CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Sözcü TV'de Uğur Dündar'ın 'Özel Röportaj' programında soruları yanıtladı.
Özel'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Kemal Kılıçdaroğlu ve Ümit Özdağ arasında imzalanan protokolden haberdar olmadığımızı kamuoyuna açıklamıştım. Geçirdiğimiz kurultay sürecinde de bu konu oldu ama bunu bir siyasi parti kendisi için gündemde kalma aracına çevirmek istiyor. Ben böyle bir şeyin tarafı olmak istemem.
Beyefendi şimdi protokolü falan yayınlamış. O kendisini gündeme getirmek istiyor ama ben o tartışmanın tarafı olmam. Cumhuriyet Halk Partililer benim atanmışlarla değil, seçilmişlerle yöneteceğimi, bir daha gizli protokoller yapılmayacağını söylemiştim. Geriye dönüp de o konuya saplanmanın anlamı yok.
Yerel seçimlerde ittifak yapmayacağız. Çünkü ittifak kelimesi çok yoruldu. El birliği ile o kelimeyi bayağı yıprattık. İttifak kelimesi artık çok olumlu çağrışım yapmıyor seçmenin kulağında. Ben ‘işbirliği' kelimesini kullanmayı tercih ediyorum.
Seçim bölgelerine özel işbirlikleri yapılabilir. Bu işbirliğinde mümkünse iki parti ama özel bir gereklilik varsa belki bazen üçe çıkabilir ama genelde iki partinin işbirliğinin, güç birliğinin doğru olacağını düşünüyorum.
İş yerel seçim olduğunda bir sorumluluğumuz var hep beraber. O sorumluluk da şu: Ben kazanmazsam, sen kazanmazsan, biz kazanmazsak o kazanacak. O kim? Recep Tayyip Erdoğan. Muhalif seçmen, Erdoğan'ın üzerinde helikopterle uçup Araplara kupon arsa rezerve etmesini istemeyen seçmen. Bu seçmen, bizim ona kaybetmemize tahammül edemez. O zaman ne yapacağız? Yerel seçimlerde işbirlikleri yapmalıyız. Kaybettirecek formüller üzerinde durmak bize yakışmaz.
Ben Meral Hanım’la, Sayın Genel Başkan’ımızla, onun deyimiyle Meral Ablam ile beraber pek çok zorluğu aşacağımıza inanıyorum. Bunun için de ben üzerime ne düşüyorsa yapacağım. Umutla baktığım bir süreç. Mümkün olan en kısa sürede yapmalıyız. Olmazsa dünyanın sonu değil.
"MEMLEKETİ MEŞGUL ETMEYİN"
Erdoğan, MHP'den kurtulmaya çalışıyor. Türkiye'de çok önemli bir yoksulluk var, enflasyon var. Türkiye'nin gündemi bambaşka, bunlar gündemi başka bir şey ile meşgul ediyorlar. Memleketi meşgul etmeyin. Aranızda ne konuşursanız konuşun. Ben bunların ne ayrılığına ümit bağlarım, ne birlikteliklerinden tasa duyarım. Esas mesele bizim ne yapacağımız.
Bundan sonra CHP'yi gördüğünüz yerde hem etkin, hem yetkin, hem enerjik; sadece mecliste, sadece kürsüde değil, sahada, tarlada, sokakta göreceksiniz. Türkiye'de tarım, iş gücü, ulaştırma, akaryakıt maliyetleri, enerji maliyetleri, kuraklık ve yanlış planlama yüzünden kendi vatandaşımızın tarım yapabilme, hayvancılık yapabilme imkanları da ortadan kalktığı için bugün çok büyük bir cenderenin içindeyiz."