İpek Er’i cinsel saldırıya maruz bırakarak ölümüne neden olan Uzman Çavuş Musa Orhan’ın tahliye edilmesine karşı kadınlar İzmir’de sokağa çıktı.

Batman’da İpek Er’i cinsel saldırıya maruz bıraktıktan sonra ölümüne neden olan Uzman Çavuş Musa Orhan’ın tutuklandıktan kısa bir süre sonra tahliye edilmesine karşı kadınlar İzmir Alsancak'ta sokağa çıkarak, "kadınları değil katilleri yargıla" dedi. Kadınlar Birlikte Güçlü'nün çağrısı ile kadınlar, Alsancak’taki ÖSYM binası önünde bir araya geldi. İpek Er'i cinsel saldırıya maruz bırakarak ölümüne neden olan uzman çavuş Musa Orhan2ın sebest bırakılmasına tepki gösteren kadınlar düzenlenen basın açıklamasında, "Kadın cinayetlerinde, kadına yönelik cinsel suçlarda, tecavüz olaylarında tutuklu yargılanan yok gibi. Her türlü şiddetin karşılığı cezasızlık. Cezasızlık arttıkça kadın cinayetleri,taciz, tecavüz vakaları çoğalıyor" denildi. Basın açıklamasının tamamı şu şekilde:

"MUSA ORHAN TUTUKLANSIN"

"Erkek egemen ,militarist, ırkçı ,tekçi, cinsiyetçi anlayışın hakim olduğu coğrafyamızda, iktidar ve tekel, toplumsal doğa üzerinde hegamonya kurmak için toplumun tüm hücrelerine sızdırdığı eril politikaları yoluyla , baskı ve sömürü aygıtlarını aralıksız kullanmaya devam ediyor.İnsanlık dışı uygulamaları her gün başka bir boyutuyla karşımıza çıkıyor. Taciz,tecavüz, itibarsızlastirma,yok etme,mobbing,eşitsiz uygulamalar, yaşamaya çalıştığımız her alanda karşımıza çıkarılıyor.Nefes alamaz duruma getirildik.Gün geçmiyor ki kızkardeşlerimizin maruz bırakıldığı işkencelere tanıklık etmeyelim.Bir yandan erkek egemen devlet politikaları bir yandan da devletin en küçük prototipi aile kurumu ataerkil uygulamalarına ara vermeden devam ediyor."

"SÖZDE NAMUS ANLAYIŞINI SORGULAMAMIZ GEREK"

"Daha dün Batman'da bir uzman çavuş tarafından tecavüze uğrayan,tehdit edilen ve sonunda yaşamına son veren kız kardeşimiz İpek Er'in ölümü bir çok kadın intiharlarının yaşandığı coğrafyada erkek egemen cinsiyetçi toplum anlayışı ve beraberinde getirdiği sözde namus anlayışını bir kez daha sorgulamamız gerektiğini gözler önüne serdi. Öte yandan aynı zihniyetin temsilcisi sözde adaletin timsali olan yargının İpek Er’e tecavüz eden Musa Orhan’ı serbest bırakması yaşamlarımızın gözden çıkarıldığını ve kendi öz savunmamızı geliştirip birlikteliğimizi,örgütlülüğümüzü,dayanışmamızı daha da güçlendirmemiz gerektiğini bir kez daha biz kadınlara hatırlatmış oldu."

"YAŞAMLARIMIZ RİSK ALTINDA OLMAYA DEVAM EDECEK"

"Tecavüzcü zihniyetin muhafızlarına sahip çıkacağını İpek Er ölmeden önce dillendirmişti de zaten. Musa Orhan’ın kendisinden başka on kadına daha cinsel şiddet uyguladığını ve tecavüz ettiğini " Ben başkalarına da yaptım bana bir şey olmaz" dediğini İpek Er’in ölmeden önce bıraktığı mektuptan biliyoruz. Savaş ve çatışmaların yaşandığı bölgelerde kadına yönelik uygulanan cinsel şiddetin araç olarak kullanıldığı biliniyor. Daha çok resmi üniformalarına dayanarak her türlü şiddeti uygulayan resmi görevlilerin olduğu da biliniyor. 90lı yıllarda Batman'da çokça yaşanan kadın intiharlarını hatırlıyoruz. Çatışmaların şiddetin en yoğun yaşandığı dönemlerdi. Tam da buradan yola çıkarak kadına yönelik şiddet,kadın cinayetleri politiktir diyoruz. Şiddet devlet eli ile meşrulaştırıldıkça , şiddeti uygulayan erkek özellikle de üniformalı ise korundukça bugün Musa Orhan’da olduğu gibi yaşamlarımız risk altında olmaya devam edecektir."

"ŞİDDET DEVLET ELİ ARTIYOR"

"Kadın cinayetlerinde , kadına yönelik cinsel suçlarda, tecavüz olaylarında tutuklu yargılanan yok gibi. Her türlü şiddetin karşılığı cezasızlık. Cezasızlık arttıkça kadın cinayetleri,taciz, tecavüz vakaları çoğalıyor. Kadınlar özellikle üniformalıların uyguladığı şiddeti açıklamakta zorlanıyor.Bir yandan erkek egemen devlet baskısı bir yandan yaşadığı toplumdan dışlanma korkusu kadını adım atmakta zorluyor.  Oysa bir çok uluslararası sözleşmeye imza atan devlet ,bu uluslararası sözleşmeleri hukuk sistemine yansıtsa, toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayıcı uygulamalar devreye koysa hayat daha yaşanır bir hale gelecektir hepimiz için. Kadına yönelik şiddet konusunda kadınlar haklarına, kazanımlarına sahip çıktıkça, baskılara boyun eğmeyi reddettikçe, bilinçlendikçe şiddet devlet eli ile artıyor, arttırılıyor." İşte tam da burada diyoruz ki İstanbul sözleşmesi yaşatır. Uluslararası sözleşmeleri uygula! Kadınları değil tacizcileri,tecavüzcüleri,katilleri yargıla! Bir kişi daha eksilmeye tahammülümüz kalmadı,artık yeter! Musa Orhan tutuklansın!"

NE OLMUŞTU?

Cinsel saldırıda bulunduğu 18 yaşındaki İpek Er’in ölümüne neden olmakla suçlanan ve ‘nitelikli cinsel saldırı’ suçlaması ile hakkında dava açılan Uzman Çavuş Musa Orhan tahliye edildi. Mahkemenin verdiği tahliye kararı sonrası Musa Orhan dün akşam tutuklu bulunduğu cezaevinden salıverildi.