Milliyetçi Hareket Partisi'nin (MHP) Türkiye Toplantıları Erzurum'da başladı. Toplantıya MHP'nin önde gelen ismi, Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Semih Yalçın da katıldı.

Bölgesel ve uluslararası zeminin oldukça kaygan ve tehlikeli olduğunu belirten MHP'li Yalçın şunları söyledi:

"Konjonktür kurşun gibi ağır, hava hayli bulanık ve puslu, siyasi görüş mesafesi oldukça düşüktür. Önümüzü görmekte, istikametimizi tayin etmekte zorlanmaktayız. Ahir zaman, baş döndürücü bir hızla gözlerimizin önünden akıp gitmekte; hayat, avuçlarımızın arasından kayarken âdeta bir meçhule kanat çırpmaktadır. Dünyamızı saran kaos ve belirsizlikten, tereddüt ve tereddiden bilistifade, yeni bir sömürü düzeni tesis etmeye soyunan küresel aktörler, hiç olmadığı kadar yoğun mesai sarf etmektedir. Eskinin kirli defterleri raflarından indirilmiş, yarım kalmış hesapları yeniden görmek için en kahpe mizanlar, en kalleş ittifaklar kurulmuştur. Doymak ve durmak bilmeyen küresel emperyalizm; harita değişimi, siyasi kadastro ve işgal için tutup her türlü alet ve edevatla, silah ve teçhizatla donattığı vekil ve taşeronlarını sahaya sürmüştür. Kaybetmekte olduğu evren jandarmalığını elinde tutmak için keçeyi suya atan baş emperyalist ABD, bütün riskleri göze almış görünmektedir"

'SİYASİ TARİHİMİZ AÇISINDAN DÖNÜM NOKTASI OLUŞTURAN BİR ÇAĞRI'

MHP'li Semih Yalçın, bu sözlerinin devamında Bahçeli'nin ezber bozan 'Öcalan' çıkışına sahip çıktı. Bahçeli'nin çıkışının 'bilge lider' hususiyetiyle yaptığını ve siyasi tarih açısından dönüm noktası olduğunu söyledi.

Yalçın şöyle konuştu:

"Kimi devlet görünümünde, kimi de müttefik adı altında yapılandırılıp teşkilatlandırılmış olan taşeron ve vekiller; ağababalarının koruması ve gölgesi altında, büyük bir serbesti içinde kıyım ve katliamlar sahneye koymakta, kanlı terör eylemleri düzenlemektedir. Küresel canavarlar, emellerine nail olmak için her insanlık dışı yolu mubah, her cinayeti meşru, her yağma ve talanı helal addetmektedir. Taşeron ve vekiller de dizginlerini tutanların verdiği cesaretle her türlü kötülüğü irtikap etmekte; insanlığın bütün erdemlerini, bütün birikim ve kazanımlarını ambar fareleri gibi yiyip tüketmektedir. Böyle badireli zamanlarda ihtiyacımız olan ilk şey, pusula olup yön ve rehberlik edip yol gösteren, aklıselim sahibi, bilge bir liderin varlığıdır. Milletimizi selamete çıkarmanın, devletimizi hedefe kazasız belasız ulaştırmanın yolu, lidere ittiba etmekten, aksakallı bir rehberin söz ve nasihatlerine uymaktan geçmektedir. İkincisiyse bir olmak, iri olmak, diri olmaktır. Birbirimize sıkı sıkıya sarılmaktır. Toplumsal barışa tutunmak, bin yıllık kardeşlik hukukuna dayanmaktır. Birlik ve beraberlik; bizi belirsizliklere, fırtınalı havalara, dış etkenlere, haricî ve dâhilî tehlikelere karşı mukavemetli kılacaktır. İşte Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli, bölgemizde giderek genişleyen ve dünyayı sarmakta olan yangın karşısında bilge lider hususiyeti ve devlet adamı tecrübesiyle siyasi tarihimiz açısından dönüm noktası oluşturan bir çağrı yapmıştır. Sayın Devlet Bahçeli, doğrudan Türkiye'nin bekasına, milletimizin egemenliğine dönük emperyalist tehdidi savuşturmak üzere herkesi, her kesimi gönül seferberliğine, birlik ve beraberliğe davet etmiştir. Bu davet; içeriye olduğu kadar dışarıya da dönük mesaj taşımaktadır. Bu davet, yerel siyasi aktörler kadar uluslararası güç odaklarına da yönelik bir hamledir. Genel Başkanımızın daveti, ABD başta olmak üzere millî bütünlüğümüzü hedef alan küresel aktörlerin bölgeye dönük planlarını buruşturup çöpe atmıştır. Kirli hesapları boşa çıkarmıştır. Oyun kökünden değişmiş, tuzaklar bozulmuştur. Coğrafyamızda sözün ve egemenliğin sahibinin kim olduğu, millet vicdanını yansıtan, varlık refleksini temsil eden en kararlı siyasi partinin liderinin ağzından duyurulmuş, hatırlatılmıştır”

'SİYASET KORKAKLARIN İŞİ DEĞİLDİR'

Yalçın, Bahçeli'nin çıkışının partisinin 55 yıllık geleneğine de uygun ve son numunesi olduğunu belirtip şunları söyledi:

"MHP, daima Türk siyasetinin yolunu tıkayan değil, bilakis önünü açan siyasi parti olmuştur. MHP, milletimizin güvenlik, esenlik ve refahı neyi icap ettiriyorsa, devletimizin çıkarları neyi gerektiriyorsa siyasetini ona göre belirlemiştir. MHP, siyasi hayatı boyunca oyun kurmuş, oyun bozmuş ama oyun oynamamıştır. Şurası bir hakikattir ki büyük hamleleri, büyük çıkışları, büyük liderler ve büyük siyasi partiler yapar. Siyaset, korkakların işi değildir. O bakımdan onlar, siyaseten risk alır, cesur davranırlar. MHP Lideri de öyle yapmıştır. MHP Lideri Devlet Bahçeli'nin, bütün siyasi riskleri göze alarak yaptığı çağrının ne kadar yerinde ve anlamlı olduğu, bölücü terör örgütü PKK'nın TUSAŞ'a yaptığı alçakça saldırıyla ortaya çıkmıştır. Malum çağrının, çok önemli temellere, sağlam gerekçelere ve liderlik ferasetine dayandığı hemen anlaşılmıştır."

BAHÇELİ NE DEMİŞTİ?

MHP Lideri Devlet Bahçeli, 22 Ekim'deki partisinin grup toplantısında şunları söyledi:

"Şayet teröristbaşının tecridi kaldırılırsa, gelsin TBMM DEM Parti grup toplantısında konuşsun. Terörün tamamen bittiğini ve örgütün lağvedildiğini haykırsın."

Bahçeli, Ziya Gökalp ile ilgili bir etkinlikte 26 Ekim'de de bu konuşmasını 'tarihi bir çıkış' olarak tanımladı.