Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı, "Çalışmayacaksanız istifa edin, Lale Devri bitti" açıklamasında bulunmuştu. Karadağlı'nın emeği yok sayan bu sözlerinin ardından sanatçı sendikalarından tepkiler yükselmeye başladı.

"Sanat Emekçileri Halkla Birlikte Mücadele Etmekte"

Son olarak Kültür Emekçileri Sendikası, Tamer Karadağlı'nın sözleri için yazılı bir açıklama yayınladı.

Yayınlanan açıklamada fedakarlıkla mücadele edildiğinin altı çizilerek, "Bir Cumhuriyet kurumu olarak 75. yılını dolduran Devlet Tiyatroları Anayasa, kuruluş hakkındaki kanun ve mevzuatlardan aldığı güçle çalışmalarını sürdürmektedir. Tüzel kişiliği haiz, kurumsallaşmasını tamamlamış bu güzide sanat kurumumuz, yıllar içinde birçok idareci değiştirmiştir. Ancak asıl olarak kurumu ayakta tutan sanat emekçileri, sanatçılar ve teknik personeldir ve tüm zorluklara karşın büyük fedakârlıklarla göğüs gererek halkla birlikte mücadelelerine devam etmektedir" denildi.

"Açıklaması Zan Altında Bırakmakta"

Ayrıca açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

"Yarattıkları değer itibariyle toplum nezdinde önemli bir yere sahip olan sanatçılarımız, yıllar içerisinde açlık sınırına yakın ücretler almaya başlamıştır. Geçtiğimiz günlerde Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Sayın Tamer Karadağlı’nın vermiş olduğu demeç ne yazık ki, oldukça yüzeysel, istatistiklere dayanmayan, tüm kurumu ve alın terini akıtarak yılda en az 150 oyunla binlerce seyirciye ulaşan kurumu ve çalışanlarını zan altında bırakan, dahası birçok yanlış anlamaya yol açacak bir açıklamadır.

Sayın Karadağlı’nın bulunduğu makam çözüm üretme makamıdır, dahası kendisine verilen icra yetkilerinin farkında olmaması şaşırtıcıdır. Oysaki, yetkilerinin ne olduğu ve neleri kapsadığı ilgili kanunlarda açıkça belirtilmiştir.

Makamının sorumlulukları arasında, görevini şerefle yürüten sanat emekçilerinin özlük, mali ve sosyal haklarını korumak ve iyileştirmek varken, kendi idaresi altında bulunan sanatçılardan şikâyet etmesi ise hayret vericidir.

"Tiyatronun Asıl Sorunlarının Ele Alınmasını Bekliyoruz"

Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Sayın Tamer Karadağlı’nın talihsiz açıklaması karşısında oluşan gereksiz gündem yerine, yasalar ve mevzuatlar çerçevesinde sanatçı, teknik ve çalışanların açlık sınırının altındaki maddi durumlarının çözülmesini ve tiyatroya dair asıl sorunların ele alınmasını ısrarla bekliyor; sanatçıların ve teknik personelin yaşamlarını idame ettirebilmesi için ek işlere ihtiyaç duymadan yaşamlarını sürdürmesini, yıllardır eriyen maaşlara çözüm bulunmasını, en azından seyyanen verilen zamların ikramiyelere yansıtılmasını, adil bir bakış açısıyla tüm çalışanları  kucaklamasını bekliyoruz."

Karadağlı İçin Sorular

Ayrıca açıklamada, "Şunu da eklemek gerekir ki, sanatçılar ifade ve düşünce özgürlüğünün teminatıdır, halkın sözcüleridir. Eleştiriler karşısında onları soruşturma, ihtar ve benzeri tehditlerle korkutmaya çalışmak nafile bir çabadır" denilerek Karadağlı'ya şu sorular yöneltildi:

1. Görev verilip de çalışmıyorum diyen bir sanatçımız var mıdır?

2. Yıllardır çalışmadığını iddia ettiğiniz sanatçılara, neden görev verilmemiştir?

3. Çalışmak isteyip projeler sunan, fakat görev verilmeyen kaç sanatçı bulunmaktadır?

4. Hatta bu sanatçıların teşvikleri kesilmiş midir?

5. Teşvik kesintisi hangi hukuki dayanağa göre yapılmaktadır?

DETİS'ten de Tepki Yükselmişti

Devlet Tiyatroları Sanatçıları Derneği (DETİS) tarafından da Tamer Karadağlı'nın açıklaması için tepki gösterilmişti.

DETİS Yönetim Kurulu’nun açıklamasında, "Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Sayın Tamer Karadağlı’nın 13 Eylül 2024’te basında çıkan beyanatında, kurumdaki herkesi töhmet altında bırakan ‘Çalışmayacaksanız istifa edin, Lale Devri bitti’ şeklindeki maksadını aşan ifadeler kurum çalışanlarını derinden yaralamış, çalışma şevklerini baltalamış ve büyük bir üzüntüye sevk etti" ifadeleri kullanılmıştı.

"Çalışılmıyor Havası Yaratmak Haksızlık"

Çalışanların rencide olduğu yönündeki ifadelerin kullanıldığı açıklamada şunlar yer aldı:

"Genel müdürün bu açıklaması toplumun gözünde, çalışmayan, beleşçi bankamatik sanatçısı algısını oluşturuyor, yurdun dört bir köşesinde sahneye çıkan oyuncularımızı ve çalışmak istediği halde çeşitli nedenlerle çalıştırılmayan oyuncularımızı da töhmet altında bırakıyor. Yüzlerce personel içinde birkaç kişiden yola çıkarak sanki kurumda kimse çalışmıyormuş gibi bir hava yaratmak en hafif deyimiyle haksızlıktır.

"Yoksulluk Sınırındaki Maaşlarıyla..."

Devlet Tiyatrosu Türkiye’nin 14 bölgesindeki yerleşik sahnesiyle, 81 ilin tamamına, yüzlerce ilçe ve köye düzenli turne yapan bir kurumdur. Bu bölgelerde yıllarca çalışan, her sezon birkaç oyunda görev alan oyuncuların ‘lale devri’ asla olmadı. Üstelik de bütün bu faaliyetleri yoksulluk sınırındaki maaşlarıyla başaran insanlardır söz konusu olan."

Ayrıca çalışanların şaibe altında bırakıldığı da vurgulanarak, "Devlet Tiyatrosu’nun aleyhinde kullanılabilecek, çalışanları şaibe altında bırakan söz, yaklaşım kurumu asla ileriye götürmeyecektir. Bunun farkına varılması kurumumuzun olduğu kadar yöneticilerin de yararına olacaktır" denildi.