İzmir’de camilerden "Çav Bella" şarkısının çalındığı görüntüleri paylaştığı için tutuklanan ve daha sonra tahliye edilen eski CHP İzmir İl Başkan Yardımcısı Banu Özdemir, 26 Kasım'daki duruşmasının öncesinde bir açıklama yayımladı.

Banu Özdemir, sosyal medyada yaptığı açıklamada, İzmir Emniyet Müdürlüğü tarafından hazırlanan Kasım ayı raporunda, "Savcılık makamının cevap yazısı istemi üzerine 'herhangi bir şüpheli/failin tespit edilemediği'" denilerek kendisinin suçsuz olduğunu kanıtlar nitelikte olduğunu belirtti. Banu Özdemir'in duruşması, 26 Kasım Perşembe günü saat 14.00'da İzmir Adliyesi'nde gerçekleşecek. Özdemir'in paylaşımı şöyle: "Bilindiği üzere, bundan tam 7 ay önce Mayıs ayında kimliği belirsiz kişilerce İzmir'in farklı ilçe camilerden şarkı çalındığında, konuya dikkat çekmek ve yetkili kurumu göreve davet etmek için ilgili videoları haber sitelerinden indirerek paylaşım yapmış, siyasi kimliğim hedef alınarak maruz kaldığım iftira ve karalama operasyonu sonucunda hiçbir suçum yok iken haksızca ve hukuksuzca özgürlüğümden alıkonulmuş, Ramazan Bayramı'nı ailemden ve sevdiklerimden ayrI cezaevinde geçirmek zorunda bırakılmıştım. Aradan 7 ay geçmesine rağmen bu provOkasyonu yapan kişiler bulunamadı. Savcılık makamının cevap yazısı istemi üzerine "herhangi bir şüpheli/failin tespit edilemediği de Kasım ayı içinde ilgili makamlarca yazılan resmi yazıyla kesinleşmiştir. 17 Eylül'de hakim karşısına çıktığımız ilk duruşmamızda bu sürecin asıl mağdurunun organize bir iftira ve karalama girişimine maruz kalan bizlerin ve Türk yargısının olduğunu ifade etmiştik. Her bir detayı Türk Hukuk tarihine geçecek nitelikte olan duruşma tutanaklarıyla mahkememiz "paylaşımlarımın herhangi bir infiale sebep olup olmadığının araştırılması için kolluk güçlerine sorulması" gerekçesi ile 26 Kasım saat 14:00'e ertelenmişti. Herhangi bir infial olmadığını belirten, kamuoyunu yanıltan bazı provakAtif paylaşımlar ile sürecin esas mağdurunun bizler olduğunu bir nevi ifade eden İzmir Emniyet Müdürlüğü tarafından hazırlanmış resmi rapor Kasım ayı içinde dava dosyasına işlendi. Devam eden yargı süreci sebebiyle bugüne dek sabır ve sükunet içinde bu konuda sessizliğimi korumaya devam ettim. Beklentimiz, kamuoyu vicdanında çoktan beraat ettiğimiz, hiç bir yönüyle ilişiğimin bulunmadığı bu haksız ve hukuksuz mağduriyetin hukuki zeminde 26 Kasım günü karara bağlanarak sonlandırılması. Hak, Hukuk ve Adalet mücadelemi sonuna dek sürdüreceğimi ve bu yolda dostlarıma, halkıma ve adalete dair inancımı kaybetmeyeceğimi bir kez daha söylemekten onur duyuyorum."

NE OLMUŞTU?

1 yıldan 3 yıla kadar hapsi istenen Özdemir’in avukatı Süleyman Karadağ, iddianameye ilişkin yaptığı yazılı açıklamada, savcılığın Özdemir’e atılı suçu işlediği yönünde somut bir delili olmadığını, müvekkilinin siyasi kimliğine atıf yaparak, olayın siyasallaştırdığını belirtmişti. Karadağ’ın açıklaması şu şekilde olmuştu: "Banu Özdemir hakkında ışık hızında düzenlenen bu iddianame; muhalifseniz her an haksız ve hukuka aykırı bir şekilde tutuklanıp cezaevine atılabileceğiniz anlamına gelmekte, topluma bir mesaj verilmekte, korku iklimi yaratılmaya çalışılmaktadır. Banu Özdemir hiçbir suç işlememiştir. İddianamede de itiraf edildiği gibi tek suçu Cumhuriyet Halk Partili olmaktır. Türk yargısı yıllardır bir pandemi altındadır. Hukuksuzluk virüsü yargının her kademesine yayılmış artık pik noktasına ulaşmıştır. Yargı organları adaleti sağlama işlevini yitirmiş, iktidarın sopasına dönüşmüştür. Kontrollü normalleşme günleri yakındır. Türkiye tekrar demokratik ve laik bir hukuk devleti haline gelecek, en büyük pay sahibi de bağımsız avukatlar olacaktır."