Trolkrasi

Abone Ol

Epey bir zamandır ülkede siyaset sosyal medya ve özellikle eskinin Twitter’ı şimdinin X’i üzerinden şekilleniyor. Katillere, tacizcilere sosyal medyada oluşan tepkiler sonucu işlem yapılıyor. Bu sosyal medya gücü birçok insan için özellikle X platformunun çözüm merkezi olarak görülmesine neden oldu. Bir yere atanan kişinin geçmişte attığı bir tweet başına iş açabiliyor, bu nedenle atananlar ilk işi olarak geçmişlerini silerek göreve başlıyor. Sosyal medya merkezli siyasetin lanetli tarihleri de var, örneğin Gülen cemaatinin terör örgütü sayılmadan önceki dönem ve sonrası, çözüm süreci öncesi ve sonrası, gerçi cemaat FETÖ olmadan önceki yazdıkları çizdikleri ve alkışladıkları dönem nedeniyle kimse soruşturma geçirmiyor ama, çözüm süreci iktidar eliyle yürütülürken yazılan çizilenler nedeniyle muhalif kesimden epey insan cezalandırıldı. İktidara yakın kesimden insanlara ise yine dokunulmadı. Örneğin, henüz PYD iktidar tarafından terör örgütü sayılmamış ve Salih Müslim Ankara’ya gelip giderken IŞİD’in Suriye’de etkin olduğu dönemde Suriye ve Kobani ile ilgili atılan tweetlerden dolayı epey insana işlem yapıldı. Birine danışman olarak atandığınızda cemaat daha FETÖ değilken atılan tweetiniz varsa sorun olmuyor ama, PYD iktidar tarafından terör örgütü sayılmadan evvel örneğin Kobani ile ilgili atılan tweet nedeniyle tutuklanabiliyor ve işinizden olabiliyorsunuz. Esenyurt meselesi de tam da böyle, iktidara yakın çevrelerin çözüm süreci nedeniyle yaptıkları her şey normal, fakat muhalifseniz sizi bekleyen son; ceza. Çözüm süreci bitirildikten sonra içeri alınanların o dönemle ilgili yargılanması bunun en büyük kanıtı.

Muhalefet tarafından, sosyal medyanın gündem belirleme gücü oluştuktan sonra iktidarın trol gruplarını himaye ettiği iddia ediliyordu. Bununla ilgili onlarca haber yayınlandı. Fakat direkt iktidarla ilişkili gibi görünmeyen ve sosyal medyanın bu baskı aracını ırkçılık, nefret suçları için bir araç olarak kullanan sosyal medya hesapları türedi.

DEMOKRASİCİLİKTEN TROLKRASİYE

Sosyal medyada kimin tarafından açıldığı bilinmeyen, merkezi adresi belli olmayan onlarca haber mecrası görünümünde hesap “haber” paylaşımlarında bulunuyor. X platformunun izlenmeye de ödeme yapması üzerine bu hesapların tek işi manipülasyon ve yalan haber, toplumsal çatışmaya neden olacak haberleri provokatif başlıklarla yayınlamaktan çekinmiyorlar. Yabancı düşmanlığı, ırkçılık, nefret suçları ana gündem başlıkları. Buna bir de oyun platformlarında manipüle ettikleri çocuklardan oluşan takipçi kitlelerini X platformuna taşıyan isimler de eklenince, özellikle X platformu tam bir dezenformasyon ve nefretin yayıldığı merkez haline geldi. Astıkları astık, kestikleri kestik, dilediklerini karalayabiliyorlar, dilediklerini tutuklatabiliyorlar. Hatta bu güçlerini seçim sonuçlarını etkilemekte, kendilerine uygun muhalefet tasarlamaktan çekinmiyorlar. Öyle böyle değil, milyonlarca takipçileri var.

Bu hesaplar tarafından bir anda düğünde halay çekenlerin hedef gösterdiği videolar sosyal medya platformlarında paylaşılmaya başlandı. Kaç yıl öncesine ait sosyal medya hesaplarından paylaşılmış videolar bulunuyor ve X’te paylaşılıyor ve bu insanların tutuklanmaları çağrılarında bulunuluyordu. Haber görünümündeki bu sosyal medya hesapları, bir ağla birbirine bağlı şekilde iş görüyor, örneğin birinden çıkan bir paylaşımı bir diğeri alıp daha da provokatif bir başlıkla yayınlıyor ve bir anda gündem o içeriklerle belirleniyor. Bu mecralara en ilgisiz kesim bile eleştirel de olsa bu haberlere etkileşimde bulunuyor, farkında olmadan bu mecraların büyümesine ve bu haberlerin yayılmasına katkı sunuyor ve sonuçta bu kesimin de tam istediği şey bu, onlara karşı olanların da tepkileriyle amaçlarına ulaşıyorlar. Bu halay çekenlerin videolarından sonra gözaltılar ve tutuklamalar oldu. İnsanlara, gittikleri düğünde çalan müziğin hikayesini bilme zorunluluğu getirildi, sahi kaç kişi dinlediği şarkının diline hakim ve hikayesini biliyor? Leonard Cohen'in Everybody Knows şarkısı nedeniyle sakata gelmek de olası artık.

Ahmet Özer Esenyurt Belediyesini kazandıktan sonra Türkiye’deki milliyetçi siyasi cenah bir yana, en çok bu sosyal medya hesapları telaşa kapıldı ve rahatsız oldu. Sık sık belediye aleyhine haber yapıyor fakat tam olarak suçlayıcı bir delile ulaşamıyorlardı. Ta ki Esenyurt’ta düzenlenen ve aralarında Kürtçe sanatçıların da bulunduğu konsere kadar. Manipüle ettiği milyonlarca takipçisi bulunan bu hesaplar için bulunmaz fırsattı bu. Konserden bölümler, konsere katılan bazı insanların sloganları dolaşıma sokulup Esenyurt belediyesine yapılacak operasyonun zemini hazırlandı ve sonuç ortada. Gelinen noktada, Esenyurt Belediyesine kayyım atanmasına bu hesapların da etkisiyle aynı partiden insanlar bile tepkisiz kalabiliyor. Yarattıkları algı nedeniyle insanlar birlikte mücadele ettikleri insanları bile yalnız bırakabiliyor.

İyi organize edilmiş, iktidarın yanlış politikaları sonucu oluşan göç ve ekonomik sorunlar nedenlerle oluşan tepkiyi, gerçeği tersyüz sorunları yaratanlara değil mağdurlarına yönelten, gerektiğinde muhalefet partilerine operasyon yapan, liderlerini itibarsızlaştıran, insanları hedef gösterip tutuklatan bir organizasyonlar karşı karşıyayız. Demokrasicilik oyunu, artık trol grupların müdahalesiyle trolkrasiye dönüşmüş durumda, hedef gösteriyor, gündem belirliyor, yargılıyor, mahkûm ediyorlar. İktidarın da canına minnet.