GÜNDEM

Sedat Peker, "Köfteci Yusuf" sorusuna Süleyman Soylu'lu yanıt verdi

Interpoll'ün hakkında kırmızı bültenle arama kararı çıkardığı Sedat Peker, "Köfteci Yusuf" konusunda ise Süleyman Soylu'nun adını kullanarak cevap verdi. Peker, Türkiye'ye dönüş sorusunu da yanıtladı.

Abone Ol

"Köfteci Yusuf'a çökme davası" olarak kamuoyunda bilinen davada ismi geçen suç örgütü elebaşı Sedat Peker, Köfteci Yusuf ile ilgili konuştu.

Ürünlerinde domuz eti tespit edilen köfteci hakkında Peker, "Ben o dosyanın sanığı değilim. Dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile aramızda bu olay yaşandı. Köfteci Yusuf’u şahsen tanımam" ifadelerini kullandı.

"Herhangi Bir Kaydım Bulunmuyor"

Sözcü yazarı Saygı Öztürk'e açıklamalarda bulunan Peker, şunları söyledi:

"Gürsu’da miting yapmaya gidiyordum. Bir telefon verdiler. Benim Yusuf Akkaş’la tanışmam telefonla oldu. Diğer arkadaşların, ne satacağı et kesim yerinden, ne muhabbetlerinden haberim yok. Ne de bununla ilgili bir şey konuştuk. O şahıslar içinde tanıdığımız insanlar var. Ama ben onlar gibi yüzbinlerce insan tanıyorum. Yani beni o arkadaşla konuşturan öyle aile çerçevesi içerisinde olan, birinci derece yakınlarım değil. Dosyada Yusuf olayında benimle ilgili bölüm yok. Ne benim aramam, mesajım ne de herhangi bir kaydım bulunmuyor."

"Süleyman Soylu Haber Yollamış"

Peker, "Tabii şerefli,  namus sahibi bir adamım. Bir adamı uyuşturucuyla ve satıcılığıyla suçlarsanız uyuşturucu ile yakalayıp önüne koymanız gerekir" diyerek şu ifadeleri kullandı:

"Bir insanı da eğer ki domuz etiyle yiyecek satıyor diye suçluyorsanız ‘Depolarda şu kadar ton domuz eti yakalandı’ diye bunu insanların kafasında şüphe oluşmayacak şekilde yayınlamanız gerekir. Türk markası olarak tanınmış, yanında 12 bin kişiyi çalıştıran bir firma ile ilgili bu şekilde zan altında bırakıcı yayınlar yapılması, tahkikat yapılması da doğru değildir. Ben, bana kötülük yapan o şahsa bile haksızlık yapılmasını istemem.

Süleyman Soylu buna haber yollamış. ‘Hemen git davacı ol’ diye. Korkaklığından gitmiş. Biraz cesareti olan birisi olsa dik dururdu. ‘Ben olmayan bir şeyi niye söyleyeyim’ demeliydi. Süreç bundan ibaretti. Bir de akıl ve mantık da yatmıyor yani ortada domuz eti yok, hiç bir şey yok. Fakat ne zaman bir köfte muhabbeti olsa adım Köfteci Yusuf’la anılıyor. İnanın ben köftesini bile yemedim."

"Bir Köftesini Yemeden Olaydan Yargılandık"

"AK Partinin avukatlarından olan bir beyefendiyi zan altında bırakmak için söylemiyorum. Süleyman Soylu ile sorun yaşayınca hakkımda 1,5 yıl sonra dava açıldı" diyen Peker, "Dava açan, AK Parti’de görev yapmış, parti üyesi avukat daha sonra savcı oluyor ve kısa süre sonra örgütlü suçlara bakmaya başlıyor. Benim dosyamı birden eski savcısından alıp bu beyefendiye verdiler. Bu beyefendi de kısa sürede dava açıp 1,5 yıl sonra beni de davanın içinde sanık yaptı. Yani sadece bir kişiyle oluşan düşmanlık üzerinden hakkımda yakalama kararı çıkarıldı. Yani bir köftesini yemeden köfteci Yusuf’un olayından yargılandık" dedi.

"Türkiye'ye Dönmeyi Düşünmüyorum"

Peker, Kırmızı Bülten ile Interpoll tarafından aranması ve Türkiye'ye dönüp dönmeyeceği konusunda, "Hukuken çok rahatım. Türkiye’ye geldiğim zaman hakkımda bir saatten fazla sürecek bir suçlama yok. Ha şu an gelmeyi düşünmüyorum" ifadelerini kullandı.