor. Dosyayı mütalaaya götürme ve iktidarın seçim malzemesi haline getirilmesini eleştiriyoruz. Tüm tutukluların tahliyesini talep ediyorum” diye konuştu. 

MAHKEME HEYETİNE: HUKUKA UYGUN DAVRANMAYA DAVET EDİYORUZ

Av. Sevda Çelik Özbingöl, bürosunun 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerde yıkıldığını ancak kendisinin 7 Şubat’ta mahkemede bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu:  “Mahkemenin yangından mal kaçırır gibi yürüttüğü, siyasi çıkarlara  amade edilmiş bir davada hukuki destek sunmanın önemli olduğu bir alandayız. Bizlerin adalet mekanizmasında aktör olan mahkemelerden beklentimiz daha büyük. Beklentimiz sizlerin adaletin uygulanması konusunda biraz ısrarcı olmanız. Belki mutlak bir adaletten bahsetmek mümkün değil ama sizden yana bir çabanın da görülmesi gerekiyor. Müvekkillerim, Zeynep Karaman ve Sebahat Tuncel sorgu işlemleri sürdürülürken mahkemenin kalan kişilerin sorgularının yapılmasına gerek duyulmadığı ve dosyanın mütalaaya sevk edilmesi yönünde karar verdiniz. Yargılanmanın başından beri Ceza muhakemesini yok sayan birçok kararla karşı karşıya kaldık. Duruşma zaptının 33 nolu bendinde dosyanın tekamül olduğundan bahsederek gereksiz gördüğünü mahkeme olarak açıkça söyleyebilmektesiniz. Müvekkillerimiz savunma yapmaya hazır. Siz en son ara kararı tesis ettiğiniz ve kalan 4 kişinin savunma yapma hakkını kullanmaya gerek duyulmadığını söylediniz zaman müvekkillerimize savunma hakkını kullanıp kullanmayacağınızı sormadınız. Bunları yapmamış olmanıza rağmen müvekkillerin savunma yapmadıkları, yargı sürecini uzatmak istediği gibi bir gerekçeyi tutanaklarınıza geçirdi mahkemeniz.Mahkemenin hukuki olarak hukuki basiretlere sahip olduğunu düşünüyoruz ve bu basiretleri uygulanmasını istiyoruz sizden. Yaptığınız gerekçelerin birçoğu sizin kanuna uygun olarak yapmamanız gerekiyordu. Sizi hukuka uygun davranmaya davet ediyoruz.”

Duruşma 13 Nisan 2023 tarihinde saat 10.00’a görülmeye devam edecek.