Haber: Atilla Yoğurtçu
Türkiye Öğretmenler Birliği Sendikası (TÖBSEN), yeni eğitim-öğretim yılı başlamadan önce, Türkiye'nin eğitim sisteminde giderek derinleşen sorunları ele alan kapsamlı bir rapor yayımladı. TÖBSEN’in raporunda, eğitimdeki yapısal sorunlar ve ekonomik krizden kaynaklanan zorlukların yanı sıra, "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" olarak bilinen yeni eğitim modeline ilişkin eleştiriler dikkat çekiyor. Sendika, özellikle yoksul öğrencilerin eğitime erişimde zorlandığına, hijyen ve altyapı sorunlarının arttığına, eğitimde cinsiyet eşitliğinin gözetilmediğine ve müfredatın bilimsel temellerden uzaklaştığına dair somut örneklerle uyarılarda bulundu.
Ekonomik Kriz Öğrencileri Vuruyor: Aileler Eğitim Harcamalarını Karşılayamıyor
Ekonomik krizin etkilerinin en belirgin hissedildiği alanlardan biri de eğitim oldu. TÖBSEN’in raporunda, özellikle dar gelirli ailelerin çocuklarının okul masraflarını karşılamakta zorlandıkları belirtildi. Geçtiğimiz yıl yayınlanan TÜİK verilerine göre, Türkiye’de yoksulluk sınırının altında yaşayan hanelerin oranı yüzde 14’ü buldu. Bu ailelerin çocukları için kırtasiye malzemeleri, okul kıyafetleri ve servis ücretleri gibi temel giderler bile büyük bir yük haline geldi. TÖBSEN, bu durumun özellikle kırsal bölgelerdeki okullarda daha da belirgin olduğunu, birçok öğrencinin eğitime erişimde zorluk yaşadığını ifade etti.
Örneğin, Doğu Anadolu’daki bir köy okulunda öğretmenlik yapan Ayşe Kaya, öğrencilerinin birçoğunun okula gelirken çanta dahi getiremediğini, temel kırtasiye malzemelerini ise genellikle öğretmenlerin kendi bütçelerinden karşılamak zorunda kaldığını belirtti. Kaya, “Velilerden birçoğu çocuklarına kahvaltı dahi yaptıramıyor. Aç karnına gelen bir öğrencinin derse konsantre olmasını beklemek gerçekçi değil” dedi.
TÖBSEN, bu tür durumlarla başa çıkabilmek için devletin tüm okullarda öğrencilere ücretsiz kırtasiye malzemeleri sağlamasını ve dar gelirli aileler için okul harcamalarına yönelik daha fazla destek paketi sunulmasını talep etti.
Okullarda Beslenme Krizi: Yetersiz Beslenme Öğrencilerin Gelişimini Tehdit Ediyor
Raporda, beslenme yetersizliğinin öğrencilerin sağlığı ve akademik başarıları üzerindeki olumsuz etkileri de vurgulandı. TÖBSEN’e göre, özellikle düşük gelirli bölgelerde okula aç gelen çocuklar, sınıf içinde performans gösteremiyor ve bu durum uzun vadede hem zihinsel hem de fiziksel gelişimlerini sekteye uğratıyor. Örneğin, İstanbul’un Bağcılar ilçesinde bir ilkokulda görev yapan öğretmenler, birçok öğrencinin sadece çay ve ekmekle kahvaltı yaptığını belirtiyor. Çocukların gelişim dönemlerinde gerekli olan protein ve vitaminlerden mahrum kalmaları, dikkat dağınıklığı ve yorgunluk gibi sorunlara yol açıyor.
TÖBSEN, öğrenci sağlığına daha fazla önem verilmesi gerektiğini belirterek, okullarda devlet tarafından ücretsiz sağlanan yemek programlarının genişletilmesini ve bu yemeklerin besleyici değerlerinin artırılmasını talep etti. Özellikle okul öncesi ve ilkokul seviyesindeki öğrenciler için günlük süt ve taze meyve dağıtımı gibi projelerin başlatılması gerektiğine vurgu yapıldı.
Hijyen ve Altyapı Sorunları: Pandemi Sonrası Tedbirler Yetersiz
Raporda, okullardaki hijyen ve altyapı eksiklikleri de kritik sorunlar arasında yer aldı. Birçok okulda tuvaletlerin yetersiz ve bakımsız olduğu, sınıflarda temizlik malzemelerinin eksik olduğu ve pandemi sonrası hijyen standartlarının korunamadığı ifade edildi. Özellikle salgın sonrası dönemde okullarda hijyenin ne kadar önemli olduğuna dikkat çeken TÖBSEN, devletin bu alanda gerekli denetimleri yapmadığını iddia etti.
Ankara’daki bir lisede öğretmen olan Serkan Yılmaz, okullarında tuvaletlerin uzun süredir temizlenmediğini ve öğrencilere dezenfektan ya da sabun temin edilemediğini söyledi. “Sınıflarımız aşırı kalabalık ve öğrenciler, pandemi döneminde olduğu gibi, hijyen kurallarına dikkat edilmesi gerektiğini bilmelerine rağmen bunu uygulayamıyorlar. Devletin acilen okullara hijyen malzemeleri tedarik etmesi gerekiyor” dedi.
TÖBSEN, devletin acilen okullara daha fazla bütçe ayırarak temizlik personelinin sayısını artırmasını ve hijyen standartlarının denetlenmesini talep etti. Ayrıca, eski ve bakımsız okul binalarının yenilenmesi gerektiğine vurgu yapıldı.
Ulaşım Sorunları: Kırsal Bölgelerde Eğitim Zorlaşıyor
Raporda, kırsal bölgelerdeki okulların kapanması ve öğrencilerin uzak mesafedeki okullara gitmek zorunda kalmasının eğitimde eşitsizlik yarattığı belirtildi. Özellikle doğu bölgelerinde, birçok köy okulunun kapatılmasıyla birlikte öğrencilerin her gün kilometrelerce yol kat etmek zorunda kaldığı ve ulaşım imkanlarının yetersiz olduğu ifade edildi.
Van’ın Gürpınar ilçesinde yaşayan 12 yaşındaki bir öğrenci, her gün iki saat boyunca dağ yollarında yürüyerek okula gitmek zorunda kaldığını anlatıyor. TÖBSEN, bu tür durumların öğrenciler üzerinde psikolojik baskı yarattığını ve eğitim motivasyonlarını düşürdüğünü belirtti. Sendika, kırsal bölgelerdeki okulların kapatılmaması gerektiğini ve öğrencilere daha güvenli ve kolay ulaşım imkanlarının sunulmasını talep etti.
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli: Bilimsel Eğitim Geriliyor mu?
Raporda en dikkat çekici eleştirilerden biri, “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli” adıyla uygulanmaya başlanan yeni eğitim sistemi üzerine yapıldı. TÖBSEN’e göre, bu model eğitimde bilimsel düşünceyi geri plana iterek, siyasi ve ideolojik bir yapıya bürünüyor. Özellikle fen bilimleri derslerinde müfredatın evrim teorisi gibi temel bilimsel konuları dışarıda bırakması, öğrencilerin bilimsel düşünme yeteneklerini zayıflatıyor. Ayrıca, tarih derslerinde Osmanlı İmparatorluğu’nun yüceltilip Cumhuriyet’in kazanımlarının yeterince vurgulanmadığına dikkat çekildi.
TÖBSEN, ideolojik yaklaşımlardan uzak, bilimsel ve eleştirel düşünmeyi teşvik eden bir müfredat hazırlanmasını talep etti. Ayrıca, müfredatta cinsiyet eşitliği konusuna daha fazla önem verilmesi gerektiği vurgulandı.
TÖBSEN'in Talepleri
TÖBSEN, raporun sonunda hükümete şu taleplerle çağrıda bulundu:
Ücretsiz Eğitim Malzemeleri: Tüm öğrencilere ücretsiz kırtasiye malzemesi, okul kıyafeti ve yemek sağlanması.
Hijyenik Okul Ortamları: Okullarda hijyen standartlarının korunması, tuvaletlerin düzenli temizlenmesi ve temizlik malzemelerinin eksiksiz sağlanması.
Bilimsel ve Çağdaş Eğitim: Müfredatın bilimsel temellere dayandırılması, evrim teorisi gibi bilimsel konuların müfredattan çıkarılmaması.
Ulaşım Kolaylığı: Kırsal bölgelerdeki öğrenciler için güvenli ve düzenli ulaşım imkanlarının sağlanması.
Cinsiyet Eşitliği: Eğitimde cinsiyet eşitliğini sağlamak adına müfredatın gözden geçirilmesi ve kadınların toplumsal rollerine ilişkin adil bir yaklaşım geliştirilmesi.