Bugün 23 Nisan, Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı. Dünyada ve Türkiye’de çocuklar için hayat için de kolay değil. Pandemi çocukların yaşadığı sorunları daha ağır hale getirirken, dünya çocukları açlık, yoksulluk, eğitimsizlik başta olmak üzere pek çok sorunla boğuşuyor. İşte 23 Nisan Çocuk Bayramı’nda dünyada ve Türkiye’de çocukların durumu…

Rakamlarla Türkiye'de çocukların durumu

Türkiye nüfusunun dörtte birinden fazlası çocuklardan oluşuyor. 2020 yıl sonu itibarıyla Türkiye’de 22 milyon 750 bin 657 çocuk buluyor. Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre çocuk nüfusun yüzde 51,3’ünü erkek çocuklar, yüzde 48,7’sini kız çocuklar oluşturuyor. Türkiye’de çocuk nüfus oranı dünya ortalamasına yakın, yüzde 18,2 olan Avrupa Birliği ortalamasının ise üzerinde. Türkiye’de en yüksek çocuk oranı Şanlıurfa, Şırnak ve Ağrı’da kaydedilirken, en düşük olduğu iller ise Tunceli, Edirne ve Kırklareli.

Yoksulluk çocukları pençesine alıyor

Ekonomik kriz ve pandemi nedeniyle etkisi artan çocuk yoksulluğu Türkiye’nin en önemli sorunları arasında yer alıyor. CHP raporuna göre, 7,5 milyon çocuk fiziksel, bilişsel ve duygusal gelişimlerini destekleyecek koşullardan yoksun. TÜİK verileri de 1 milyon 850 bin çocuğun ailesinde işsizlik yaşandığını hane halkı ortaya koyuyor. Pandemi koşulları bu tabloyu daha da ağırlaştırıyor. Mülteci çocukları başta olmak üzere milyonlarca çocuk zorla çalıştırma, çağdaş kölelik ve insan kaçakçılığı mağduru.

Türkiye’de 328 çocuk iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi

Türkiye’de de çocuk işçiliği tablosu oldukça ağır. 15-17 yaş arası çocuklarda iş gücüne katılma oranı yüzde 16,2 düzeyinde. Çocuk işçiler aynı zamanda iş cinayetlerine kurban gidiyor. CHP’nin hazırladığı rapora göre son Türkiye’de 5 yılda en az 328 çocuk, iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. İş cinayetleri sonucu yaşamını yitiren çocukların 106’sı 14 yaş ve altı çocuk işçilerden oluşuyor. Stajyerlik ve çıraklık adı altında çocukların ucuz iş gücü olarak kullanımı büyük bir sorun oluşturuyor.

Çocuk işçiliği hâlâ en büyük sorunlar arasında

UNICEF, 2021 yılını “Çocuk İşçiliğinin Sona Erdirilmesi Uluslararası Yılı” ilan etmişti. Son 10 yılda yüzde 38 azalan çocuk işçiliği, yine de çocukların kabusu olmaya devam ediyor. UNICEF verilerine göre son 20 yılda 100 milyon çocuk, çocuk işçiliğinden kurtarıldı ve 2000 yılında 246 milyon olan çocuk işçi sayısı 2016 yılında 152 milyona kadar geriledi. Çocuk işçilerin yarısı Afrika’da yaşıyor ve yüzde 70’i tarım ve hayvancılık sektöründe çalıştırılıyor.

Dünyada 10 milyon çocuk açlığın pençesinde

Kongo Demokratik Cumhuriyeti, Kuzeydoğu Nijerya, Sahel Kuşağı, Güney Sudan ve Yemen’de 10,4 milyon çocuk açlık tehlikesi yaşıyor. Çatışmalar, şiddetli insani krizler ve gıda sorunu yaşanan bölgelerde pandeminin etkileri de daha ağır görülüyor. Sadece Kongo Demokratik Cumhuriyeti’nde en az 1 milyonu şiddetli olmak üzere 3,3 milyon beş yaş altı çocuğun akut yetersiz beslenme mağduru olacağı tahmin ediliyor.

Pandemi çocukları eve kapattı

Koronavirüs pandemisi bir yıldan uzun süredir etkisini sürdürürken, dünyanın pek çok ülkesinde okullar kapalı. Uzmanlar evlerde kapalı kalan çocukların ruh hali ve gelişimi konusunda uyarıyor. Pandemi koşulları okul dışı kalan çocukların sayısının 24 milyon artış göstermesine neden oldu. Okulların kapalı olması çocukların sağlıklı gıdaya erişimi ve çocuk işçiliği konusunda da onları savunmasız hale getiriyor.

Çocuklar eğitim ve sağlığa erişemiyor

Türkiye’nin eğitim tablosu da pek aydınlık değil. Türkiye, ortalama sınıf mevcudu ve öğretmen başına düşen öğrenci sayısında OECD ortalamasının gerisinde. Uzaktan eğitime erişim büyük bir sorun oluşturuyor ve eşitsizlikleri derinleştiriyor. 6 milyon öğrenci internet erişimi ya da cihazları olmadığı için EBA’yı etkin kullanamıyor, 2 milyon 660 binden fazlası da EBA’ya hiç erişemiyor. Sağlıkta da durum benzer. Türkiye nüfusunun dörtte biri çocuklardan oluşuyor, ancak Türkiye’de çocuk hastanesi ve yatağı sayısı oldukça yetersiz. 2010’da Türkiye’de 10 çocuk hastanesi varken, bugün bu sayı sadece dört.

Çocuk yaşta evlilik riski arttı

UNICEF’in yeni raporuna göre, önümüzdeki 10 yıl içinde çocuk yaşta evliliklerin sayısı 10 milyon daha artabilir. Pandemi koşullarında okulların kapanması, ekonomik sorunlar ve ebeveyn ölümlerinin kız çocukları için çocuk yaşta evlilik riskini arttırdığı ifade ediliyor. Son 10 yılda, dünya genelinde çocuk yaşta evlilik yapan genç kadınların oranı yüzde 15 azalarak, ortalama 4’te 1’den 5’te 1’e geriledi. UNICEF verilerine göre, bugün hayatta olan tahmini 650 milyon kız çocuğu ve kadın, çocukluk döneminde evlendirilmiş durumda. Türkiye’de çocuk istismarı davalarında 2012-2019 yılları arasında yüzde 29’luk artış gözlenirken, 2002-2020 yılları arasında 713 binden fazla kız çocuğu evlendirildi.

Çocuk intiharları ve bağımlılık artıyor

Resmi verilere göre Türkiye’de 2019 yılında 232 çocuk intiharı yaşandı. Nedenleri yeterince araştırılmayan ve önlem alınmayan çocuk intiharları önemli bir sorun olarak öne çıkıyor. Uyuşturucuya başlama yaşı ve bağımlılık rakamlarında da artış gözleniyor. Yatarak bağımlılık tedavisi görenlerin yüzde 12’si uyuşturucu ile 15 yaşın altındayken tanıştıklarını belirtiyor.

Dışarı çıkmayı, boş boş gezinmeyi ve okulu özledim”

Çocuklar için zaten karanlık olan tablo, pandemi nedeniyle çocukların evlerde kapalı kalması ile daha da ağırlaştı. İnsan Hakları Derneği’nin “Pandemi Döneminde Çocukların Durumu” araştırmasında çocuklar “En çok neleri özledin?” sorusuna yanıt verdi. İşte yanıtlar.

“Dışarı çıkmayı, boş boş gezinmeyi ve okulu” (Kız, 11 yaş)

“İstediğim zamanda dışarıya çıkamamak” (Kız, 17 yaş)

“Arkadaşlarımla karşılıklı sohbet etmeyi özledim” (Oğlan, 12 yaş)

“Dışarıda özgürce, maskesiz bir şekilde gezmeyi özledim.” (Kız, 13 yaş)

“Arkadaşlarım ile takılmayı elbette” (Kız, 12 yaş)

“Korku duymadan dışarıya çıkıp gezmeyi” (Kız, 12 yaş)

“Babamın sakin kalması” (Oğlan, 16 yaş)