Pandora Belgeleri dünyanın ekonomik ve siyasi olarak en güçlü kişileri arasında yer alan kişilerin servetlerini nasıl gizlediğini, vergiden nasıl kaçtıklarını ve nasıl para akladıklarını gösteren yaklaşık 12 milyon sızdırılmış belgeden oluşuyor.
117 ülkede 600'den fazla gazetecinin katıldığı bugüne kadarki en büyük küresel araştırmacı gazetecilik çalışması Washington DC'de bulunan Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu'nun (ICIJ) sağladığı belge kaynağı ile gerçekleşti.
Panama, Belize, Kıbrıs Cumhuriyeti, Birleşik Arap Emirlikleri, Britanya Virjin Adaları, Singapur ve İsviçre'nin de dahil olduğu ülke ve bölgelerden 14 finansal hizmet şirketine ait 12 milyon dokümandan çıkan siyasilerin ortak özelliği ise otoriterliğe meyilli olmaları. Göstermelik demokrasi ve kısıtlı özgürlük alanları yaratarak ülkelerini yöneten liderler kendi ülkelerinden daha çok vergi cenneti ülkelerde kaynağı belli olmayan yatırımlara yönelmişler. Tek istisna ise adı geçen bir çok dünya liderinin aksine Eski Birleşik Krallık Başbakanı Tony Blair’in vergiyi kendi ülkesinde kaçırmayı tercih etmesi olmuş.
NE OLUYOR?
Vergi cennetlerinde bulunan hesapları ve yatırımlarına ilişkin bilgiler aktarılan Ürdün Kralı II. Abdullah, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve ailesi, Ukrayna Cumhurbaşkanı Vladimir Zelenskiy gibi isimlerin yanında yakın zamanda genel seçimde yarışacak olan Çekya Başbakanı Andrej Babis gibi isimlerde var. Babis, Pandora Belgeleri'nde iddia edilen 22 milyon dolar tutarındaki off shore hesapları ve Fransa'da kendi adına satın alınan dev emlak yatırımı haberleri sonrası ülkesindeki muhalefetin hedefi haline geldi. "Yanlış bir şey yapmadım. Tüm para giriş ve çıkışları vergilidir." diyerek işin içinden çıkmaya çalıştı.
Vladimir Putin'in de ilişkili olduğu belirtilen Monaco'da gizli tutulan şahsi ve yakın çevresinin varlıklarıyla sonrası ise Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov devreye girdi. Bir siyasi iletişim hamlesi ile bilgilerin asılsız olduğu ve ABD’ye karşı itibar zedeleme stratejisine geçti. “Söz konusu belgelerde gerçekten göze çarpan tek şey, dünyanın en büyük off-shore ve vergi cennetinin hangi ülke olduğunu gösteriyor olması. Bu ülke tabii ki Amerika Birleşik Devletleri.” açıklamasını yaptı.
Komşumuz Azerbaycan beklendiği üzere Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve ailesinin sadece Birleşik Krallık ’ta 400 milyon pound büyüklüğüne ulaşan yatırımları ile ilgili tek kelime etmedi. 2017 yılında Azerbaijani Laundromat (Azerbaycan Çamaşırhanesi) skandalı ile gündeme gelen dost ve kardeş ülkemizde herhangi bir gelişmiş muhalefet olmaması da iddialara karşı verilen o dönemki tepkileri zayıf bırakmıştı. Azerbaycan’da kısa süre içerisinde iktidarında geleceği için iyi bir siyasal iletişim stratejisi ihtiyacı doğacak. Karabağ zaferi sonrası dünyada yeni bir Azerbaycan algısı Türkiye içinde önemli.
TÜRKİYE'DE PANDORA
Türkiye’den şimdilik sadece Rönesans Holding'in adının geçtiği belgelere ulaşıldı. Rönesans’ın bir yandan kamunun parasıyla Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nı inşa ederken diğer yandan vergi cennetine 210 milyon dolar aktardığı iddia ediliyor.
750 Milyon Türk Lirası büyüklüğüne denk gelen vergi kaybı ile ilgili olarak muhalefetin de henüz fark etmemesinden kaynaklı olacak henüz bir tepki yok. Bu arada ne olur derseniz hiçbir şey olmaz. Bir süredir devam eden küresel kamu diplomasisindeki itibar kayıplarına bir yenisini ekleyip yola devam edeceğimiz de kesin gibi.
Siyasal iletişim imaj çalışması için henüz serbest atışlı basketbol maçından ileriye gidemedik. Ki o da esinlenme hem de Obama’dan. İzlemek isteyenler için bir çok örneğinden birinin linkini buraya bırakalım.
<iframe width="0" height="350" src="https://www.youtube.com/embed/Akq0xeu-RHE" title="YouTube video player" frameborder="0" allow="accelerometer; autoplay; clipboard-write; encrypted-media; gyroscope; picture-in-picture" allowfullscreen></iframe>