EMEK DÜNYASI

SES Dersim Şubesi: Liyakatsiz atamalar sağlık sistemini çökertiyor

Dersim’de sağlık hizmetlerinde yaşanan ciddi sorunlar, SES (Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası) Dersim Şubesi tarafından düzenlenen basın açıklamasıyla gündeme taşındı. Yapılan açıklamada, sağlık sektöründeki yönetimsel eksiklikler, liyakatsiz atamalar, mobbing iddiaları ve halk sağlığını tehdit eden uygulamalar sert bir dille eleştirildi.

Abone Ol

SES Dersim Şubesi, özellikle İl Sağlık Müdürlüğü’nde yaşanan atamaların, sağlık sisteminde derin yaralar açtığını belirtti. Açıklamada, İl Sağlık Müdürü Muhammed Duran’ın göreve başladığı ilk yılda, SES üyesi yöneticilerin sözleşmelerini feshederek yandaş sendika temsilcileriyle yeni bir yönetim ekibi oluşturma çabası içinde olduğu vurgulandı. Eğitim seviyesi yüksek bir şehir olan Dersim’de, deneyimli ve donanımlı kişilerin dışlanarak liyakatsiz kişilerin ön plana çıkarıldığı ifade edildi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

Dersim’de son yıllarda sağlık hizmetlerinde yaşanan ciddi aksaklıklar ve yönetimsel sorunlar, sağlık çalışanlarını ve halk sağlığını doğrudan tehdit etmektedir. İktidarının yarattığı kayırmacılık ve liyakatsiz atamalar, sağlık sisteminin temellerini  sarsarak, kamu hizmetlerinin niteliksizleşmesine yol açmaktadır. Özellikle İl Sağlık  Müdürlüğü’ndeki liyakatsiz atamalar, bu sorunun somut örneklerindendir.  İl Sağlık Müdürü Muhammed Duran, göreve başladığı ilk yıl, SES üyesi olan yönetici  arkadaşlarımızın sözleşmelerini feshederek, yandaş sendika temsilcileri ve üyelerini  etrafına alarak yeni bir yönetim kadrosu oluşturmaya çalışmıştır. Bu tablo, sadece  liyakatsiz atamaları değil, aynı zamanda toplumsal değerlere yabancı bir yönetim  anlayışını da gözler önüne sermektedir. Bu yöneticiler, yalnızca sendikal aidiyetleri ve hükümete yakınlıkları üzerinden güç kazanmaya çalışmaktadır. Eğitim seviyesi  yüksek olan ilimizde, son derece deneyimli ve donanımlı  kişiler yöneticilik görevlerinden dışlanmaktadır. Bu, liyakatin göz ardı edilmesinin  ötesinde, halkın sağlığını tehdit eden bir yönetim anlayışının güçlenmesine neden  olmaktadır.

Bu noktada, liyakatsiz atamaların yalnızca yönetici pozisyonlarıyla sınırlı kalmadığı, sağlık çalışanlarına yönelik mobbing uygulamalarıyla daha da derinleştiği bir başka  önemli husus olarak karşımıza çıkmaktadır. Devlet Hastanesi’nde yaşanan mobbing  vakaları, liyakatsiz yöneticilerin sağlık çalışanlarının çalışma koşullarını ne hale getirdiğini gözler önüne sermektedir. Uzun yıllar şehrimizde görev  yapmış ve halkın büyük saygı duyduğu Nöroloji Uzmanı Dr. Aysun İNCE’ye  uygulanan poliklinik 7/24 esasına dayalı icap nöbetleri dayatılarak insani olmayan bu tutum karşısında kişisel anlamda derin bir tramva yaratmış ve nihayetinde görev yerinden ayrılmasına yol açmıştır. Uz. Dr. İNCE’nin ayrılması, ilimizde aylarca nöroloji  uzmanı eksikliği yaşanmasına, dolayısıyla halk sağlığının doğrudan etkilenmesine  neden olmuştur. Bu olay, sağlık çalışanlarına yönelik adaletsiz uygulamaların ne denli  yıkıcı sonuçlar doğurabileceğini göstermektedir.

Sendikamız yöneticisi, Enfeksiyon Hastakları Uz. Dr. Meral Gülbenat ŞİMŞEK, COVID-19 sürecinde,  şehrin sağlık sorumluluğunu tek başına üstlenmiş ve halkın sağlığını kendi sağlığının  önünde tutarak hizmet etmiştir. Ancak, İl Sağlık Müdürü, Dr. ŞİMŞEK’in sözleşmesini  hukuki dayanaklardan yoksun olarak feshetmiş ve yönetici arkadaşımızı cezalandırma yoluna gitmiştir. Bu durum, liyakatsizliğin yanı sıra, halk sağlığını ön planda tutan ve  onurlu bir şekilde görev yapan bir sağlık çalışanının hedef alındığını gösteren bir  örnektir. Dr. Meral Gülbenat ŞİMŞEK, mesleğini boyun eğmeden ve el pençe  durmadan icra etmeye devam etmektedir. Bizler, sendika olarak her zaman Dr.  ŞİMŞEK’in yanında olduğumuzu ifade ediyor ve bu hukuksuz uygulamayı şiddetle  kınıyoruz. Kağıt üzerindeki performans kriterlerinin yalnızca sağlık hizmetinin  niceliksel yönlerine odaklanarak, nitelikli sağlık hizmeti sağlamanın önünde engel  teşkil ettiğini belirtiyoruz.

Dayatılan kriterler ilimizden 5 kat daha büyük Elazığ Şehir Hastanesi aynı branş dalından daha yüksek olması ise keyfi tutum göstergesidir

Bir diğer önemli husus ise, kimine olmayan kadrolar tahsis edilirken kimine is keyfi uygulamalar dayatılmaktadır. Örneğin  Sosyal Çalışmacı kadrosu olmadığı halde torpilli olmasından mı kaynaklı Pertek İlçesine 3 yıldan beri yasal olmayan bir görevlendirme ile personel çalıştırılmaktadır. Bu durum liyakatsiz yönetim anlayışının sağlık hizmetlerinin sunumuna etkisi ve bu sunumun çalışanlar arasındaki iş barışını olumsuz etkilemektedir.

Bir diğer önemli husus ise, alınan tasarruf tedbirleri, özellikle kırsal bölgelerde yaşayanların temel sağlık  hizmetlerine erişimini engellemektedir. Mazgirt ilçesine bağlı Darıkent 112 İstasyonu’nun, vaka sayısının az olduğu gerekçesiyle kapatılması, 30 köyde yaşayan halkı sağlık hizmetlerinden mahrum bırakmıştır. Bu karar, sağlık hizmetlerine  erişimin keyfi ve haksız bir şekilde kısıtlandığını açıkça göstermektedir. Benzer  şekilde, tasarruf bahanesiyle Aile Hekimliklerinde kan örneklerinin öğleden sonra  alınmasının durdurulması, sağlık hizmetlerine erişimi daha da zorlaştırmıştır. İl Müdürü kimin ne zaman hastalanacağına hekimlerin saat kaça kadar kan tektikleri almasına kadar karar veriyor. Bu  uygulamalar, sağlık hizmetlerinin yalnızca bir maliyet kalemi olarak görüldüğünü ve  halk sağlığını önceleyen bir politikanın yürütülmediğini açıkça ortaya koymaktadır.  Liyakatsiz yönetim anlayışının yalnızca sağlık hizmetlerinin niteliğini değil, aynı  zamanda halk sağlığını tehdit ettiğini açıkça görmekteyiz. Sağlık hizmetlerinin  niteliğini artırmak için öncelikle ihtiyaç duyulan personelin görevlendirilmesi  gerekmektedir. 

Önemli bir diğer konu ise, Sağlık Sen yöneticilerinin kamusal kaynakları kendi menfaaatleri için kullanmalarıdır. Sağlık Sen yöneticisi sıfatını taşıyan kurum yöneticisinin, resmi devlet aracını kullanarak Pertek ilçesinde sendikal toplantılar düzenlemesi ve kendi personelini sendikasına üye olmaya çağırması, kamu gücünün ve kaynaklarının kişisel çıkarlar için kullanılması anlamına gelmektedir. Bu eylem, sağlık hizmetlerinin etkinliğini ve şeffaflığını sarsan ciddi bir etik ihlaldir.

Ayrıca, üyelerinin Pertek Başhekimi hakkında şikayetinin ardından İl Müdürü’nün soruşturma başlatması ve bu soruşturmanın Sağlık Sen yöneticisine verilmesi, sürecin tarafsızlık ilkesine aykırıdır. Kamu araçlarının ve kaynaklarının sendikal faaliyetlerde kullanılması, devletin tarafsızlık ilkesine açıkça zarar vermektedir. Makamını kötüye kullanan bir diğer kişi de Sağlık Sen yöneticisi olan devlet hastanesi  Başhemşiresidir. Kendi sendikasına üye yapmak için, tüm yetkilerini yeni işe başlayan  emekçiler üzerinde kullanmaya devam etmektedir. "Bize üye olursanız rahat edersiniz,  sizi destekleriz" gibi baskılar, sağlık çalışanları arasında ciddi bir huzursuzluğa yol  açmaktadır.

Aynı başhemşire görevinde birçok konuda yetersiz kalmış ve hastanenin yönetiminde  ciddi sıkıntılar yaşamıştır. Örneğin, Devlet Hastanesi yoğun bakımında çalışacak  personel bulamayıp ilçelerden görevlendirme ile personel takviyesi yapmak zorunda  kalmıştır. Durumu "Çok tayin giden oldu, az gelen oldu" gibi açıklamalarla  geçiştirmeye çalışan başhemşire, liyakatsizliğini bir kez daha gözler önüne  sermektedir.

Dersim halkı, sağlık hizmetlerinden en iyi şekilde faydalanmayı hak etmektedir.

Liyakat esasına dayalı atamalar, nitelikli sağlık personelinin görevlendirilmesi ve  sendikal baskıların ortadan kaldırılması için mücadelemize devam edeceğiz. Bizler, halk sağlığını savunan, eşit, nıtelikli ve parasız sağlık hizmetini hedefleyen bir sendika olarak,  her türlü hukuksuz uygulamanın karşısında duracağımızı ve bu mücadelemizi tüm Demokratik yolları kullanarak sürdüreceğimizi bir kez daha ifade ediyoruz.